Reyhanlı ve Cilvegözü'ndeki bombalı saldırı, Hatay'daki Gezi Parkı eylemleri, Özgür Suriye Ordusu Kurucusu Albay Hüseyin Mustafa Harmuş'un kaçırılması, Adana'da havan mermisi kovanlarının ele geçirilmesi gibi önemli soruşturmaları yürüten Savcı Ömer Şişman, avukatı Alp Değer Tanrıverdi aracılığı ile Suruç'taki bombalı saldırıya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“MİT VE EMNİYET GÖREVLİSİNİN OLAY YERİNDE OLMAMASI MANİDAR”

Meydan gazetesinden Mehmet Şahin'in haberine göre, bombalı saldırıya uğrayan grubun, faaliyetlerinin izlenmesi gerektiğini altını çizen Savcı Şişman, “Patlamanın olduğu gün ve basın açıklamasının yapıldığı sırada hiç bir MİT ve emniyet görevlisinin olay yerinde olmaması oldukça manidardır” dedi. Sol grupların MİT ve emniyet birimleri tarafından sürekli takip edildiğini belirten Savcı Şişman, “MİT ve emniyet birimlerinin bu olayda takipçi olmaması bir tesadüf olamaz” ifadelerini kullandı. Şanlıurfa’nın Suriye iç savaşından dolayı terörle iç içe geçmiş bir şehir olduğunu vurgulayan Ömer Şişman, normal şartlar altında MİT’in ve emniyetin buradaki basın açıklaması gibi olaylarda daha hassas olması gerektiğini söyledi. HDP’nin oylarının düşürülüp, MHP oylarını AK Parti’ye kazandırmak için PKK’nın kışkırtılarak ülkenin terörize edildiğini kaydeden Şişman, Bundan sonra yaşanacak terör eylemlerinin faillerinin bulunması ve aydınlatılması mümkün değildir. Ülkemiz için ciddi bir sarmal söz konusudur" şeklinde konuştu.

EL KAİDE’NİN TÜRKİYE’DEKİ 2 NUMARASI MİT’İN ADAMI ÇIKTI”

Savcı Özcan Şişman’ın soruşturmalarda karşılaştığı durumlarla ilgili yaptığı açıklamalar kan donduracak cinsten. 2012'de Adana’da yapılan El Kaide operasyonunu anlatan Şişman, örgütün Türkiye yapılanmasının 2 numaralı isminin Suriye’deki radikal gruplardan El-Nusra'ya eleman temin ettiğini öğrendiklerini söyledi. El Kaide’nin Türkiye’deki 2 numarası olduğu fiziki takip ile anlaşılan bu ismin daha önce Adana 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığını belirten Şişman, “MİT, bu dosyada 'Bu şahıs bizim adamımız, beraat etmesi lazım' diye ricacı olmuştu” dedi. Savcı Şişman ayrıca, Osmaniye El Kaide yapılanmasına yönelik operasyonda örgüte elaman temin etmekle görevli olduğu öğrenilen şahsın, MİT elemanı olduğu için herhangi bir işleme tâbi tutulmadığını ifade etti. Şişman bu şahsın aynı zamanda, El-Kaide'nin Suriye'deki Türk yapılanması olarak bilinen 'Ketibetül Türk' grubunun sorumlusu olduğunu söyledi.

2012'in Eylül ayında KCK'nın Mersin yapılanmasıyla ilgili soruşturma yapıldığını ve dava açıldığını aktaran Özcan Şişman, bu dosyadan yaklaşık 35 tutuklu ve 30 kadar da haklarında yakalama kararı olan şüpheli varlığına dikkat çekti.

“EMNİYETİN İSTİHBARAT HAFIZASI SIFIRLANDI”

2013'ün Ocak ayında 250 sayfalık iddianame bile okumadan mahkeme tarafından tutukluların salıverildiğini ve yakalama kararlarının da kaldırıldığını bildiren Savcı Şişman, 2012 yılının Eylül ayından itibaren KCK hakkında yürütülen soruşturma ve kovuşturmalarda tutuklu olup olmadığının Adalet Bakanlığı tarafından düzenli olarak sorulduğunu kaydetti. Bu soruların bir süre sonra baskı şekline dönüştüğünü vurgulayan Şişman, “Soruşturmalardan tutuklu kalmaması ile KCK'nın gençlik yapılanması rahatlamış ve çalışmalarına önlerinde bir engel olmadan devam etmişlerdir” dedi.

Reyhanlı ile Cilvegözü saldırılarından sonra, emniyet istihbarat kadrolarının siyasetçilerin katkısıyla ve MİT eliyle 2013 yılı Haziran kararnamesinde değiştirildiğini belirten Savcı Şişman, emniyetin istihbarat hafızasının sıfırlandığını söyledi. Emniyet istihbarata yeni gelecek isimlerin MİT tarafından belirlendiğini aktaran Şişman, “bu tarihten sonra Türkiye'deki istihbarat faaliyetleri tamamen MİT'in kontrolüne geçti. Daha önce MİT'in bir takım faaliyetlerini emniyet istihbarat, karşı istihbarat faaliyetleri ile önlüyordu. Yani Emniyet, MİT'in yaptığı atraksiyonlara çomak sokuyordu" şeklinde konuştu.

“KATİPLERİME IŞİD'LE İLGİLİ SORUŞTURMA YAPIP YAPMADIĞIM SORULMUŞ”

17-25 Aralık'tan sonra emniyet terör ekibinin de tamamen değiştirildiğini vurgulayan Şişman, açıklamalarında, "Artık Türkiye'de, terör faaliyetlerini, yöneten, organize eden, istihbaratını yapan, aynı yapıdır. Hakkımda yürütülen inceleme ve soruşturma sırasında eskiden çalıştığım kâtiplerimin ifadelerine başvurularak IŞİD'le ilgili soruşturma yapıp yapmadığım, bu soruşturmalar sırasında teknik takip ve dinleme yapıp yapmadığım sorulmuştur. Bu adeta istihbari bir çalışmadır ve hangi amaca hizmet ettiği de açıkça ortadadır. Adana'da rutin kontroller sırasında yakalanan silah ve mühimmat dolu otobüs dosyasının kapatılması ve bu dosyayı kapatan savcının kahraman ilan edilmesi, 2013 yılında Adana'da yakalanan ve Vali Hüseyin Avni Coş ve Beşir Atalay'ın emniyetin başarısı olarak lanse ettikleri TIR'da bulunan füze başlıkları dosyasında ve Niğde saldırısında ismi geçen Heysem Toplaca hakkında yakalama ve dinlemenin kaldırılması hususları da değerlendirildiğinde, bunların bir basiretsizlik olarak değerlendirilmesi saflık olacaktır" ifadelerini kullandı.