Almanya'nın Mülheim an der Ruhr kentinde faaliyetlerini sürdüren Fikir Atölyesi Derneği imzalı bir açıklamada, "TELE 1'i karartanlar ileride mutlaka hesap vereceklerdir" satırları dikkat çekti.

İşte o açıklama:

"TELE 1 UMUTTUR!

TELE 1 SUSTURULAMAZ !

Almanyadaki Cumhuriyetçi-Seküler kesimin zevkle izlediği ve desteklediği Tele1 TV nuna iktidarın sansür kuruluna dönüşmüş, tarafsızlığını tamamen yitirmiş, hakkı, hukuku bir yana bırakmış olan RTÜK ün 5 günlük yayın yasağını Almanyadaki bağımsız, partiler ve inançlar üstü bir kurum olan FİKİR ATÖLYESİ Derneği olarak şiddetle kınıyoruz. TELE 1 TV Seyircisinin desteği, kitap satışları ve reklam gelirleri ile ayakta duran; izlediğimiz en cesur, dürüst, bilimsel ve bağımsız bir haber kanalıdır. TELE 1 Ana akım medya olduğunu iddia eden ama iktidarın borazanına dönüşmüş ve medya camiasının yüzde 99'unu oluşturan tüm haber kanalları arasında doğru ve ilkeli haberciliği ile kaktüs bahçesindeki bir orkide çiçeği ve güneş gibi durmaktadır. Umudumuzu besleyen, sesimize ses veren, halkın ve haklının yanında olan TELE 1 bağımsızlığın, aydınlığın ve Cumhuriyet değerlerinin sesidir, soluğudur!

TELE1 YALNIZ DEĞİLDİR!

TELE1'i KARARTMAK, UMUDU KARARTMAKTIR!

TELE 1 İ KAPATANLAR MUTLAKA HESAP VERECEKLERDİR !

Demokrasinin, umudun, halkın, gerçeğin temsilcisi TELE 1 ekranlarının karartılması nedeniyle seyirci desteği ile ayakta duran TELE 1'in yanında olalım!. Maden işçilerinin yürüyüşünü, metal işçilerinin egemen sermayeye karşı onurlu sendikal mücadelesini, topraklarını, hayatlarını uluslararası maden şirketlerine karşı orantısız güç kullanan kolluk kuvvetlerine rağmen savunan köylülerin direnişini, Kadın cinayetlerini dile getiren, tecavüzcüleri teşhir eden, ezilenlerin sesini duyuran TELE 1 in beş gün boyunca ekranın karartılması çağdışıdır ve bir suçtur."

NE OLMUŞTU?

TELE1 televizyonunda 30 Nisan tarihli ana haber bülteninde ve 24 Mayıs 2020 tarihinde ekrana gelen “Karanlıktan Aydınlığa” isimli programda Diyanet İşleri Başkanlığı’na yönelik ifadeler izleme uzmanları tarafından raporlaştırılmıştı.

Program konuğu Cemil Kılıç’ın “Bugün Türkiye’de öyle anlaşılıyor ki öyle bir rejim kurulmaya yani teokratik bir rejim kurulmaya çalışılıyor Türkiye’de kurulmak istenen teokratik halife sultan rejimi Ben Diyanet’i Müslüman dairesi içinde görmüyorum mesela. Belki aynı şekilde Cumhurbaşkanının inanç dünyasını da İslam’ın içerisinde görmüyorum Muaviye gibi bir sultan mı olmaya çalışıyor mesela Cumhurbaşkanı?” şeklindeki sözleri halkı kin ve düşmanlığa sevk eden ayrıştırıcı dil kullanımı olarak değerlendirilmişti.

SOSYAL MEDYADAN TEPKİ

Türkiye yayıncılık tarihine kara bir leke olarak geçecek olan TELE1 ekranlarının karartılması, sosyal medyada da büyük tepkiyle karşılandı.