Bu konu üzerine bundan birkaç gün önce bir yazı yazdım, bu yazımın üzerine çok sayıda eleştiri ve övgü yazıları aldım. Bunları çok ilginç bulduğum için burada siz okuyucularımızla paylaşmak istiyorum.

Bir okuyucum, 'Ulusların kaderini tayin hakkını ulusların kendileri belirler' diyor, buna hiç itirazım yok. Lenin 'Ulusların kaderini tayin hakkı' kitabında aynen böyle söylüyor, tarih boyu o ülkede ve topraklarda yaşayan halklar için söylüyor bunu ki çok doğrudur. Diğer bir okur ise, 'Uluslar ayrı bir toprak, ayrı bir bayrak istiyorsa buna karşı olunmaz' diyor.

Azınlık uluslar yaşamış oldukları topraklarda tarih boyu yaşıyor ve halen o toprakların üzerindeyse ayrı bir bayrak, ayrı bir devlet istekleri çok doğaldır.

Günümüzde Yugoslavya dağılınca diğer halklar bağımsızlığına kavuştu. Türkiye'de Kürtler tarih boyunca yaşamış oldukları coğrafyada varlar, hatta Türklerden önce o topraklarda yaşıyorlardı, buralarda medeniyet kurmuşlardı. Sadece bunlar dikkate alınsa dahi Kürtlerin ayrı bir devlet ve ayrı bir bayrak hakkına karşı gelinemez. Bunlar günümüzdeki Avrupa'da yeni göçmen azınlık sorunlarından değişik ele alınmalıdır.

Bir diğer okur, 'Hakim ulus kültürü azınlıkların benliğini kayıp ettirerek onları aşağı çekiyor, buna karşı ise amansızca mücadele etmek gerekiyor' diyor. Türk milliyetçiliği ve ırkçılığı ile mücadele etmenin gerektiğini yazımda vurguladım.

Diğer bir okur ise, 'Ezilen ulusun milliyetçiliği, ırkçılığı ve şovenizmi ile ezen ulus milliyetçiliği, ırkçılığı ve şovenizmini bir tutmamak gerekir' diyor. Yazımda aynı tutmadım ve milliyetçiliğe, ırkçılığa ve şovenizme karşı mücadele verilmelidir diye ifade ettim.
Bir başka okurda, 'Avrupa emperyalizmine karşı göçmenler yaşamış oldukları ülkelerde mücadele vermelidir' diyor. Göçmenler ilk etapta eşit şartlar ve demokratik hakları için mücadele vermelidir, bu haklar göçmen azınlığa verilmediği için çetin bir mücadele gerekiyor.

Diğer bir öneri de, 'Demokrasi ve insan hakları göçmenler için çok önemlidir. Bu konuda genellikle Almanya diger Avrupa ülkelerinin gerisinde kalıyor. Almanya'da diger Avrupa ülkelerinden gelen Avrupalı göçmen azınlık tüm eşit haklardan mahrum tutuluyor. Almanya eğer insan hakları ve demokrasi savunuculuğu yapıyorsa ülkede yaşayan göçmenlerin eşit haklarını bir an önce vermelidir' demiş. Bu öneriye de karşı olunamayacağını yazımda belirttim.

Avrupa'da ve genellikle Almanya'da göçmenler tüm eşit haklarından mahrumlar, bu nedenle bir an önce göçmenlerin hakkı verilmelidir. Göçmenler aktif politika için de mücadele vermeleri gerekir, bir ulusu horlayan, aşağılayan ve eşit haklardan mahrum koyan, baskı altında tutan diğer ulus asla hür olamaz. Barış içinde bir arada yaşamanın eşit vatandaşlık haklarından geçeceğine inanıyorum.