Alman Gazetecilerine ait www.journalisten.de adlı internet portalına demeç veren Schwenck,  "Türkiye'nin beni sınırdışı etmesini hala anlamış ve kavramış değilim. Nedenini bilmek isterim. Arkadaşlarım ile birlikte Gaziantep'te buluşacaktık. Bugüne kadar Türkiye'ye geldiğimde hiç böyle bir problemle karşı karşıya kalmadım“ dedi.

Schwenck, havaalanında emniyet görevlilerinin kendisine herhangi bir soru sormadığını, isminin önceden hazırlanmış bir listede olduğunu tahmin ettiğini ve bu nedenle gözaltına alındığına dikkat çekerek "Havaalanında telefonumu kullanmak serbestti. Akşama kadar havaalanında bırakıldım. Toplam on kişiydik. Yanımda Mısır ve Gürcistan kökenli gazeteciler de vardı. Bunların hepsi de ülkelerine sınırdışı edildiler“ dedi.

Schwenck açıklamasını şöyle sürdürdü: “ 2013 yılından beri Suriye sınırındaki haberleri geçmek üzere Türkiye'ye sık sık geldim. Zaten buralarda akkreditasyon olmadan dolaşamazsınız. Şimdi benim akkreditasyonum olmadığı gerekçesiyle ülkeye girişim engelleniyor. 2015 yılında Suruç'tan Kobani'ye gerekli devlet görevlilerin izniye geçtik. Bütün belgelerimiz kontrolden geçti, incelendi. Bunun dışında daha önce Türkiye'de Halep'ten gelen mülteciler ile röportaj gerçekleştirdik. Hatta Kilis Valisinin izni vardı.  O sıralar kimse akkreditasyonumuz olup olmadığına bakmıyordu.

Al-Rakka'dan kaçan Suriyeli mülteciler ile röportaj yapmak ve bu konuyu doğrudan yaşamış kişiler ile röportaj yapmak için Türkiye'ye gittiğini hatırlatan Alman gazeteci Schwenck, hangi gerekçe ile Türk yetkililerinin kendisini sınırdışı ettiğini bilmek istediğini söyledi.

AVUKAT MAHMUT ERDEM: "BEN DE HAVAALANINDA TUTULDUM“

Hamburg'da yaşayan ve muhalif çizgisiyle tanınan Yeşiller Partisi eski Milletvekili ve ceza hukuku avukatı Mahmut Erdem, kendisinin de geçen yıl İstanbul Havalimanı'nda tutulduğunu belirterek, Alman vatandaşı olduğu için fazla sorun yaşamadığını bildirdi.

Erdem "Geçen yıl İstanbul Havalimanı'nda polis hakkımda suç duyurusu olduğunu belirtti. Polis herhangi bir bilgi vermedi ve savcılığa başvuracaksınız dedi. Sorgum sürdüğü için uçağımı kaçırdım. Özellikle Gezi olaylarından sonra AKP hükümetinin MİT görevlileri ve kendilerine yakın sivil toplum örgütleri ile koordineli bir şekilde muhalifler hakkında 'kara liste' hazırlandığını düşünüyorum“ dedi.


Avukat Mahmut Erdem                              Sol Parti federal milletvekili Ulla Jelpke

Öte yandan Sol Parti Federal Milletvekili Ulla Jelpke de, son günlerde sadece gazetecilerin değil insan hakları aktivistlerin de sınırdışı edildiğine dikkat çekerek, Mart ayında yedi Alman vatandaşı insan hakları aktivistinin Antalya'dan sınırdışı edildiklerini hatırlattı.

Merkel hükümetini AKP ile birlikte çalıştığını ileri süren Jelpke "Türkiye'de diktatör rejimin özelliklerini görmek mümkün. Alman hükümeti insan hakları ve basın özgürlüğü konusunda tavrını net biçimde koymalıdır“ dedi.

Türkiye'ye sokulmayan yabancı gazeteciler


Geçtiğimiz haftalarda çok sayıda yabancı gazetecinin Türkiye'ye girişine izin verilmedi. Alman birinci kanalı ARD'nin Kahire bürosu yöneticisi Volker Schwenck İstanbul'dan Türkiye'ye giriş yapmak isterken Atatürk Havalimanı'nda 12 saate yakın alıkonulduktan sonra Kahire'ye geri yollandı. Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Schwenck'in "güvenlik" gerekçesiyle ülkeye girişine  izin verilmedigini söyledi.

Aralarında Alman Bild gazetesinin de bulunduğu birçok basın kurumuna çalışan Yunan fotoğrafçı Giorgos Moutafis, İstanbul Havaalanı'nda ülkeye sokulmayarak sınır dışı edildi.

Rusya merkezli Sputnik haber portalının Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov'un da Türkiye'ye girişine izin verilmemişti. Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, Kerimov için de güvenlik gerekçesini göstermişti.

Türkiye kökenli Hollandalı köşe yazarı Ebru Umar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği gerekçesiyle Kuşadası'nda gözaltına alındı.

Umar, son olarak Metro gazetesindeki köşesinde Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosluğu'nun "muhbirlik çağrısı" üzerine sert bir yazı kaleme almıştı. Çifte vatandaş olan Umar'ın şu an Türkiye'den yurtdışı yasağı var ve haftada iki gün emniyete imza vermek zorunda.  

Süheyla Kaplan