İzmir Ticaret Borsası (İTB) öncülüğünde çeşitli kuruluşların destek vermesiyle gerçekleştirilen Ege Bölgesi Pamuk Rekoltesi Tahmini bu yıl da yapıldı. 2012- 2013 sezonu ve gelecek sezonlar için çok da parlak öngörülerin yer almadığı rekolte raporunda, içinde bulunduğumuz sezonda üretim alanlarında yüzde 11.6, rekoltede ise yüzde 21.4 düzeyinde azalış meydana geleceği kaydedildi. İTB Meclis Salonu'nda İTB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Ulusal Pamuk Konseyi (UPK) Başkanı Barış Kocagöz tarafından açıklanan rekolte tahminleri, uydu görüntülerinden ekili alanlar tespit edilerek ve bu ekili alanların verim gruplarına ayrılmasıyla gerçekleştirildi.

REKOLTE TAHMİNİ 130 BİN 922 TON

Pamuk fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle üretimin de düşeceğini daha önceden tahmin ettiklerini hatırlatan Kocagöz, bu azalışın yine de tahminlerinden az olduğunu kaydetti. Yapılan çalışmada Ege Bölgesi'nde pamuk ekili alanların 104 bin 924 hektardan 92 bin 736 hektara düştüğünü ve yüzde 11.6'lık düşüş yaşandığını kaydeden Kocagöz, "Bunun yanında bir önceki sezon gerçekleşen 166 bin 572 tonluk üretimin bu sezonda 130 bin 922 tona düşeceği tahmin edildi. Bu da yüzde 21.4 azalışa denk geliyor" bilgilerini verdi.

'ÜRETİCİ GİRDİĞİ KAPIDAN DIŞARI ÇIKAMIYOR'

Pamuk üreticisinin yüksek girdi maliyetleriyle zararına üretim yaptığını söyleyen Kocagöz şöyle dedi:

"İçinde bulunduğumuz sezonda ise 1.90 kuruşa pamuğu mal eden üreticinin şu an satış geliri 1.80 kuruş. Üretici devletin 6 ay sonraki desteğiyle beraber bu satış gelirini elde ediyor. Yani girdiği kapıdan tekrar dışarı çıkamıyor. Dolayısıyla önümüzdeki sezon ekim alanlarındaki azalışın dramatik şekilde sonlanacağı kesin. Bizim de etraftaki duyumlarımızdan Ege Bölgesi'nde üretimin buğday ve mısır ekimlerine kayacağı görünüyor."

'DOLARLAR YABANCI ÜRETİCİLERE GİDECEK'

Bu durumun Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinde de yaşandığını, Ege'ye göre çok daha kötü bir pamuk rekoltesi beklendiğini dile getiren Kocagöz şöyle konuştu:

"Orada da kazanamayan bir üreticiyle karşı karşıya kalacağız. Önümüzdeki yıl pamuk üretimi yüzde 25- 30 gerileyecek gibi gözüküyor. Dünyada da aynı sıkıntılar var. Pamuk fiyatları önümüzdeki sezon düştüğü yerden geri kalkacak ama, Türkiye az ürettiği için dünya kadar pamuğu pahalı şekilde dış ülkelerden ithal edip dolarları diğer ülkelerin üreticilerine ödemek zorunda kalacak. Maalesef resim bu şekilde."

'SADECE PRİM DEĞİL, MAZOT DESTEĞİ DE LAZIM'

Kocagöz, sorunların çözümü için sadece prim desteğinin yeterli olmayacağını, başta mazot ve gübre maliyetleri olmak üzere bunların da azaltılması gerektiğini savundu. Pamuktaki 46 kuruşluk desteğin yeterli olmadığını, üreticinin en az 60 kuruşluk prim desteği alması gerektiğini savunan Kocagöz şöyle devam etti:

"Burada büyük problem prim desteklerinden çok maliyetle ilgili. Pamukta kullanılan mazotun maliyetteki oranı Türkiye'deki en yüksek maliyet oranı. İlaç ve gübrede de aynı durum var. Bizim maliyetle ilgili dezavantajları avantaja çevirmemiz lazım. Mazot desteği gibi konuları Türkiye'nin revize etmesi lazım. Bizler üretilen ürüne endeksli gerçek bir mazot desteği istiyoruz."



BT(AÖ/COŞ)