Sürdürülebilirlik Akademisi ve Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından Şehitkamil Kültür Merkezi'nde düzenlenen 1'inci Enerji Zirvesi'ne katılarak bir konuşma yapan Bakan Taner Yıldız, dünya ve Türkiye'de enerji sektöründeki durumunu değerlendirdi. Bu konuda dünyaya bakıldığında çok ciddi bir adaletsizlik olduğunun görüldüğünü savunan Yıldız, Türkiye'nin bu konuda mutlaka sürdürülebilirliğe ulaşması gerektiğini belirtti.

Dünyada halen 1,4 milyar insanın elektrikle tanışmadığını, dünya nüfusunun her yıl Türkiye kadar 75 milyon arttığını belirten Bakan Yıldız, "Sahra altı Afrika, Güney Afrika'yı hariç tutarsak 890 milyon nüfuslu yerin kullandığı toplam elektrik, 19,5 milyon nüfuslu New York'un kullandığı elektriğe eşit. O zaman bunun sürdürülebilir olduğunu söylemek son derece yanlış. Öyle bir iş yapacaksınız ki sizin kendinizden daha çok sevdiğiniz çocuklara daha iyi bir dünya bırakabilmeniz lazım. Bu konuda sadist olmamak lazım, yalnızca o anı yaşamak yetmiyor" dedi.

TÜRKİYE ENERJİ SEKTÖRÜNDE HIZLA BÜYÜYOR

"Çevreye rağmen değil çevreyle beraber" iş yapacaklarını ifade eden Yıldız, şöyle dedi:

"Ama coğrafyayla oynadığınız her şey mutlaka bedeli ödenmesi gereken bir konudur. Siz hiçbir şey yapmayabilirsiniz. Bu tercihi yapan zorunlu olarak 1,4 milyar insan var demiştik. Sudan üretmezsiniz, nükleerden üretmezsiniz, değişik enerji kaynaklarından üretmezsiniz, bu bir tercihtir. Ama bu tercihi Türkiye çoktan geride bıraktı. Madem ki büyüyeceğiz, o zaman arz güvenliğini sağlamamız lazım. Madem ki iklim değişiklikleri dünyada bir tehdit, ona mutlaka itina göstermemiz lazım ve bütün bu ahengi hep beraberce kurguluyor olmamız lazım. Dünyayı kirletenlerle temizleyenler aynı ülkeler değil. Biz kirletenlerden olmayacağız ama dünyayı temizleyenlerin de en ön safında bulunmayacağız. Çünkü bunların bedelleri var. Biz iktidara geldiğimizde ,özel sektörün enerji üretimindeki payı yüzde 34 civarındaydı. Şu anda yüzde 61'e çıktı. Kısa ve orta vadede yüzde 75'leri bulacağız. Niçin böyle bir yolu tercih ettik. Özel sektörün uluslararası sermayeyle buluşması 10 yıl önceki Türkiye'de daha kolaydı ve borçlanma limitlerini çoktan aşmıştı Türkiye."

"Bugün enerjiye olan bağımlılık, enerji sektöründe Türkiye'de artmamıştır ama ulaştırma sektöründeki kullanım her birimizin refah seviyesiyle beraber, daha çok artmıştır" diyen Bakan Yıldız, herkesin yaşamında enerji tasarrufuna önem vermesi gerektiğini söyledi. Yıldız,"Biz ölçtük ve biçtik, Türkiye'de 2023 yılına kadar yüzde 20 tasarruf elde edebilecek bir yapı var" dedi.

Çevreyle alakalı en büyük organizasyon olarak değerlendirdiği Kyoto Protokolü'ne ABD'nin halen taraf olmadığına dikkati çeken Yıldız, dünyada ekonomilerin globalleştiği ama politikaların ulusallaştığı bir ortam bulunduğunu ifade ederken, her ülkenin kendi çıkarlarını gözetmek durumunda olduğunu, ancak kendi çıkarlarını gözetmenin bir başka ülkeye veya çevreye yük anlamına gelmediğini ifade etti.

ÖĞRENCİLERE TAVSİYELER

Bakan Yıldız, Gaziantep Üniversitesi'nin 2012 - 2013 eğitim yılının resmi açılış törenine de katılıp, öğrencilere ilk dersi verdi. Enerji bakanlarının, "Ben enerji ihtiyacımı yerel kaynaklardan sağlıyorum" mazeretinin arkasına sığınamayacağını kaydeden Yıldız şunları söyledi:

"Şu anda parayla çok fazla ilişkiniz yok. Ama, parayı mutlaka cebinize koyun. Kalbinize girmesine müsaade etmeyin. Hayatın hangi evresinde olursanız olun zihniyetin mutlaka uğraştığınız paradan büyük olmasına önem verin. ABD'de bir zenginin paralı ölmesi ayıplanır. Normalde para gücün göstergesidir. Ama, ayıplanıyor. Enerji bir savaş değil, barış gerekçesi olarak kullanılmalı. Eğer savaş gerekçesi olarak kullanılırsa bu bir ayıptır. O yüzden Türkiye enerjiyi bir barış gerekçesi olarak kullanmaya devam edecektir. Mutlaka okumalısınız. Okuyamayanlar üretemeyenlerdir. Ben 10 yıllık politik hayatımda da görüyorum. Milletvekillerinin okuması azalmaktadır uğraştığı işlerden dolayı. Ama, okuyamadığı kadar üretemediğini gördüm."