Almanya'da vatandaşlık yasasının kesin kuralları var. Anne ya da baba veya her ikisi Alman pasaportuna sahip ise doğan çocuk otomatik olarak Alman vatandaşlığına sahip oluyor. Yasa önünde biyolojik anne her zaman çocuğun annesi olarak kabul görürken biyolojik baba yasa önünde otomatik olarak yeni doğan çocuğun babası olarak kabul edilmeyebiliyor. Örneğin biyolojik baba olmasa bile çocuğun babalık haklarını üstlenen kişi yasal baba olarak kabul ediliyor.

İşte Almanya’daki vatandaşlık yasasının bu kuralından yararlanılarak yapılan bir sahtecilik Berlin-Brandenburg  (rbb) radyosu tarafından ortaya çıkarıldı. Yüzlerce olayda Berlin’deki kişilerin mülteci kadınlardan aldıkları binlerce euro karşılığında babalık hakkını üstlendikleri tespit edildi. İster gerçek ister sahte olsun, babalık hakkının tanınması ile birlikte mülteci kadının bebeği Alman vatandaşlığı hakkını alıyor, anne de otomatik olarak Almanya’da oturma hakkı kazanıyor.

Sığınma ve mülteciler konusunda uzman avukat Michael Heim burada sığınma hakkından değil, yabancılar hukukundan yararlanıldığını vurguluyor. DW’ye görüşlerini açıklayan Heim, Almanya’da çocuğunun yanında kalma hakkını kullanmak isteyen bir annenin bu talebinin onun Almanya’ya siyasi iltica hakkı talebinde bulunması ile bir ilgisi olmadığına dikkat çekiyor. Almanya’da oturum hakkının sığınma talebine olumlu yanıt verilip verilmediğine bağlı olduğunu belirten avukat Heim geçici sığınma diye bir statü bulunmadığını belirtiyor.     

Bu durumda bundan sonra izlenecek yasal yol ne olacak? Yabancılar dairesi gelecekte sahte olarak babalık hakkını üstlenenlere resmi babalık belgesi vermeyecek. Böylece doğan çocuğun Alman babası olmadığı için Alman vatandaşlığı hakkı da olmayacak. Sığınma talebinde bulunmuş olan anne ise Almanya’da oturma izni alamayacak. Ayrıca sığınma başvurusunda bulunmuş olan anne ile sahte baba, belgede sahtecilik yaptıkları ya da yabancılar hukukuna aykırı davrandıkları gerekçesiyle ceza da alabilecekler.              

Berlin Başsavcılığı’ndan Martin Steltner geçen aylar içinde bu konuda çok sayıda sahtecilik olayı ile karşılaştıklarını, hatta bazı kişilerin 10’un üzerinde vakada babalık hakkı talebinde bulunduğunu söylüyor. rbb'ye göre, sadece Berlin'de 700 vaka tespit edildi. Almanya genelinde ise bu rakamın yılda 5 bine ulaştığı belirtildi.

Yeni yasa yolda

Almanya İçişleri Bakanlığı sözcüsü Annegret Korff yıl içinde bu tür sahtecilik olaylarının arttığını, yabancılar dairelerinden bu konuda kendilerine bilgi aktarıldığını açıkladı. DW’nin kendisiyle yaptığı söyleşide sözcü Korff, sahteciliğin önüne geçebilmek için yeni bir yasa hazırlandığını, bu yasanın temel hakları göz önünde bulunduran ve önleyici tedbirler içeren bir düzenleme olacağını vurguladı. Sözcü hukukun çiğnendiği bir tavrın oturma izni hakkı sunularak ödüllendirilemeyeceğini de sözlerine ekledi.

Sahtecilikle mücadele önlemlerini içeren yeni yasa Federal Meclis tarafından çıkartıldı, yasının eyaletlerin temsil edildiği Federal Konsey tarafından da onaylanması gerekiyor. Federal Cumhurbaşkanı Steinmeier’in yasayı imzalaması akabinde yasa yürürlüğe girebilecek. (DW)