Yılda 3 milyar doların üzerinde ihracat yapan ve ihracattaki en önemli kalemi de tekstil sektöründen karşılayan Denizli, teknik eleman ve ara eleman sıkıntısını had safhada yaşamaya başladı. Yaşanan sıkıntıyı sendikalar normal karşılarken, iş çevreleri soruna çare arıyor. Tekstilci işadamı İsmail Yılmaz sıkıntıyı şöyle dile getirdi:

"Bu topraklarda 2 bin yıldır tekstil işi yapılıyor. Denizli, sanayi ve ekonomideki gelişimi de tekstil sektörüne borçlu. Malesef son yıllarda tekstil firmaları çalıştıracak eleman bulamıyor. Bırakın teknik elemanı ara eleman bulmakta bile zorlanıyoruz. Denizli’de yerel yöneticilerden, devlet temsilcilerine kadar herkes ortak akılda buluşup, bu soruna çare bulmalıdır. Zira, yakın zamanda fabrikalarda çalışacak işçi bulamayacağız. Durum çok ciddi."

KEÇECİ: ÇOCUKLAR TEKSTİL BÖLÜMÜ SEÇMİYOR

Denizli Sanayi Odası Başkanı Müjdat Keçeci, Uzmanlaşmış Meslek Edindirme Merkezleri Projesi (UMEM) kapsamında tekstil sektöründe iş garantili kurslar açıldığını, ancak katılımın olmadığını, meslek liselerinde de öğrencilerin tekstil bölümünü seçmediklerini ifade etti. Durumun içler acısı olduğunu kaydeden Keçeci şöyle  konuştu:

"Tekstil sektörü özellikle teknik eleman konusunda büyük sıkıntı yaşıyor. Bu soruna uzun zamandır çözüm bulmaya çalışıyoruz. Aileler, okullar ve öğrencilerle görüşüp, çocuklarımızın tekstil bölümünü tercih etmelerini öneriyoruz. Ama tercih etmiyorlar. Örneğin, bin 500 öğrencinin eğitim gördüğü Atatürk Endüstri Meslek Lisesi’nde sadece 70 öğrenci tekstil bölümünü tercih etmiş, onların da büyük bölümü mesleği yapmak istemiyor. İş garantili UMEM kursları açıyoruz, katılım olmuyor. Bu durum sadece tekstil sektörünün değil Denizli sanayisinin sorunudur. Devlet, sivil toplum ve eğitim kurumlarının tüm çabalarına rağmen Denizli’de tekstil sektörüne teknik eleman yetiştiremiyoruz."

SENDİKACI OKTAY: BU NOKTAYA İŞVERENLER GETİRDİ

Türk-İş Denizli İl Temsilcisi Recep Oktay, tekstil sektörünü bu hale işverenlerin anlayışının getirdiğini iddia etti. Oktay şunları söyledi:

"44 bin kişinin çalıştığı tekstil sektöründe bana göre bu rakamın yarısı kadar da kayıt dışı çalışan vardır. Ücretler çok düşük. İşadamı kazandığı parayı işçisiyle paylaşmıyor. İnsanlarımızın, anayasanın 54’üncü maddesinin verdiği örgütlenme özgürlüğü elinden alınıyor. Sektörde 44 bin kişi çalışıyor ama bir tek bile sendikalı işçi yok. Bir çok işçi 12 saat çalıştırılıyor ya mesaisi ödenmiyor, ya da az ödeniyor. Asgari ücretin altında çalıştırılan binlerce işçi var. Denizli’den başta İstanbul, Edirne, Gaziantep, Çorum olmak üzere bir çok kente tekstilde yetişmiş teknik elemanlar göç ediyor. Denizli’de sendika çatısı altında örgütlenmeye çalışan tekstil işçileri kara listeye alınıyor, kimse onlara iş vermiyor. Bu ayıp işverenlerindir. İnsanımız Denizli’de tekstil sektöründe çalışmamak için elinden geleni yapıyor. Çünkü, büyük bir bıkkınlık var, gelecek göremiyorlar."