Yaşar Kemal'in yakın arkadaşı Günter Grass'ın anma töreninde sahnedeki dev Grass resmi dikkat çekerken, dışarıda ise şehir tiyatrosu bayrağının yarıya inmiş olması, Günter Grass'ın Almanya'da yüzyılın yazarı olarak tanımlanmasının önemine açık bir işaretti. 

Nobel ödüllü (1999) yazar Günter Grass, 2012 yılında İsrail'in Nükleer silahı politikasını sert dille eleştirerek, ‘Söylenmesi gereken' başlıklı şiirinde İsrail'i dünya barışını tehdit etmekle suçlamıştı. Almanya’nın İsrail’e satmayı planladığı bir denizaltı sevkiyatının da durdurulması gerektiğini ifade etmişti. Şiiri dünyada büyük yankı uyandıran Grass, bu duruşundan taviz vermemişti.

ANMA TÖRENİNE CUMHURBAŞKANI DA KATILDI



Ardından 'yas' yapılmasını istemediği belirtilen yazar Günter Grass için Lübeck şehir tiyatrosunda sade bir anma töreni yapıldı. Müzikal bir dinleti sonrası ( Capella de la Torre Renaissance) başlayan anmaya Almanya cumhurbaşkanı Joachim Gauck, eski cumhurnbaşkanlarından Joachim Vogel, eski başbakanlardan Gerhard Schröder, Başbakan yardımcısı Sigmar Gabriel, Kültür bakanı Monika Grütters, Schleswig Holsten eyaleti başbakanı Torsten Albig, Lübeck ve Hamburg belediye başkanları ile Grass'ın doğum yeri Danzig'in (Polonya) belediye başkanı Pawel Adamowicz ve tanınmış Amerikan yazar John Irving de hazır bulundu.

EYALET BAŞBAKANI ALBIG: ALMAN EDEBİYATINI DEVRİMCİLEŞTİRDİ

Onun yokluğunu hissedeceğiz sözleriyle duygusal içerikli bir konuşma yapan Schleswig Holstein eyaleti başbakanı Torsten Albig, Günter Grass'ın Alman edebiyatını devrimcileştirdiğini, dokunaklı dilini herkesin anlamasının güç olduğunu ifade etti. Albig, "Grass, eserleriyle bizi uyardı ve cesaret verdi" dedi. Uzun bir konuşma yapan Amerikan yazar John Irving ise "benim örnek aldığım bir yazardı" ifadesinden sonra, Grass'ın 31 yaşında iken yazdığı "Teneke Trampet" kitabının hikayesini anlattı. 


Oyuncak Tacirlerinin Kralı Bizi Terk Etti

John Irving şöyle devam etti, "Teneke Trampet’teki Yahudi oyuncak tüccarını hatırlar mısınız? Adı Sigismund Markus’tu ve Naziler kendisini öldürmeye zorlamıştı onu. Oyuncak tüccarı öldüğünde, küçük Oskar son teneke trampetini göreceği günün geldiğini anlar. Oskar yas tutar – sadece kendisi için değil zavallı Markus ve de ebediyen Yahudileri yüzünden suçlu olacak Almanya için.

İşte Oskar’ın sözleri: “Bir zamanlar bir oyuncak tüccarı vardı, adı Markus’tu ve bu dünyadan giderken dünyadaki bütün oyuncakları alıp yanında götürmüştü.”

Oskar’ın nasıl hissettiğini biliyorum. Günter Grass oyuncak tüccarlarının kralıydı. Şimdi bizden ayrıldı ve dünyadaki tüm oyuncakları alıp götürdü."