Hakkında soruşturma yürütülen Julian Reichelt, 2002 yılından bu yana, yani neredeyse 20 yıldır Axel Springer Medya Grubu’nun içerisinde çeşitli görevler üstlendi. 

Julian Reichelt Şubat 2017’de, Bild Digital’in Genel Yayın Yönetmeni konumuna ek olarak, aynı zamanda Bild Yazı İşleri Müdürü oldu ve Bild markasının genel redaktörlüğü sorumluluğunu üstlendi. Aynı zamanda 2018’de Bild Print’in Genel Yayın Yönetmenliği görevini de üstlendi.

Kai Diekmann’dan sonra görevi devralan Reichelt (40) hakkında, konumunun gücünü suistimal ederek çalışanlarına baskı uyguladığı, mobbing yaptığı ve kadınlara yönelik olumsuz tavır sergilediği gerekçesiyle Axel Springer yayınevi içinde soruşturma başlatıldı. Bild'in Genel Yayın Yönetmeni Julian Reichelt hakkında, yanında çalışan en az 6 kişiyi taciz ettiği ve sözle hakaret ettiği gerekçesi ileri sürülmektedir.

Reichelt kendi isteğiyle sınırlı bir süre için görevinden ayrıldı

Tagesschau'nun haberine göre geçtiğimiz günlerde, Axel Springer Medya Grubu’nun Bild Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Julian Reichelt aleyhine açtığı, yasalara riayet etmeme davası doğrulandı. Ve Reichelt şimdi, geçici bir süre için bu davalardan muaf tutulduğunu açıkladı. Bu davalarda, yetkinin kötüye kullanılması iddialarının da yer alması gerekecek.

Bild Gazetesi Yazı işleri Müdürü Julian Reichelt'e, devam etmekte olan ‘yasalara riayet etmeme’ davası süreci içerisinde, davadan muaf tutularak işinden ayrılması izni verildi. Medya Grubu Axel Springer; “Yönetim Kurulu iddialar netleşene, rahatsız edici olmayan bir açıklama yapılana dek ve yazı işleri ekibinin işini zorlaştırmamak üzere, Reichelt’ın sınırlı bir süre için görevinden alınmasını istedi. Ve bu görevden alma işlemi şimdi gerçekleşti” yönlü bir açıklama yaptı.

Bild Gazetesi Yazı İşleri Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Sözcüsü Reichelt ise aleyhindeki bu iddiaları reddediyor.

Spiegel: “Bazı iş arkadaşlarının iddiaları” olarak aktardı

Her şey 2016 yılında Alman ZDF televizyonunda Erdoğan'ı eleştiren şiir okuyan komedyen Jan Böhmermann’ın bir hafta önce Jan Böhmermann'ın ZDF’de yaptığı Satire Şov adlı programda, bir dava hakkındaki hiciv gösterileriyle ve bu davayı ima edişiyle başladı. Bu imaları medya haberleri takip etti. Spiegel Dergisi de hemen ardından, pazartesi günü, bazı iş arkadaşları tarafından Reichelt aleyhine iddialar olması gerektiği bilgisine atıfta bulundu. Dergi gücün kötüye kullanılması ve bağımlılık ilişkilerinin sömürülmesi üzerine bir yazı yayımladı.

Spiegel’in yaptığı bu açıklamanın hemen ardından, Axel Springer Medya Grubu kendi çalışanlarına da, Reichelt'e karşı devam eden bir ‘yasalara riayet etmeme’ davası olduğunu doğrulayan bir açıklamada bulundu. Springer’in sahibi Mathias Döpfner ve yönetim kurulu üyesi Jan Bayer ise şunları söyledi: “Bu konuda detaylı bir açıklamada bulunmamız hayli zor. Devam eden bir dava sürecinde bu açıklamayı yapamayız ve yapmamalıyız”. Döpfner ve Bayer; medya gruplarının bağımsız bir soruşturma başlatmaya eğilimli olduğunu vurguladı.

Reichelt, dpa haber ajansı aracılığıyla meslektaşlarına verdiği bir mesajda, Bild ve Bild’de çalışan insanların bizzat kendi hayatı olduğunu yazdı: “Bild Gazetesi için ve kendimiz için, her zaman iyi olduğunu düşündüğüm şeyleri yaptım. Şimdi de, bana çok zor gelmesine rağmen bunu yapıyorum. Bu nedenle Yönetim Kurulu’ndan, suçsuzluğa katkıda bulunmak üzere, bana karşı yöneltilen iddiaların araştırılması ve soruşturulması gerekçesiyle izin aldım.”

Reichelt, iddiaların asılsız olduğunu belirtti ve şu açıklamayı yaptı; “Beni çökertmek isteyenlere karşı kendimi savunacağım. Çünkü Bild Gazetesi ve savunduğumuz her şey onları rahatsız ediyor.”

Şimdiye kadar hiçbir kanıt bulunamadı

Reichelt’ın geçici olarak görevinden ayrılmasının üzerine, “Bild am Sonntag” Dergisi’nin Genel Yayın Yönetmenliği ve Bild Gazetesi Grubu’nun Genel Yayın Yönetmenliği görevlerini Alexandra Würzbach devraldı. Würzbach, Springer'in resmi onayını da alarak, yasalara itimat edilmediğini kanıtlayabilecek ihlallerin açığa kavuşturulması üzere; davayı hukuki olarak sürdürenlerin dışındaki uzmanlara da danıştı. Ve; “Araştırma her yönden açık bir şekilde yürütülüyor ve dahil olan herkesin güvenilirlik ve dürüstlükleri değerlendiriliyor” dedi.

Axel Springer Medya Şirketi ise, kendi alanı içerisindeki soruşturmaların nasıl yürütüldüğüne ilişkin şunları belirtti: “Şirketimiz her zaman ve en yaygın söylentiler, ipuçları ve kanıtlar arasında ayrım yapmak zorundadır. İnsanlar hakkında dolaşan söylentiler, bu söylentilerden etkilenenler üzerinde çok somut ipuçları haline gelirse, şirket derhal soruşturma yapmaya başlar -mevcut vakada olduğu gibi-, ancak ipuçları kanıt haline geldiğindedir ki, yönetim kurulu harekete geçer. Bu kanıt henüz elimizde mevcut değil. Axel Springer'in kurumsal kültüründe, söylentilere dayalı oluşturulan bir önyargı dahi düşünülemez.”