Merkezi Fransa'nın başkenti Paris'te bulunan Avrupa Ezilen Göçmenler Konfederasyonu (AvEG-Kon) tarafından yayımlanan "Boğaziçi Direnişini Selamlıyoruz" başlıklı açıklamada, "Faşizmin yüzlerce öğrenci ve dayanışmacıyı gözaltına alması, aralarında sosyalistlerinde olduğu onlarcasını tutuklaması, sokaklarda terör estirmesi, gözaltına alınanlara cinsel tacizde bulunması, işkence etmesi, direnişin sürmesini ve yayılmasını engelleyemeyecektir." denildi.

Açıklamanın devamındaki "Boğaziçi Direnişi, faşist saray rejimine yeni gezi korkuları yaşatmaktadır. Direnişin dört bir yanda sahiplenilmesi ve yayılması diktatörlüğün korkularını büyütmektedir." ifadesi dikkat çekti.

AvEG-Kon tarafından yapılan açıklama şöyle:

Faşist Saray Rejimi’nin kayyum rektör atayarak üniversiteleri teslim alma saldırısına karşı direnen Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri, akademisyenleri ve çalışanlarının 4 haftayı aşan direnişini selamlıyoruz.

Faşist şef Erdoğan’dan bakanına, burjuva medyasından diyanetine, polisinden faşist çete odaklarına kadar Boğaziçi Direnişine yönelik estirilen kara propaganda, saldırı, gözaltı ve tutuklamalar, direnişçileri yıldıramıyor ve yıldıramayacak. Çünkü Boğaziçi Direnişi, bilim, özgür düşünce ve akademik özerklikten yana herkes adına yapılmaktadır. Faşizme boyun eğmeyenlere, kayyum sistemine hayır diyenlere, aşağı bakmayanlara ilham olmaktadır.

Faşist diktatör Erdoğan, saltanatını sürdürebilmek için Kürdistan’da ve Türkiye’de toplum üzerinde estirdiği topyekûn saldırının bir parçası olarak üniversiteleri de teslim almak istemektedir. Daha önce binlerce akademisyeni „faşizmin suçlarına ortak olmayacağız” dedikleri için üniversitelerden ihraç eden, haklarında soruşturmalar açan, hapis cezaları veren faşist diktatörlük, şimdi de kayyum rektör atayarak, üniversiteleri tamamen kendi emrine almak istemektedir. Ancak Boğaziçi’nde biat etmeyen sert kayaya çarptı.

Boğaziçi Direnişi, faşist saray rejimine yeni gezi korkuları yaşatmaktadır. Direnişin dört bir yanda sahiplenilmesi ve yayılması diktatörlüğün korkularını büyütmektedir.

Boğaziçi Direnişi, mücadele edenlerin, birleşe birleşe mücadeleyi büyütenlerin kazanacağını bir kez daha göstermektedir. Faşizmin yüzlerce öğrenci ve dayanışmacıyı gözaltına alması, aralarında sosyalistlerinde olduğu onlarcasını tutuklaması, sokaklarda terör estirmesi, gözaltına alınanlara cinsel tacizde bulunması, işkence etmesi, direnişin sürmesini ve yayılmasını engelleyemeyecektir.

LGBTİ+ bayrakları ve resim sergisi üzerinden estirilen nefret söylemleri ve saldırılar, direnişi bölemeyecektir. Boğaziçi, akademisyeni, öğrencisi ve çalışanıyla, kadını, erkeği ve LGBTİ+larla bir bütündür. Ayrımcılığa ve ırkçılığa pabuç bırakmayacak olgunluktadır.

Faşist diktatörlüğün Boğaziçi direnişini sürdüren öğrencilere, İstanbul, İzmir ve Ankara’ya kadar direnişle dayanışma içinde olanlara yönelik saldırılarını kınıyor ve gözaltına alınanların, tutuklanan ve ev hapsine alınanların derhal serbest bırakılmasını istiyoruz.

Boğaziçi Direnişçilerinin haklı taleplerini destekliyor ve yalnız olmadıklarını belirtiyoruz. Boğaziçi Direnişinin sesini Avrupa’nın dört bir yanına yaymak için tüm demokratik ve ilerici kurum ve kişileri birlikte mücadeleye çağırıyoruz.

Kadıköy sokaklarında gösterilen birleşik direnişi ve yankılanan “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” seslerini Avrupa’nın dört bir yanına yayalım.

Birleşik mücadele ile kazanacağız.