Bugün ise 'AABK'ya bağlı kurumlarımıza ve kamuoyuna' başlıklı yeni bir açıklamada mitingin bir grup tarafından sabote edilmeye çalışıldığı açıklandı.

 Açıklamada, "Maalesef mitingimizi sabote etmeye çalışanlar, misafirlerimize (mihman larımıza), kurum temsilcilerimize, üyelerimize yönelik linç, hakaret girişiminde bulundular. Gelen misafirlerimize taşıdıkları semboller üzerinden baskı uyguluyan ve tartaklayan, komitenin uyarılarını dikkate almayan, asî bir grubun provakatif davranışları yüzünden; mitingimiz iki saatlik gecikmeyle ancak başlayabildi." denildi.

İşte o açıklama:

AABK’ya BAĞLI KURUMLARIMIZA ve KAMUOYUNA

Zalime karşı dik duruşumuz aynı kararlılıkla devam edecektir !

Türkiye'de “Demokrasiye, Özgürlüğe, Barışa, Laikliğe EVET!, Faşizme, Şeriata HAYIR! demek için, 12.11.2016 tarihinde Almanya'nın Köln kentinde 70 binin üzerinde Canla birlikte tarihi mitinglerimizden birini daha gerçekleştirdik..

Türkiye ve bölgedeki gelişmelere dikkat çekmeyi hedefleyen mitingimize katılan Alevi, Kürt, Türk, Laz, Ermeni, Akademisyen, Sosyalist, Sosyal Demokrat, Devrimci, Laik, Çevreci, Sivil Toplum Kuruluşları, Avrupa ve Türkiyeli Siyasi Partiler, Sendikalar, Demokrasi Güçleriyle adeta demokrasi şöleni yaşamak için alandaydık.

Maalesef mitingimizi sabote etmeye çalışanlar, misafirlerimize (mihman larımıza), kurum temsilcilerimize, üyelerimize yönelik linç, hakaret girişiminde bulundular. Gelen misafirlerimize taşıdıkları semboller üzerinden baskı uyguluyan ve tartaklayan, komitenin uyarılarını dikkate almayan, asî bir grubun provakatif davranışları yüzünden; mitingimiz iki saatlik gecikmeyle ancak başlayabildi.

Bu durum karşısında DGB bileşenleri AABK’ya beklenen desteğini sunmasa da, 70 bin kişinin sorumluluğunu üstlenen AABK'nın sağduyusu ile mitingimiz bir sorun yaşanmadan başarıyla tamamlanmıştır.

Bu anlam da; bugün de aynı soğukkanlılıkla şunu belirtmek isteriz ki; özellikle sanal alemde AABK Yönetim Kurulu üyelerimizi, kurumlarımızı hedef gösterme ve linç etme girişimlerini kesinlikle kabul etmiyor, şiddetle kınıyoruz. AABK olarak, Alevilerin göz bebeği olan kurumlarımıza, Canlarımıza saldıranlarla asla yol yürümedik, bundan sonra da yürümeyeceğiz.

Bugüne kadar yapıtığımız mitingler, saygı, sevgi, hoşgörü ve birbirimizin farklılıklarına tahammüllü olma çabasıyla gerçekleşmiştir. Maalesef 12 Kasım Cumartesi günü gerçekleştirdiğimiz mitingimiz, bir grup tarafından ciddiyetle sabota edilmeye çalışılmıştır.

Bir önceki kamuoyu açıklamamızda ifade edilen "illegal yapılar ile yan yana gelmeyeceğiz" den kasıt tam da buydu. Yıllardır birlikte mücadele ettiğimiz Türk, Kürt, Alevi, Sunni ayrımı yapmaksızın demokrasi özgürlük, laiklik, eşit haklar mücadelesi yürüten toplumsal yapılar asla değildir, olamaz da…. Kastedilen ; miting alanında üyelerimize şiddet ve zorbalık uygulayan, hassasiyetlere, kurallara saygı duymayan birey ve topluluklardır. Alevi Toplumu olarak, yürütmüş olduğumuz inanç özgürlüğü mücadelemiz ne kadar kutsal ise, hak ve yaşam mücadelesi veren tüm kimliklerin, inançların, emek sınıfının meşru hak olarak yürütmüş oldukları mücadele de bir o kadar kutsaldır.

Hayatın her alanında, her koşulunda tavrımız ve tarafımız zalime karşı, mazlumun yanında saf tutan dik duruşumuz olmuştur. Hassasiyetlerimizi anlayan ve kabul eden, meşru hak zemininde demokrasi mücadelesi yürüten herkesle birlikte, alanlarda beraber olmaya; "Bir olmaya, iri ve diri olmaya" devam edeceğiz..

AVRUPA ALEVİ BİRLİKLERİ KONFEDERASYONU
Köln, 18. November 2016