Almanya'da Federal Hükümet, emekli aylıklarına yapılması öngörülen zammı onayladı.

Geçen sene koronadan dolayı emekli aylıklarına zam yapılmadığı için bu sene 1 Temmuz'dan itibaren emekli aylıklarına Batı eyaletlerinde yüzde 5,35 Doğu eyaletlerinde ise yüzde 6,12 oranında zam yapılacak.

Almanya'da sigorta fiyatları, geçen sene yüzde 3 artmıştı. Fiyat artışları ve enflasyonun 40 yıl içinde yüzde 7,3 oranında artığı için bu zamlar emekliler için bir fayda sağlayamayacağı gibi yine yaşlılık fakirliği devam edecektir.

Almanya'da 65 yaş üstü giderek daha fazla insan yoksulluk riskiyle karşı karşıya ve buda giderek artıyor.

Yaşlılık yoksulluğu Almanya gibi zengin bir ülkede, yıllardır başlı başına çözülemeyen büyük bir sorun haline gelmiştir.

Yaşlılık da yoksulluğa karşı yıllarca kalıcı bir önlem alınmadığı gibi, bu sorun görmezlikten gelinmiştir.

Almanya'da yaşlılıkta yoksulluk yeni bir olgu değil: Federal İstatistik Dairesi'nin gösterdiği gibi, 2005 yılında 65 yaşın üzerindeki her dokuz kişiden birinin etkilendiğini görüyoruz. Ancak bu oran, diğer herhangi bir nüfus grubundan daha hızlı artıyor. Almanya'da 80 yaşın üzerinde yaşlılar oldukça fazla.

Kadınlarda bu oran, erkeklere göre yüzde 9'dan daha fazla olduğu vurgulanıyor.

"Almanya'da emekliye ayrılanlar yine de çalışmak zorunluluğu ile karşı karşıya kalıyor.

Ancak yoksulluk sınırının hesaplanmasında hangi veri veya yöntem kullanılırsa kullanılsın, genellikle dikkate alınan yalnızca mali durum oluyor.

Yoksulluğun en yaygın tanımı, net hane geliri üzerinden hesaplanan yani kişisel ihtiyaç ağırlıklı olan gelirdir.

Bunun anlamı şudur:

İnsanlar, geçinmek için nüfusun ortalama gelirinin yüzde 60'ından daha azına sahipse, yoksulluk eşiğinin altına düşmüşler demektir.

Tartışmasız olmayan bu yaklaşıma göre, yoksulluk riski altında kabul ediliyorlar.

Şu anda 2021 itibariyle bu ortalama gelir ayda yaklaşık 900 Euro'dur. Emekliler için, yasal emekli maaşları, şirket emekli maaşları, özel hayat sigortası maaşları, memur maaşları, serbest meslekler için emeklilik planlarından emekli maaşları, konut yardımı, sermaye geliri ve ölüm aylığı toplanır. Vergiler ve sağlık sigortası primleri gibi ödenmesi gereken primler kesilir.

Yoksulluk, “sadece” para kaygılarından çok daha fazlasını ifade eder.

Parası olmayanlar genellikle güvenlikten ve sosyal katılımdan da yoksundur.

Uygun finansal kaynaklar olmadan dengeli bir diyet veya kapsamlı tıbbi bakım da zordur.

Ek olarak, yaşlılıkta yoksulluktan etkilenenler genellikle torunlarına hediyeleri veya belki de bir geziyi finanse edecek paraya sahip değildir. Sonuç olarak, sosyal yasamdan çok etkilenirler. Tolumdan geri çekilir ve yalnız yaşamayı tercih ederler.

Bu sosyal yoksulluk biçimi, arkadaşların veya diğer sevilenlerin kaybıyla birleşebilir.

Yalnızlık ve sosyal izolasyon da hastalık riskini artırırken, yaşam beklentisini azaltır.

Bu nedenle Federal Hükümetin bu duruma karşı önlemlerini mümkün olduğunca erken alması gerekir.

Yaşlılıkta yalnızlığa , sosyal yoksulluğa veya izolasyona karşı fazla önlem alınmıyor.

Yaşlılıkta iletişim ve toplu projeler olarak, çok yaşlı insanlara çeşitli imkanlar sağlanmıyor.

Yaşlılar için toplumsal, sosyal hayata katılımı sağlamak ve diğer yaşlılar ile temasa geçmede yeterli önlemler alınmıyor.

Özellikle kadınlar ve göçmen kökenli yaşlılar, yaşlılıkta yoksulluktan etkilenen en büyük gruptur (çalışırken düşük maaşla çalıştıkları için).

Özellikle bekar kadınlar ve göçmen kökenliler genellikle yaşlılıkta yoksulluktan derin etkileniyorlar.

Genellikle kadınlar, erkeklerden fazla yaşarlar ama aynı zamanda genellikle daha az sigortalıdırlar.

Kadınlar, çocuk yetiştirmenin geleneksel olarak daha uzun olan aşamaları ile birleştiğinde, yaşlılıkta yeteri kadar emekli maaşı alamıyorlar.

Diğer bir husus: İki yaşlı eşin ortak geliri iyi bir yaşam sağlıyorsa eğer, eşin ölümünden sonra işler genellikle farklı oluyor.

Dul kadının maaşı kocasının emekli maaşı kadar yüksek değildir,

Dul ve göçmen kadınlar için yaşlılıkta yoksulluk riski daha da büyüktür.

Uzun süreli işsizler, düşük gelirliler, mesleki eğitim almamış olanlar veya göçmenler yaşlılıkta yoksullaşma riski altındadır. Bu nedenle bu grubun durumunun düzeltilmesi için federal hükümet kalıcı önlemler almalıdır.