İran Komünist Partisi, İran Komünist İşçi Partisi ve İran Komünist Partisi Hikmetist Hareketi’nin çağrısı üzerine Medborgarplatsen Meydanı’nda toplanan ve çoğunluğunu İranlıların oluşturduğu yüzlerce kişi İran rejiminin halk üzerindeki baskı ve saldırılarını protesto eden, idamların durdurulması ve tüm siyasal tutsakların serbest bırakılmasını talep eden sloganlar attı.

Ellerinde idam edilenlerin, idam edilme riski ile karşı karşıya bulunan tutsakların ve cezaevlerindeki işçi önderlerinin resimlerini taşıyan göstericiler eylemleri hakkında kamuoyunu bilgilendirmek için bildiriler dağıttılar ve idamların durdurulması için imza topladılar.

AVRUPA BİRLİĞİ VE İSVEÇ’E İDAMLARIN DURDURULMASI İÇİN HAREKETE GEÇMELERİ ÇAĞRISI

Gösteriyi örgütleyen üç parti adına yapılan konuşmalarda İran’da devlet başkanılığı seçimlerinin yaklaşması nedeniyle emekçi halk üzerindeki baskı, tutuklama, işkence ve idamların arttığına dikkat çekildi ve İsveç kamuoyuna idamların engellenmesi için harekete geçme çağrısında bulunuldu.

ABD ve Batılı ülkelerinin insan hakları ihlalleri ve idamlar yerine daha çok İran’ın nükleer santraller inşa etmesine karşı çıkmalarını eleştiren konuşmacılar, İsveç Hükümeti ve Avrupa Birliği’nden idamların durdurulması için zaman geçirmeden somut girişimlerde bulunmalarını talep ettiler. İdam edilme riskiyle karşı karşıya bulunan Zanyar Muradi’nin yazdığı mektuptan alıntılar yaparak,  tutsakların yaşamlarının kurtarılabilmesi için uluslararası dayanışmanın zorunluluğuna vurgu yaptılar.

Konu hakkında görüşlerine başvurduğumuz İran ve Kürdistanlı aydın ve politikacılar dinci ve gerici rejimin Orta-Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerindeki ayaklanma ve gösterilerin İran’a yayılmasından duydukları korku sonucu bu yıl yapılacak seçimler öncesi daha da saldırganlaştığı değerlendirmesinde bulundular.  

KÜRTLER DAHA ÖRGÜTLÜ VE HAKLARININ BİLİNCİNDE

Gazeteci Faramaz Pooya, İran rejiminin bu yılın Haziran ayında yapılacak seçimler öncesi olası güçlü gösterileri engellemek ve halka göz dağı vermek için toplu tutuklamaları yoğunlaştırdığı, idamlara daha fazla başvurduğu söyledi.  Pooya, ülkede süren yolsuzluk ve baskılara karşı çok sık olarak rejimi eleştiren ve  teşhir eden açıklamalar yaptıkları için rejimin tutsaklara yönelik baskı ve işkenceleri artırdığına  dikkat çekti. Rejimin en sıradan eleştirileri yapan aydınları cezaevlerine atarak susturmaya çalıştığını kaydeden Pooya, geçtiğimiz günlerde İran Yazarlar Sendikası Üyesi Ekonomi Profesörü Faribouz Reis Dana’nın sırf Hükümetin ekonomi-politikasını eleştirdiği için tutuklandığını söyledi.

Pooya, rejimin Kürdistan ve Belucistan’da da baskı ve saldırılarını arttırdığını, 1 200 civarında Belucinin idam cezasına çarptırıldığını, bu tutsaklardan bir çoğunun başka cezaevlerine yolladığını belirterek Kürdistan’daki durumu da şu cümlelerle özetledi: “Kürtler daha örgütlü ve haklarının bilincinde.  Tarihsel olarak mücadele deneyimleri var. Nasıl propaganda yapacaklarını biliyorlar. Bu durum rejimi oldukça kaygılandırıyor. Kürt tutsakları idam ederek Kürtlerin mücadelelerini engellemeye çalışıyor.

MOLLALAR HALK DEVRİMİNDEN KORKUYOR

Yazar Bahram Rahmani Mollaların seçim dönemlerinde halkın hoşnutsuzluğunun arttığını bildiklerini, 2009 yılında yapılan seçimler sırasında yapılan kitlesel gösterilerin benzerlerinin önünü alabilmek için tutuklama ve idamlara daha fazla başvurduklarını ifade etti.

Rahmani, “Halk artık baskı ve saldırıların son bulmasını istiyor. Özgürce yaşamak istiyor. Rejim bunun farkında. İran Halkı bundan 34 yıl önce devrim yaparak Şah rejimini yıktı. Tunus ve Mısır’daki kitlesel eylemlerin İran’a sıçramasından, bir halk devriminden korkuyorlar” diye konuştu.

 ABD ve Batılı ülkelerin bu durumu kendi lehlerine kullanmaya çalıştıklarına dikkat çeken Rahmani şöyle devam etti: “ABD Şah rejimi yanlıları harekete geçirmeye çalışıyor. Ancak İran, Afganistan ve Irak’tan farklı. İran’da ABD karşıtlığı oldukça yaygın. İşçi ve kadın hareketi güçlü. Geçmişte Libya’ya , bugün de Türkiye üzerinden Suriye’ye yönelik yaptıkları müdahalenin benzerini  İran’a yapamazlar.”

Doğu Kürdistanlı Sol Parti Milletvekili Amineh Kakabaveh ise  İran rejiminin olası bir toplumsal kalkışmayı engelleyebilmek için toplumun en radikal kesimlerini temsil eden işçi hareketi temsilcilerine, Kürtler ve Belucilere yönelik saldırıları artırdığı değerlendirmesinde bulundu.