Mahkeme tarafından, Heckler & Koch silah şirketi Meksika'ya yapılan yasa dışı silah satışları nedeniyle 3 milyon euro para cezasına çarptırıldı.

Karlsruhe'deki Federal Adalet Mahkemesi'nin (BGH) aldığı karar göre iki Heckler & Koch eski çalışanı denetimli serbestlik uygulaması şartıyla serbest bırakıldı, anlaşmadan sorumlu H&K Genel Müdürü ise ilk duruşmada serbest kalmıştı. 

Alman basınında çıkan haberlerde, mahkeme kararını yeterli bulmayan çok sayıda yorum dikkat çekti. 

Almanya'dan, Meksika'da hükümet denetimi altında olmayan çatışmalı bölgelere silah satışı yasaklanmış durumda. Ancak şirket eski çalışanlarının, 2006 ve 2009 yılları arasında bu bölgelere 4 bin 500 saldırı tüfeği ve silah parçası teslimatı yaptığı saptanmıştı.

Silah şirketinin Silah Denetim Yasası’na aykırı olarak yaklaşık 4,1 milyon euro değerindeki 4 bin 500 G36 piyade tüfeğini, Meksika’nın kuzeyinde uyuşturucu mafyasıyla güvenlik güçleri arasında sıkça çatışmaların çıktığı bölgeye gönderdiği açıklanmıştı. Heckler & Koch'un beş eski çalışanının Silah Denetim Yasası'nı ihlal ettiği gerekçesiyle görülen 2019'daki davada iki sanık, tecilli hapis cezasına çarptırılmış, ayrıca şirkete 3,7 milyon euro para cezası verilmişti. Karara, silah şirketi itiraz ederek revizyon için federal mahkemeye başvurdu. Salı günü ise mahkeme kararını verdi. Silah üreticsi firmaya verilen para cezası 3 milyon euro olarak kesinleşti.

SİLAHLAR 6 ÖĞRENCİNİN ÖLDÜRÜLMESİNDE KULLANILDI
Guerrero eyaletinde yapılan bir araştırma, Almanya'dan yasadışı satılan silahları kullanan polis memurlarının Eylül 2014 tarihinde bir grup öğrenciye saldırdıkları ve altı öğrencinin saldırılar sonucu öldüğü açıklanmıştı. İnsan hakları örgütü Centro ProDH'nin başkanı Santiago Aguirre, "G36 tüfeklerinin tam da bu durumda kullanıldığına dair hiçbir şüphe yok." dedi.

BARIŞ AKTİVİSTİ: ALMAN SİLAH ENDÜSTRİSİ İÇİN EMSAL KARAR

Suç duyurusu ile yargılamayı başlatan barış aktivisti Jürgen Grässlin, "Alman silah endüstrisi için emsal bir karar" dan bahsetti. Artık yasadışı silah kaçakçılığının ciddi şekilde cezalandırılacağı açıktır sözlerine yer veren Grässlin, Federal hükümetin yıllardır başka yöne baktığını belirtti ve dış ticaret ve savaş silahları kontrol yasasının gerçek bir "silah ihracatı denetim yasası" ile değiştirilmesini istedi. Ayrıca, " Silah ticareti kurbanlarına, Alman ceza davalarında yardımcı davacı olarak görünme fırsatı vermelidir" ifadesine yer verdi.

Berlin merkezli Die Tageszeitung gazetesinin Meksika ve Orta Amerika muhabiri Wolf-Dieter Vogel, Federal Adalet Divanı'nın kararını yetersiz bularak eleştirdi. Vogel, "Bu karar ile H&K tüfekleriyle Meksikalı öğrencilere yapılan saldırılara ve Meksika'ya yapılan silah ihracatının ölümcül sonuçlarına rağmen, son varış noktalarının daha iyi kontrol edileceği sözü unutulmuş oldu. Meksika'da askerler ve suç çeteleri, H&K saldırı tüfekleri ve Sig-Sauer tabancalarıyla öldürmeye devam ediyor, en yüksek adli otorite de aldığı karar ile bu politikayı destekledi. Bu sonuç maalesef, silah ihracatçıları için 'Ne istiyorsan onu yap!' anlamına gelen açık bir işaret" dedi.

YASA DIŞI SİLAH SATIŞI İÇİN GAZETECİLERE DAVA AÇILMIŞTI

Almanya'da, Heckler & Koch şirketinin Meksika'ya yasadışı silah satışıyla ilgili gizli belgeleri yayınladıkları gerekçesiyle dört gazeteci ve bir aktivist hakkında soruşturma açılmıştı.

Stuttgart'ta görülen davada savcı, 2018 yılının kasım ayında beş eski Heckler & Koch çalışanına suçlama yönelttikten sonra Münih kentindeki savcıdan belgeleri ele geçirip yayınlayan beş kişi hakkında soruşturma talep etmişti.

Belgelerde, silah ihracatını düzenleyen kuralların ihlaline Alman hükümetinin göz yumduğu ileri sürülmüştü.

Gazetecilerin araştırması sonucu bir kitap yazılmış ve bir belgeselle, ARD televizyonunda yayımlanan bir film çekilmişti. Suçlananlardan biri olan filmin yönetmeni Daniel Harrich de Grimme Gazetecilik Ödülünü almıştı.

Söz konusu suçlamalar, Almanya'nın en büyük hafif silah üreticilerinden biri olan Heckler & Koch ile federal hükümetin bakanlıkları arasındaki yazışmalara dayanıyor. Belgeler Netzwerk des Todes (Ölüm Şebekesi) adlı bir kitapta yayımlanmıştı.