Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Moskova'da Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile görüştü. Görüşme sonrası düzenlenen basın toplantısına, Suriye ordusunun operasyon hazırlığında olduğu belirtilen İdlib konusunda verilen mesajlar damga vurdu.

İdlib'de 3 milyondan fazla sivilin yaşadığını belirten Çavuşoğlu, "Burada askeri bir çözüm bir felaket olur. Sadece İdlib bölgesi için değil, Suriye'nin geleceği bakımından da bir felaket olur" değerlendirmesinde bulundu. Böyle bir adımın Astana ruhunu ortadan kaldıracağı uyarısını yapan Çavuşoğlu, İdlib'in çatışmasızlık bölgesi olarak korunmasının önemine işaret etti. Dışişleri Bakanı, "Bunun bu şekilde korunması, Suriye içinde terörle mücadele için, göçmen akımının durdurulması ya da insani bakımdan da çok önemlidir" dedi.

İdlib'e saldırmanın hem Türkiye'nin hem de Rusya'nın Suriye konusundaki güvenilirliğini yok edebileceğine vurgu yapan Çavuşoğlu, "O nedenle, birlikte ne yapabiliriz, endişeleri nasıl ortadan kaldırırız ve buranın istikrarını nasıl koruruz bu konuda çalışmamız lazım" diye konuştu.

İdlib; Türkiye, Rusya ve İran'ın garantörlüğünde yürütülen Astana görüşmelerinde varılan mutabakat çerçevesinde Suriye'de kurulan dört çatışmasızlık bölgesinden biri olma özelliğini taşıyor. İdlib, Suriye ordusunun kontrolüne alamadığı tek çatışmasızlık bölgesi konumunda.

2017'de çatışmasızlık bölgesi ilan edilen İdlib'de Türkiye'nin 12 gözlem noktası bulunuyor. Birleşmiş Milletler, İdlib'e yönelik olası bir operasyonun bölgede yaşayan yaklaşık 2.5 milyon kişiyi Türkiye sınırına göçe sürükleyebileceğin uyarısı yapmıştı.

Lavrov: Çatışmasızlık bölgesi teröristler saklansın diye kurulmadı

İdlib'de sadece sivillerin değil, silahlı muhaliflerin de bulunduğunu vurgulayan Lavrov ise muhaliflerle terörist yapıları birbirinden ayırmak gerektiğini söyledi. Lavrov, "İdlib'de çatışmasızlık bölgesi ilan edildiğinde, kimse teröristlerin sivilleri canlı kalkan olarak kullanmasını önermedi" dedi. İdlib'deki grupların bölgede sadece saklanmadığını dile getiren Lavrov, Suriye ordusu unsurlarına sıkça saldırı yaptıklarını söyledi. 

Lavrov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuyu detaylı ele almasını beklediğini de belirtti.

İdlib'de ne oluyor?

Rejim güçlerinin Suriye'deki silahlı muhaliflerin son kalesi olarak görülen İdlib'e yönelik operasyon hazırlığı son dönemde hız kazanmış durumda. Suriye ordusu bölgeye takviye güç göndermeyi sürdürürken İdlib'deki etkili gruplardan olası bir operasyon karşısında savaşacakları yönünde açıklama geldi. Heyet Tahrir Şam'ın lideri Ebu Muhammed el Golani, Suriye'nin diğer kesimlerinde yaşanılanın aksine muhalif grupların İdlib'de teslim olmayacağını, teslim olanların ise ihanet etmiş kabul edileceğini söyledi.

IŞİD lideri Ebubekir el Bağdadi'ye ait olduğu öne sürülen ve Çarşamba günü yayınlanan ses kaydında da İdlib'den bahsedildi. Bağdadi, Rusya ve Suriye hükümetinin operasyon hazırlığı yaptığı İdlib'in düşmek üzere olduğu uyarısında bulundu.

Suriye ordusu ay başında helikopterle dağıtılan bildirilerle İdlib'de yaşayan sivilleri teslim olmaya çağırmıştı.

2015 yılında Şam yönetiminin kontrolünden çıkan İdlib, Türkiye sınırına 45 kilometre uzaklıkta bulunuyor. İdlib'in yaklaşık yüzde 60'ı, El Kaide'den ayrıldığını açıklayarak isim değiştiren El Nusra öncülüğündeki Heyet Tahrir Şam'ın kontrolünde bulunuyor.

Putin'den Türkiye açıklaması

Çavuşoğlu-Lavrov görüşmesinin ardından Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Türkiye Dışişleri Bakanı'nı Kremlin'de kabul etti. Görüşmeye, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan da katıldı. 

Anadolu Ajansı'nın haberine göre, Putin görüşmede "Türkiye ile ilişkilerimiz hem derinleşiyor hem de yeni içeriklerle zenginleşiyor. İş birliğimiz bölgesel ve ekonomik konularda hızla artıyor" değerlendirmesini yaptı. 

Çavuşoğlu'nun ise Putin'le görüşmede şu sözleri sarf ettiği belirtildi: 

"Rusya ve Türkiye arasında ilişki, bazılarını kıskandırmaya devam ediyor. Önümüzdeki süreçte yapılacak üçlü zirve konusunda arkadaşlarımızın hazırlıkları sürüyor. İkili ilişkilerimizin yanında bölgesel konulardaki iş birliğimizi güçlendirmek için birlikte çalışmamızın önemli olduğunu düşünüyoruz. Bölgesel barış için de bu çok önemlidir."  (Deutsche Welle)