Cockburn, 'IŞİD militanları Türk devletinden belli bir ölçüde müsamaha görüyor' yorumunda bulunurken 'ABD'nin Kobani'deki IŞİD mevzilerine yönelik düne kadar saldırı düzenlememesi kararının Türkiye düşünülerek alınmış olabileceğini' belirtti.

Cockburn, Ağustos ayındaki hava saldırılarıyla Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi başkenti Erbil'in korunmasını sağlayan ABD'nin neden aynı şeyi düne kadar Kobani için de yapmadığını sordu. Zira yazara göre ABD'nin hava gücünü Suriye'nin her yerinde kullanıp; hava saldırılarının başlamasından bu yana IŞİD'in Suriye'de en ciddi saldırısını yaptığı, 64 köyü ele geçirdiği, tanklarla ve toplarla yüklendiği Kobani'de kullanmamasında tuhaflık var.

Buna cevap olarak Cockburn özetle, 'göründüğü kadarıyla ABD için, yarı bağımsız Kürt kantonlarını istemeyen Türkiye'yi gücendirmeme isteğinin etkili olduğunu' belirtiyor.

Yazıda Türkiye'nin yaptıklarının, 'Ankara'nın IŞİD'i Kürtler'e karşı kullanmanın faydalarını gördüğüne dair en güçlü kanıt olduğu' belirtiliyor:
Cockburn, sınırın Türkiye tarafında, sahada bulunan muhabirlerin, IŞİD'le savaşmak isteyen Türkiyeli Kürtler'in aksine, IŞİD militanlarının geçen hafta hâlâ sınırdan her iki yöne de doğru geçtiğini söylediğini bildiriyor.

'IŞİD militanları Türkiye'de belli bir ölçüde müsamaha görüyor'

Bir gözlemcinin şu sözleri söylediğini aktarıyor Cockburn: "Gezi Parkı'ndaki şiddet yanlısı olmayan ama yaralanmış göstericileri tedavi eden tıp personeli 'teröre yardım etmekten' yargılanırken neden hâlâ İslam Devleti savaşçıları muhabere yaralarından dolayı hastanede tedavi görmek üzere sınırdan Türkiye tarafına getiriliyor?"

Cockburn, 'Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın New York'taki Birleşmiş Milletler'de İslam Devleti'ne karşı olduğuna dair tüm açıklamalarına rağmen militanların Türkiye'den belli bir ölçüde müsamaha gördüğünü' yazıyor. Yazar, geçen hafta İstanbul'da İstiklal Caddesi'nde yapılan iki ayrı eylemi ve fotoğraflarını da hatırlatıyor.

'Birincisinin IŞİD yanlısı olup polis tarafından bir müdahaleyle karşılaşmadığını, ertsi gün gerçekleşen ikincisinde ise, eğitimin dinselleştirilmesiyle ilgili gösteri yapanların polis tarafından dövüldüğünü' belirtiyor. Cockburn, "Türk hükümeti IŞİD'le sıkı fıkı değil" diyor, 'ancak Beşar Esad'dan kurtulmanın ve Suriyeli Kürtleri zayıflatmanın Erdoğan'ın gündeminde daha üst sıralarda yer aldığını' belirtiyor.

'ABD'nin 2001'den sonra Afganistan'da yaptığı devasa hatanın aynısını yaptığını' söylküyor Cockburn. Yazar, ABD'nin, Pakistan'ın Taliban'a gizli ama çok önemli desteğine karşılık vermede başarısız olduğunu, bazı ABD'li diplomatların daha sonrasında bunun, ABD ve İngiltere'nin Afganistan müdahalesini başından itibaren olumsuz etkileyen çok büyük bir hata olduğunu gördüğünü belirtiyor.