ABD Başkanı Donald Trump, Çin'de Uygurlar ve diğer Müslüman azınlıkları hedef alan baskı politikalarından sorumlu Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngören yasa tasarısını imzaladı.

Söz konusu tasarı, bu kişilerin ABD'deki mal varlıklarının dondurulmasını ve ABD'ye girişlerinin yasaklanmasını öngörüyor. Tasarıda, ABD Dışişleri Bakanlığından bölgedeki insan hakları ihlalleri konusunda bir raporhazırlaması da talep ediliyor.

"Uygur İnsan Hakları Yasası" adlı yasaya ilişkin tasarı, 15 Mayıs'ta ABD Senatosu'ndan, 27 Mayıs'ta da Temsilciler Meclisi'nden hem Cumhuriyetçilerin hem de Demokratların büyük desteğiyle geçmişti.

Çin'den tepki

Trump'ın yasa tasarısını onaylamasının ardından Çin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, Pekin'in bu adıma "tereddütsüz karşılık vereceği ve ABD'nin de bunun tüm sonuçlarına katlanacağı" belirtildi.

Onaylanan yasa tasarısının, "Çin'in iç meselelerine küstahça müdahale ettiğini" bildiren Dışişleri Bakanlığı, ABD'den "derhal hatalarını düzeltmesini" istedi. Açıklamada, "Bu sözde yasa, Sincan'daki insan hakları durumunu kasten karalamakta ve Çin'in bu bölgedeki politikasına art niyetle saldırmaktadır" denildi.

Bolton: Trump Sincan'daki kampları destekledi

Deutsche Welle'nin haberine göre Trump'ın eski ulusal güvenlik danışmanı John Bolton tarafından yazılan, ancak henüz yayınlanmayan bir kitap ise ABD Başkanı'nın Çin'de Uygurların tutulduğu tartışmalı kamplarla ilgili geçmişte farklı bir görüşe sahip olduğunu ortaya koydu.

Haftaya Salı günü piyasaya sürülmesi beklenen, "The Room Where It Happened" adlı kitapta, ABD Başkanı'nın Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile Haziran 2019'da kapalı kapılar ardından yaptığı bir görüşmede Kasım 2020'deki seçimleri kazanabilmesi için destek istediği ve Uygurlara yönelik gözaltı kamplarının inşasına devam edilmesi yönünde teşvikte bulunduğu öne sürüldü.

ABD Başkanı Trump'ın söz konusu kitaptaki iddialara yanıtıysa gecikmedi. Trump, Wall Street Journal gazetesine verdiği demeçte, Bolton için "yalancı" tabirini kullandı. ABD Başkanı, Fox News televizyonuna yaptığı açıklamada ise eski ulusal güvenlik danışmanını, kitabında çok gizli bilgilere yer vererek kanunları çiğnemekle suçladı.

ABD hükümeti kitabın basımının durdurulması için dün mahkemeye başvurmuştu.