Herşey A ile başladı.

Bu nedenle, herşeyin başlangıcı A ile.

Sevginin başlangıcı Aile,

aşkın başlangıcı Aile,

vicdanın başlangıcı Aile,

bilginin başlangıcı Aile,

özgürlüğün başlangıcı Aile,

liste sonsuz,

aynı zamanda tüm kötülüklerin başlangıcı da Aile.

yalanın başlangıcı A ile,

hırsızlığın başlangıcı A ile,

nefretin başlangıcı A ile.

Korkunun, kinin, garezin, tecavüzün başlangıcı da A ile.

Temizlik yapacaksak A ile den başlayacağız.

Yeniden başlayacaksak A ile den başlayacağız.

Hangi A ile.

Tabiat her çeşit A ile örneği ile dolu,

Sığırların A hır ı,

koyunların A gıl ı,

kurtların A...ilesi,

geyiklerin A..ilesi,

fillerin A...ilesi.....

Türkler kendilerine kurt ailesini örnek almışlar,

Benim soyum, Türkmen Alevi yolunu kuranlar kendilerine TURNA ailesini örnek almışlar, aşkları da, sadakatları da, göçmenlikleri de, uzun menzilli uçmaları da, barışçılıkları, sınır tanımadan tüm Dünya'yı kendi yurdu gibi görmeleri de, yer tutmayışları da, mülk tutmayışları da.

Çünkü bizim mülkümüz Dede Korkut, Ahi Evren'den bu yana Gukkaşıdır, dilimzdir, dilimizde yakılan türkülerimiz.

Bizim için Turnalar ve leylekler yolumuzu gösteren kutlu rehberler.

Sadece turnalar değil, başka rehberlerimiz de var, biz bir tek hanedan kraliyet biliriz, önünde hürmetle eğildiğimiz, en ulu hanedan, Kraliçe Arı ve karınca. Başka hanedan, ağa, bey bilmeyiz.

Ağabey biliriz, o da layık olduğu sürece, liyakat esasına bağlıdır, ağabeylik görevini yapabilene deriz.

Kayın ağacı da bizde kutsaldır, eşimizi bize veren kayın atamızdır, elma ve turunç da, incir ve nar da kutludur!

'Elma turunç,

iç turunç,

dış turunç,

serim güzele.'

Ama dünyaya hükmedenler böceklerin A ile sini kendilerine örnek aldılar, Mısır firavunlarından Roma asillerine, Fransız tapınak şövalyelerine kadar bok böceğine tapındılar, tapınıyorlar ve sistemleri de bok böceği, A ilesi de.

Müslümanlar daha ilk çıkışlarında örümceği kutsarlar ve aynen örümcek gibi yaşıyor ve davranıyorlar, sinsi, sessiz, yılışık, yapışkan ve kötü. İlk işleri en sevdikleri Peygamberin ailesi katletmek olmuş. 

Bizim için değişmez bir yol var,

'hazreti şahın avazı,

turna derler bir kuştadır'

Tabiat bize önümüze sonsuz seçenek sunmuş, herkes kendi fıtratına uygun olanı seçiyor, sadece şimdi değil, yüz yıldır, bin yıldır, kavlü beladan bu yana seçimler yapılmış, kültürler de bu seçimlerle oluşmuş..

Bize sunulanlardan, hayvanlardan, bitkilerden, ay'dan, yıldızlardan, onları izleyerek, anlayarak öğrendik ve kendimize yol oluşturduk, adına ister evrim diyelim ister tekamül.

Bilimler bize bu yollardan hangisini seçmemiz gerektiğine yardım edebilir, işimizi kolaylaştırır. Ama tabiatın inadına ve tek başına, sadece insana ait bir düzen kuramazsınız, ne din adına ne de bilim adına; denenmiştir, altında kalırsınız, a ile yetmez sizi kurtarmaya, b ile yetmez, ç.ile size d.ile gelir, a...z gelir.

Bütün yollar mubahtır anlayışı her çağın, kötülüğün, böceklerin hakim anlayışı.

Örümceğin yolu belli, sırtlanın yolu belli, çakalın, kurdun yolu belli, tavşanın tilkinin yolu belli, güvercinin, turnanın, ala geyiğin de yolu belli.

Tek başımıza gitmiyoruz, gidemeyiz, tabiattaki rehberimizi seçmek zorundayız, rehberimizi seçince onun yoluna girmiş oluruz. Şamanlar adına Güç hayvanı demişler, her kabile kendine bir hayvanı totem yapmış.

Benim babamın seçtiğini, yıllar sonra ben de beğendim, o yol atalarımın seçtiği turnaların yolu, aşkın yolu.

Biz havada turnaları takip ederiz, edeceğiz,

suda yunusları,

toprakta, köstebekleri,

bahçede tavşanı, sincapları,

Çiçekte arıyı.

Dağda mahsun ceylanı.

Toplumda adaleti, hakkı, hukuku.

Bizim işimiz arının işi, işimiz bal yapmak, sohbetimiz de, siyasetimiz de, ticaretimiz de bal tadında ve bal gıdasında, şifa, bereket, neşe.

Bağımıza gül dikeriz, dalında bülbül ötsün diye,

çatımıza baca dikeriz, leylekler yuva yapsın diye,

çatı aramıza boşluk bırakırız güvercinler konsun diye.

Ocağımızın bekçisi kedidir, evin bekçisi köpeğimiz,

Koyunumuz, keçimiz, tavuğumuz horozumuz, ördeğimiz kazımız bahçemizin şenliğidir, ailenin parçasıdır.

Biz hepbirlikte bir orduyuz, altın ordu;

Yolumuz aşktır, kainatın aynasız,

kainattan aldığımızı geri veririz, yolumuzu kendimiz aydınlatırız;

istikametimiz paranın karanlığı değil, köklerimiz, evrendeki başlangıcımız.

Mekanımız, gönül bahçemiz;

Dilimiz türkü söyler, aşk ile.