Süheyla Kaplan
J. J. Rouseau gibi yazarlar kadının özgürleşmesiyle toplumun özgürleceğini savundular. Sosyalist kadın hareketi ile birlikte kadına siyasal anlamda farklı bir alan yüklendi. Grev'ler sonucunda sendikalar, akabinden 20. yüzyılda feminist hareketin yükselmesiyle birlikte kadınlara siyasal ve ekonomik hakların verilmesi gerektiği talebi yükselmeye başladı.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde toplumun büyük çoğunluğu geleneksel yapıyı sürdürmüş ancak Meşrutiyetin ilan edilmesinden sonra üst sınıfa ait olan kadınlar tıpkı Batı’da olduğu gibi özgür bir ortam istediler. Bu dönemde örneğin kadınların eğitimini gelştirmek için dernekler kuruldu. Özellikle Halide Edib Adıvar’ın başkanlığında çalışan ‘Teal-i Nisvan (Kadınların Yükselmesi) derneği birçok alanda çalışmalar yürütmeye başladı.
Cumhuriyetin ilanıyla kadın statüsünde köklü değişiklikler yaşandı. Örneğin poligami evlilik türüne son verilmiş, kıyafet alanında yenilikler yapılmış, yeni yasa ile tek eşlilik getirilmiş, kadına bşanma konusunda eşit haklar sağlandı.
ŞEHRAZAT’TAN KADIN CİNAYETLERİNE YÖNELİK EDEBİ SAHNE
Şehrazat Kadın ve Sanat Derneği, Hamburg’da yaşayan tanınmış yazar Kadriye Bakşi, eğitimci Gülcan Çiftlik, müzisyen Leman Stehn, eğitimci Reyhan Zeran, Behice Toper’in biraraya gelmesiyle kuruluyor.
Derneğin kurucularından Kadriye Bakşi, göçmen kadın ve edebiyatını bugüne kadar keşfedilmemiş bir alan olarak görüyor.
‘EDEBİYAT AYAĞA DÜŞTÜ’
Şu an namus cinayetleri konusunda birlikte öykü yazıp, bu metinleri Nisan ayında tiyatro şeklinde sahnelemek istediklerini belirten Bakşi, ‘’Edebiyat da özellikle Almanya’da ayağa düştü. Edebi değeri olmayan birçok şey edebi alan gibi gösterilmekte. Şehrazat Transkültürel Kadın ve Sanat Derneği’nin amacı göçmen edebiyatını keşfetmek. Kadın bakış açısından sanata katkıda bulunmak amaç’ dedi.
Göçmenlerin kendi taleplerini belirlemesi açısından kadın edebiyatına önemli bir pay biçen Bakşi, Alman medyasında kadınların mağdur, kurban , zavallı imge olarak sunulduğına dikkat çekiyor.
Almanya’da 2011 yılında 311 kadının öldürüldüğüne de işaret eden Bakşi, polis raporlarında bunun ‘aile dramı’ olarak geçtiğini söylüyor.
Bakşi, Şehrazat Kadın Derneği ile birlikte, Almanya’da sanatın seviyesini yükseltmeyi, kadın edebiyatını tanıtmayı, kadının sanatsal alanını keşfedilmesinin amaçlandığını belirtiyor.
‘Göçün Kadın Yüzünü ‘yazılacak öykü ve şiirlerle kagıda almaya hazırlanan Şehrazat, hayata dair ne varsa yaşanılanları sahnelemeye ve edebiyat alanında keşfedilmeiş alanı keşfetmeye hazırlanıyor......