'TTIP ve CETA durdurulsun, Demokrasi ticari bir meta değildir'

ABD ve Avrupa Birliği, ''geleceğin dünyası''olarak nitelendirilen bir ekonomik işbirliği projesi için beşinci kez sessiz sedasız masaya oturdu.

8 Eylül tarihinde Hamburg Korsanlar Partisi, (Piratenpartei) tarafından Eyalet parti binasında düzenlenen bir toplantı ile TTIP konusunda bilgilendirmede bulunuldu.“TTIP ve CETA durdurulsun, Demokrasi ticari bir meta değildir.” adı altında düzenlenen ve Korsanlar Partisi, Schleswig-Holstein Eyalet Parlamento Milletvekili Dr. Patrik Breyer'ın konuşmacı olarak katıldığı toplantıda, TTIP'in içeriği, hedeflerı, ne ifade ettiğini, zararları, riskleri ve amaçlananın ne olduğu konusunda yaptığı konuşmasından sonra, soru ve görüşlerine yer verildi. 

Dr.Patrik Breyer, toplantıda, kapalı kapılar ardında devam eden TTIP müzakereleri ile ilgili olarak belli başlı noktaların dışında ayrıntılar hakkında kamuoyunun bilgilendirimediği, hatta AB komisyonları, parlamento ve Milletvekillerinin TTIP anlaşmasının içeriği, geldiği aşama konusunda bilgi sahibi olmadıklarını belirtti. Dr. Patrik Breyer, görüşme ve anlaşmaların halka açık yapılması gerektiği yönünde görüşlerini belirterek, anlaşmanın genel içeriği konusunda bilgi vererek, görüşlerini açıkladı.

ABD ve Avrupa Birliği, ''geleceğin dünyası''olarak nitelendirilen bir ekonomik işbirliği projesi için beşinci kez sessiz sedasız masaya oturdu.
ABD ve AB arasındaki gümrük duvarlarını kaldıracak, üretim ve yatırımda yeni standartlar belirleyecek olan ve Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması (TTIP) olarak bilinen bu tarihi adım, daha önce Japonya ve Kore’nin başını çektiği Asya-Pasifik ülkeleri ile yatırımları içeren TPP (Trans-Pacific Partnership) müzakerelerini başlatan ABD’nin şimdi de Avrupa Birliği ile TTIP müzakerelerinin startını verdi. TTIP tamamlandığında Norveç ve İsviçre dışındaki tüm gelişmiş ülkeleri kapsayan dev bir oluşum olacak. ABD ve AB arasında devam eden görüşmeler, AB Komiseri Karel de Gucht ve ABD Ticaret Bakanı Dan Mullaney denetiminde görevlendirilen 30 ayrı çalışma grubu, 600 lobi ve tekel sözcüsü öneri ve isteklerini anlaşmaya yansıtırlarken, Ülke parlamentoları ve seçilmiş Milletvekileri anlaşmaların içeriğinden haberi olmadığı gibi tüm görüşmeler gizli yapılmakta.

Ulusal yasalar, TTIP' göre yeniden düzenlenecek, uyumlu hale getirilecek.

TTIP, dünyanın en büyük serbest ticaret anlaşmasından, halkın seçilmiş temsilcileri, STK'lar, sendikalar, çevre ve tüketici koruma örgütlerinin hiçbir haberi olmadığı gibi, söz hakkıda bulunmuyor. Avrupa hükümetlerinin ile müzakerelerin tamamlanmasından sonra sunulacak olan 2.600 sayfalık bir belge üzerinde tartışmalar yapılmadan sadece imzalanacak. Şu an ki Fedreal Koalisyon hükümeti zaten TTIP ile ilgili gizli anlaşmaların içeriğini bilmeden koalisyon anlaşmasını imzalamıştı. Anlaşma imzalandıktan sonra, Ulusal yasalar, TTIP' göre yeniden düzenlenecek, uyumlu hale getirilecek.

ABD ve AB, Transatlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı Anlaşması için gizli görüşmelerini sürdürmeye devam ederken, TTIP'e karşı, Avrupa genelinde 7 AB ülkesinde bir yıl içerisinden 1 milyon imza toplamak için halk inisiyatifleri çalışmaya başladı.

TTIP'yi durdurmak için, bir yıl içinde, en az 7 AB ülkesinden bir milyon imza toplanması hedefiyle imza kampanyasının yanı sıra bir çok Avrupa ülkesi ve şehrinde eylemlerde yapılacak.

Ekonomik düzeni yeniden şekillendirmenin diğer adı;TTIP

TTIP Nedir? - Trans Atlantik Ticaret ve Yatırım Ortaklığı

ABD ve Avrupa, şu anda medyadan ve kamuoyundan gizli bir şekilde, yani vatandaşların fikrini almadan TTIP'yi müzakere etmekteler.

Antidemokratik biçimde müzakere edilen bu antlaşmanın içeriği ise, dünyanın en büyük serbest ticaret bölgesinin oluşturulmasıyla ilgili.TTIP, Avrupa'yı köklü değişiklikler ile tehdit ediyor; bu antlaşmayla, çalışan ve işçi hakları, bankacılığın denetlenmesi ve çevreyi koruma ile ilgili standartların, Avrupa normlarının çok altına düşmesi öngörülüyor. Bununla birlikte genetiği değiştirilmiş organizmalardan elde edilen gıdalar, hormonlu etler ve klorlu tavuklar da ticari denetimlerin rahatlaştırılmasıyla sofralarımıza gelecekler. Düşük Amerikan endüstri standartları, çok yönlü tarım ulusal ekonomilere saldırmaktadır. Tekelleşmiş çıkar gruplarına sağlanacak genişletilmiş hukuki haklar ve yüksek tazminat olanakları, yerel piyasayı ve vatandaşların haklarını tehdit etmektedir.Tüm bunlarla birlikte, TTIP, Avrupa'nın iletişimde bilgi ve verilerin korunmasıyla ilgili politikalarını hükümsüz kılacak, ve bireylerin özel hayatlarının anahtarını korumasız bir şekilde büyük şirketlere ve çıkar gruplarına teslim edecektir.
Diğer yandan, İnternet, dünyanın her noktasını birbirine bağlıyor, bu yüzden de gittikçe daha fazla insan, bilgiye ve karar alma mekanizmalarına özgürce ulaşmayı talep ediyor. Uluslararası çıkar grupları ve tekeller, bunu kendi iş modelleri için bir tehdit olarak görüyorlar ve güç kaybetmekten korkuyorlar, bu yüzden de bu güç kaybı tehdidini ortadan kaldırmak için TTIP, CETA, ACTA ve benzeri, bireylerin özgürlüklerini sınırlamayı amaçlayan ticari antlaşmalar yapıyorlar ve bunları dünya devletlerine dayatıyorlar. Bu tip antlaşmalar, çıkar gruplarının antidemokratik gücünü ve dünya siyasetindeki şeffaflıktan uzak durumu gözler önüne seriyor.