Erdoğan, "Burada 2.5 milyon insan var. ABD Rusya'ya, Rusya ABD'ye topu atıyor. Ama Allah göstermesin buralara füzeler yağdırılacak olursa çok ciddi bir katliam yaşanır" dedi.

Hürriyet gazetesinin haberine göre Erdoğan, İdlib'den kaçacakların büyük oranda Türkiye'ye geçeceğini söyledi ve "Bu yeni bir sıkıntı meydana getirebilir. Bizim belli şeyler çözüldü, artık Türkiye'den geri dönüşler başladı havasında olduğumuz bir dönemde, şimdi bu tür bir risk gündemde" diye konuştu. Erdoğan'ın İdlib açıklamalarının devamı şöyle:

"Şu anda Türkiye olarak Rusya ile zaten bir çalışmanın içindeyiz. Aynı şekilde İran ile bir çalışmanın içindeyiz. Bu çalışmalar çerçevesinde, daha önceden belirlediğimiz gibi en azından bayram süresince bir tür ateşkes hayata geçirildi.

"Bizim orada 12 gözlem noktamız var. Oradaki güvenlik güçlerimiz kararlılıkla çalışmalarını sürdürüyor. Hepsinden öte şu anda bizim Rusya ile olan işbirliğimiz çok önemli. Bunu silahlı kuvvetlerimiz ve Savunma Bakanı'mız, istihbaratımız aynı şekilde sürdürüyor. Burada 3,5 milyon insan var. ABD Rusya'ya, Rusya ABD'ye topu atıyor. Ama, Allah göstermesin, buralara füzeler yığdırılacak olursa çok ciddi bir katliam yaşanır."

"İdlip konusundaki görüşmelerin üçüncü safhası bitti, bugün dördüncü safhası devam ediyor. Görüşmelerden çıkacak isabetli bir kararla bu süreci aşarız. 7 Eylül'de Tahran zirvesi var. Bu zirvede bu işi çok daha olumlu bir noktaya taşıyacağız. Bu Astana'nın devamıdır. Cenevre ile bir karşı karşıya gelme gibi bir durum değildir, öyle bir şey zaten düşünmüyoruz. İnşallah Tahran Zirvesi'ni olumlu neticelendirmek suretiyle, rejimin oralardaki aşırılıklarını önlemeyi başarırız."

ABD ile ilişkiler

Gazetecilerin Türkiye - ABD ilişkilerindeki son duruma ve İzmir'de ev hapsinde tutulan Pastör Andrew Brunson'a dair sorulara da Cumhurbaşkanı Erdoğan şu yanıtı verdi:

"İzmir'deki hadisede hukuki süreç devam ediyor. Biz başından beri hukuki sürecin işletilmesini savunduk, savunuyoruz (…) Kusura bakmasınlar, hukuk dışı bir şey talep edilemez. Kaldı ki ABD'de yapılanlar da ortada.

"Örneğin Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'nın durumu. ABD'ye altı kez girdi çıktı, yedincisinde çıkarken tutukladılar. Hakeza, bizim finans sektöründe önemli bir devlet bankamız olarak niteleyebileceğimiz Halkbankası'na yönelik tehditler. Bu bankamızın ABD'de şubesi bile yok. Halk Bankası'nın suçu ne, Genel Müdür Yardımcısının suçu ne? Müdellel bir şey yok ortada.

"16 yıldır Başbakanlık, Cumhurbaşkanlığı yapıyoruz. Herhangi bir ihtiyacımızı, ABD'den paramızla dahi alamadığımız anlar olmuştur. Ama terör örgütleri parasız olarak her türlü silahı ABD'den alabiliyorlar. Bu silahları da bize karşı kullanıyorlar. Bu nasıl bir stratejik ortaklık?"(BBC)