Mustafa Akpolat

Almanya’nın Öffenbach şehrinde iki kızı tacizcilerden korumaya çalışırken öldürülen Tuğçe Albayrak için Hamburg'da anma etkinlği düzenlendi. 

Tuğçe'nin anısına yapılan 1 dakikalık saygı duruşundan sonra başlayan etkinlikte, fotoğrafının etrafında mumlar yakıldı. Dede Ali Kara'nın dualarından sonra Eren Can Yıldız sazıyla Alevi deyişleri sundu. Etkinlikte, Tuğçe'nin toplumsal duyarlılık göstererek, tanık olduğu olayda ''Bana değmeyen yılan bin yaşasın'' demediği için, erkeğin kadına yönelik şiddetinin karşısında durduğu için öldürüldüğü dile getirildi. Onun yürekli davranarak tacizi engellemiş olması, ulusuna, inancına ve yaşandığı yere bakmaksızın her haksızlığın karşısına dikilmek gerektiğini gösterdiği, yoğun olarak yaşanan ''bana ne''ciliğe dur denmesi gerektiğini ölümüyle bilinçlere çıkarmış olduğu anlatıldı. 


Dernek adına bir konuşma yapan Müntaz Bolat şu görüşleri dile getirdi: "Tuğçe’nin ideali öğretmen olmaktı. O bir haksızlık karşısında nasıl davranılması gerektiğini hepimize öğretti. Yani ilk öğretmenlik vazifesini hayatını ortaya koyarak yaptı. O aynı zamanda, yaşarken organlarını -üstelik bu kadar genç yaşında- bağışlayarak ikinci öğretmen tavrını da sergiledi. Tuğçe Almanya’nın çok ihtiyaç duyduğu bu birliktelik tablosuyla da öğretmenlik yapıp aramızdan ayrıldı. Onun bu güzel anısını Almanyalı göçmen gençler yaşatmalı, bu güzelliği unutturmamalı.''


"Aramızdan ayrılışı da öğretmenliğine yakışır güzellikteydi. Herkesin aynı duygularla buluştuğu bu kadar muhteşem bir birliktelik tablosu içinde 3 Aralık 2014 günü Alevisi, Sünnisi, Hiristiyanı, Yahudisi ile beraberce uğurladık onu… Ama o bizi terk etmedi, hâlâ aramızda… Defnedildiği Bad Soden Salmünster Mezarlığı'nda ebedi istirahatgâhında ziyaretinizi bekliyor. Erkek egemen zihniyet yine kendi hegemonyasına karşı tek bir lafı bile tahammülsüzlükle karşıladı. Yine bir kadın, bu kez Avrupan'nın ortasında, demokrasinin beşiği sayılan Almanya'nın göbeğinde, çevresindeki o kadar insana rağmen, bu yanlış zihniyete karşı durduğu için, kadına karşı şiddete karşı durduğu için katledildi."


OLAY NASIL OLMUŞTU?

15 Kasım günü Offenbach'ta, arkadaşlarıyla bir McDonald’s restoranına giden Tuğçe Albayrak, yemekten önce kadınlar tuvaletinden çığlıklar geldiğini duyar. Tuğçe, biri 16 diğeriyse 13 yaşında olan iki kızı taciz eden 3 erkekle karşılaşır ve olaya müdahale ederek kızları tacizcilerden kurtarır. Restoran görevlilerinin de olaya müdahale etmesiyle saldırganlar dışarı çıkarılır. Tuğçe olay sonrası arkadaşlarıyla beraber yemeğini yiyip dışarı çıkar. Ancak saldırganlar McDonald’s otoparkında onu beklemektedir. Saldırganlardan Sanel M.'nin neredeyse 20 kişinin arasında Tuğçe’ye yaklaşarak attığı yumruk sonrası, Tuğçe "bir daha hiç kalkamamak üzere" orada yere yığılır. Bu olay akabinde beyin kanaması geçiren Tuğçe, 2 hafta komada kaldı. Tuğçe’nin hastaneye yatırıldığı günden itibaren Almanya’nın farklı şehirlerinde Tuğçe için dayanışma eylemleri düzenlendi. Beyin ölümü gerçekleşen Tuğçe’nin hayatla bağlantısı, 23 yaşına bastığı gün, yani 28 Kasım'da kesildi.