Akın, Türkiye’de “Duvara Karşı” , “Yaşamın Kıyısında” ve "The Cut" (Kesik) filmleri ile tanınıyor.

Türkiye kökenli Alman yönetmen, senarist ve prodüktör Fatih Akın'a, Almanya'nın Norderney adasında geçtiğimiz haziran ayında 27. Emden-Norderney Film Festivali kapsamında 5 bin euro tutarındaki uyum ödülü verilmişti.

‘Zeit Magazin’ dergisine konuşan Akın şöyle dedi:

“Eskiden, 1990’lı yıllara kadar, aslında Jogi Löw’e kadar Alman Milli Takımı’nı hiç sevmedim. Hep Almanların kaybetmesini istedim. Ama onlar hep kazandı. Bir kere kaybetseler, sevinçten havalara uçtum. Alman futboluyla hiç bütünleşemedim. Bugün tüm turnuvalarda tek tuttuğum takım Alman milliler. Çünkü önceden kendimi bu ülkede azınlık hissettim. Bende eksik olan bu ülkenin bir parçası olduğumu kabul etme bilinciydi. Ama şimdi bu bilinç oluştu. Bu kendiliğinden olmadı. Buna ben bilinçli karar verdim. Biraz zaman aldı ama olgunlaştım böylece.”

SİZLER BENİM GEÇMİŞİMSİNİZ

Almanya’da yaşayan Türk gençlerine tavsiyelerde bulunan Akın, şöyle devam etti: “Ben belki sizin geleceğinizim, siz belki benim geçmişimsiniz. Geleceğe bakarak size şu tavsiyelerde bulunmak isterim; Bu ülkeyle bütünleşin. Burası fena bir ülke değil. Beyazların sizi bu ülkenin bir parçası olarak kabul etmesini beklemeyin. Siz kendinizi bu ülkenin parçası kabul edin.

KÜLTÜRÜ BIRAKMA DEĞİL KORKUYU YENELİM

“Aryanların ne söylediği önemli değil. Siz Aryanların hoşuna gitmek için değil, kendi hoşunuza gittiği için bunu yapın. Bunun dışında her şey aşağılık kompleksi yaratır. Türk, Rus veya Arap kültürünü bir kenara bırakmak zorunda değilsiniz. Burada ihanetlik bir durum yok. Burada yenmeniz gereken korku, kültürünüzü bırakmak değil. Çok şey bir arada yaşayabilir. Bir günde güneş doğabilir, yağmur yağabilir. Ama buna rağmen hepsi mayıs ayıdır.”