Mustafa Akpolat

 Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO), uluslararası uzlaşıyı, kültürel çeşitliliği ve çok dilliliği desteklemek amacıyla, 1999 yılından bu yana 21 Şubat'ı ''Uluslararası Anadil Günü'' olarak kutlamakta.

21 Şubat Cuma günü Neustädter Str. 60 adresindeki okul toplantı salonunda, Liman Semtokulu ve Hamburg Türk Öğretmenler Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen ''Uluslararası Anadil Günü'' etkinliğinde, Hamburg'da okullarda Anadilde eğitim, Anadil eğitimin sorunları ve önemi üzerine konuşan Öğretmenler, Aileler ve uzmanlar konular ile ilgili olarak görüşlerini ifade ettiler.

Hamburg'da ki okullarda verilen Türkçe derslerine 750 öğrenci katılırken, Rusça derslerine yaklaşık 1.000 öğrencinin katıldığını örnekleri verilerek, Anadil derslerine katılan öğrencilerin daha fazla olması gerekti belirtilerek katılım az bulundu. Hamburg‘ da 123 000 göçmen kökenli öğrenci bulunuyor ve bu sayının % 18,1 Türkiye kökenli öğrenciler oluşturuyor. Bu durum Türkçe derslerine katılımın çok az olduğunu gösterıyor.

Bu gün Hamburg‘ da 33 okulda Türkçe Anadil dersleri veriliyor ve eğitim senatörlüğüne bağlı 37 öğretmen, ilk ve orta bölümdekı okullarda görev yapıyor. Bu sayının arttırılması mümkün. Burada velilerin Anadil ders talebinde bulunmaları halinde, öğretmen atanmasını sağlamak mümkün. Okullar dairesinde göçmen kökenli ögrencilerin eğitim eşitliğinden sorumlu müfettiş Andreas Heintze bu bilgilerden sonra anadilin öneminin altını çizerek, bu konuda ailelerin bilgilendirilmesi gerektiğini vurguladı.


Okul Müdürü Jan Baier'in toplantıya katılanları selamlayan kısa konuşmasında toplantıya ilgi gösterip katılanlara teşekkür etti.

Töder başkanı Bilge Yörenç'in yönettiği toplantıya konuşmacı olarak, Duisburg-Essen Üniversitesinden Prof. Dr. Zehra İpşiroğlu,  ''Hamburg ElternChance'' projesinden Marina Mannarini, Okul dairesinden müfettiş Andreas Heintze Hamburg Üniversitesinden Wesna Ilıç katılarak kendi uzmanlık alanlarından, Anadilin önemi yaşamımızdaki yeri ve eğitimdeki rolu konularıyla ilgili görüşlerini anlattılar. Moderatörlüğünü Öğretmen Zahide Doğaç'ın yaptığı toplantıda, etkinliğe katılan öğretmenler ve veliler konuşmacılara, sorular sormalarının yanısıra konuyla ilgili görşlerinide ifade ettiler. Öğretmen Zahide Doğaç, çalıştığı okulda yaklaşık 1200 öğrencinin bulunduğunu ve yaptıkları bir araştırmada okullarında 116 ayrı dilin konuşulduğunu belirterek, dile bağlı olarak kültürel zenginliğe vurguda bulundu.


Toplantıda, Töder başkanı Bilge Yörenç:''Çocuklarımınızın çok büyük bir bölümü evde birinci dil, yanı anadil olarak Türkçe edinmektedir. Anadil, hem ikinci dilin öğrenilmesini destekler, hemde çocukların kişiliğinin geliştirilmesinde, düşünmesinde ve zekasını ilerletmesinde önemli bir etmendir. Sadece 700 öğrencinin bu derslerden yararlanıyor olması, bu derslere rağbet edilmediğini gösteriyor. Bu yüzden Hamburg’da bizlere sunulan olanaklardan faydalanıp , çocuklarımızı anadil derslerine gönderelim bu derslerin çoğalmasını talep edelim. Seçmeli Türkçe, anadil dersi olarak, okuma yazmanın öğretildiği birinci sınıftan itibaran her okulda, son sınıfa kadar öğretim programına alınmalıdır. Dernek olarak bizim eğitim senatörlüğünden bekelentimiz budur. ''dedi


Töder başkan Yardımcısı öğretmen Gülseren Doğaner;.''Okullarda yaptığımız veli kahvelerinde velilerimizi anadilin önemi konusunda bilgilendiriyor. Çocuklarıyla Türkçe konuşmanın, oyun oynamanın, onlara masal anlatmanın, kitap okumanın önemini vurguluyoruz. Bu sene ikincisi yapılan toplantıya ilk defa 4 değişik dillerin sözcüleri de katıldı. İtalyan, Ghana, Afgan ve Türkiye kökenliler, eğitim senatörlüğünce yayınlanacak olan sempozyum sonuç bildirgesini birlikte imzalayacaklar. Bir dahaki toplantıya daha büyük ilgi olacağını ümit edıyoruz. Töder olarak, gelecek yıllarda bu yönlü (anadil konusunda) çalışmalarınız olacak.

Öğretmenler derneği olarak anadilin önemini ve Hamburg olanaklarını velilerimizi okullardakı veli kahvelerinde bilgilenirerek sürdüreceğiz. Diğer göçmen kökenli derneklerle birlikte çalışma kararı aldık ve birlikte etkinlikler düzenliyerek, politikacılara istemlerimizi ileteceğiz. Ama en önemlisi toplumun, anadillerin zenginlik olarak kabul etmesi için çalışmalar yapacağız.''dedi

Toplantı sonrası pasta ve kahve eşliğinde sohbetler devam etti.