Din görevlileri ile cami derneklerinden Türkçe öğretmeni seçmelerini isteyen ve bunları seminere alacağını belirten Diyanet'in bu girişimi, Almanya’daki Türkçe öğretmenlerini ayağa kaldırdı.

Almanyadaki Türkçe öğretmenleri isyanda. Düsseldorf Başkonsolosluğu Din Hizmetleri Ataşeliği’nin, Diyanet'e bağlı derneklerde verilecek Türkçe dersleri için „Türkçe öğretmeni adayı“ araması ve bunun için „uygunluk“ denetimi yapacak olması ortalığı karıştırdı. Diyanet, 19 Ekim günü seminer için din görevlileri ile cami dernek başkanlarının „Adayların isimlerini göndermelerini“ istedi.

TÜRKÇE’NİN YERİ OKULDUR

Yıllardır Almanya’da Türkçe dersleri veren, bir kısmı Almanya’dan görevli, bir kısmı Türkiye’den gelme olan Türkçe öğretmenleri, „Türkçe derslerinin yeri okullardır, dini kurumlar değil“ diyerek, olayı kınayan bir bildiri yayınladı.

Öğretmenler, Almanya’da devletin takibi altında olan ve sık sık eleştirilen Diyanet'in Almanya ayağının (DİTİB) bu işe kalkışmasının çok büyük sorunlar doğuracağını belirttti.

DİNİ KURUM, TÜRKÇE ÖĞRETEMEZ

Öğretmen dernekleri, „Diyanet'in, cami derneklerinin görevi Türkçe dersi vermek değildir. Türkçe dersleri hükümetlerin, siyasi partilerin taraftar toplama malzemesi olmamalıdır. Pedagojik eğitim almamış kişileri alan, dini ve siyasi görüşler temel alınarak faaliyet yürüten kurumlar, çocuklara tarafsız ders veremez.“ açıklaması yaptı.

PEDAGOJİK EĞİTİM ŞARTTIR

Türkçe’nin seçmeli yabancı dil ve yasal bir dil olarak Düsseldorf’un başkent olduğu Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nde (NRW) öğretildiğini belirten öğretmenler, „Dil eğitimi, her ülkede olduğu gibi devletin himayesi ve gözetiminde, pedagojik eğitim almış öğretmenler tarafından okullarda verilmelidir. Dini kurumlarda Türkçe derslerinin verilmesi toplumumuzu bölecektir“ dediler.

Ruhr Öğretmenler Derneği, NRW Türk Öğretmenler Derneği, NRW- Türk Öğretmenler Birliği ve Gelsenkirchen Türk Öğretmenler Derneği tarafından yapılan açıklamada şöyle denildi:

„ÖĞRETMENLERİ KÜÇÜK DÜŞÜRÜCÜ…“

„Türkçe toplumun ortak değeridir. STK’ların, cami derneklerinin ve DİTİB’in asıl görevi Türkçe dersi vermek değildir. Dini ve siyasi görüşler temel alınarak faaliyet yürüten kurumlar, çocuklara tarafsız ders veremezler. Okullar bilim yuvasıdır. Türkçe; bilim, sanat, kültür, edebiyat dilidir. Bunun eğitimimin, öğretmenlik eğitimi almamış kişiler tarafından verilmesi dili küçük düşürücüdür. Bu eyaletteki Türkçe dersleri, üniversitelerin Türkçe bölümlerinden yetişen ve Türkiye’den eğitim almış öğretmenlerce yürütülmektedir. Nasıl ki, Almancayı ders olarak okutan öğretmenlere saygı duyuyorsak, Türkçe’yi ders olarak okutanlara da saygı duymalıyız. Biz Türk öğretmenler olarak, Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’nde, Yunus Emre Enstitüsü ve DİTİB işbirliğiyle, derneklerde pedagojik eğitim almamış kişiler tarafından Türkçe derslerinin verilmesine karşı olduğumuzu açıklıkla bildirmek isteriz. Eğer Türk derslerine destek verilmesi gibi bir amaç varsa, bu şu anda %20 olan Türkçe dersini katılımı artırmakla olur.“

Düsseldorf Başkonsolosluğu, Diyanet- Din hizmetleri ataşeliği, din görevlilerinden Türkçe öğretmeni seçip seminere göndermesini istedi.

Almanya’da, en çok Türkiye kökenlinin yaşadığı Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti’ndeki Türkçe ders veren öğretmenler, „Dini kurumlar ve pedagojik eğitim almamış kişiler Türkçe dersi veremez“ diye bildiri yayınladı.