Ülkedeki İslam dernekleri, Ahmet adındaki çocuğun ve babasının sorgulanmasını, Paris saldırılarından sonra ülkede yaşanan "toplu histeri"yi kanıtladığını söyledi.

Eğitim Bakanı Nejat Vallaud Belkacem ise, öğretmenlerinin çocuğun tavrını yetkililere ve polise bildirerek "tam olarak doğru şeyi yaptığını" söyledi. Belkacem, çocukla ilgili bir hukuki işlem başlatılmasının söz konusu olmadığını belirtti ve şikayetin çocuğun babasının okulda çalışanlara yönelik "kaba" davranışları üzerine ileri sürüldüğünü ifade etti.

Ancak Ahmet'in sorgulanması Fransa'da sosyal medyada en çok konuşulan konu oldu. Baba ve oğulun Çarşamba günü Nice kentindeki polis merkezine giderek ifade vermesi istenmişti. Ahmet'in, Charlie Hebdo'ya yapılan saldırının ardından ülke çapında yapılan iki dakikalık saygı duruşuna katılmayı reddettiği belirtildi.

Ahmet'in hem sınıfta hem de oyun parkında "Ben Charlie değilim. Ben teröristlerin yanındayım. Müslümanlar kesinlikle haklıydı. O gazeteciler ölmeyi hak ettiler" dediği kaydedildi. Polisin çocuğu 30 dakika boyunca sorguladığı, daha sonra çocuğun oyuncaklarıyla oynarken babasının sorgulandığı bildirildi.

Ahmet'in sorgu sırasında "terörist" kelimesinin anlamını bilmediği yanıtını verdiği öğrenildi. Babanın oğlunun sorgulanması nedeniyle polis hakkında şikayette bulunduğu belirtildi. Independent gazetesinde aktarıldığına göre ailenin avukatı Sefen Guez Guez "Bu delilik. Bu yapılan hiçbir şekilde orantılı değil. Sekiz yaşında, ne söylediğini bilmeyen bir çocuğun sözlerini ciddiye alıyorlar" dedi.