Solcu ve laik kesimlerde de gözlemleniyor
CNCDH son yıllarda Fransa’daki ırkçılık eğilimi hakkında araştırmalar yapıp istatistikler yayımlıyor. 2013 verilerini yansıtan raporda uzmanları şaşırtan iki önemli ayrıntı göze çarpıyor. Bunların başında ırkçılık fenomeninin eskiden olduğu gibi sadece kendisini “sağcı” olarak tanımlayanlarla sınırlı kalmayıp, “solcu” ve “laik” olarak tanımlayanlarda da gözlemlenmesi. İkinci önemli gözlem ise “biyolojik ırkçılık” olarak tanımlanan, “Fransız ırkını diğer ırklardan üstün görme” şeklinde açıklanabilecek ırkçılığın yükselişte olması. Bugün Fransızların yüzde 14’ü kendisini açıkça bu kategoride sınıflandırıyor. CNCDH uzmanları bu yüksek orana rağmen biyolojik ırkçılık olgusunun eskilere kıyasla Fransız toplumunda daha az yaygın olduğu görüşünde.
Irkçılık fenomeninin başlıca kurbanları ise Müslümanlar, Kuzey Afrikalılar ve Romanlar. Bu grupları siyahlar ve Yahudiler izliyor. Toplumun yüzde 48'i başlıca kurban olarak “Kuzey Afrikalılar ve Müslümanlar” derken, yüzde 38’i kim olduğunu belirtmeden “yabancılar”, yüzde 27 ise “Afrikalılar ve siyahlar” diyor. İstatistikler Fransa’da ırkçılığın başlıca kurbanlarının “Fransızlar” olduğunu düşünenlerin de bulunduğunu, bunların oranının yüzde 13 olduğunu gösteriyor.
Araştırmada Müslümanların ve İslam’ın bozulan imajının nedenlerine de değiniliyor. Peçeli çarşaf, türban, Hz. Muhammet karikatürleri krizi, Kurban Bayramı, cami inşaatları, Müslümanlarda domuz eti ve alkol yasağı ve oruç konularındaki siyasileşen tartışmaların toplumdaki İslam ve Müslüman algısını derinden etkilediği görülüyor. Fransızların yüzde 94’ü peçeli çarşafın Fransız toplumunda yaşama konusunda “sorun oluşturduğunu” düşünüyor. Bu oran türban için yüzde 80, Hz. Muhammet karikatürleri için yüzde 49, Kurban Bayramı için yüzde 46, namaz için yüzde 45, domuz eti ve alkol yasağı için yüzde 35 olarak aktarılıyor. Fransızların yüzde 54’ü cami inşaatlarının “kolaylaştırılmamasını” istiyor. İslam ve Müslümanların görünürlüğündeki artış Fransızların genel olarak laiklik ilkesine bağlılıklarındaki artışı da beraberinde getiriyor. Laiklik ilkesi hakkında olumlu görüş belirtenlerin oranı 2013 yılında bir önceki yıla oranla 10 puan artarak yüzde 78 olarak kaydedildi.
Irkçı eylemlerde artış
Tüm bunlara paralel olarak Fransa’da ırkçı eylemlerde de artış gözlemleniyor. Bu eylemler 2013 yılında bir önceki yıla oranla yüzde 11,3 oranında arttı. İçişleri Bakanlığı'nın verilerine göre, Fransa’da polis ve jandarma 2013 yılında Müslümanlara karşı 226 ırkçı eylem kaydetti. Bunların 62’si “doğrudan eylem”, 164’ü ise “tehdit” biçiminde gerçekleşti. Müslümanlara karşı en fazla ırkçı eylem gerçekleştirilen bölge Paris ve banliyöleri oldu. Sözlü gerçekleşen ırkçı saldırıların ise sadece yüzde 8’inin polis ve jandarmaya ihbar edildiği belirtiliyor.
CNCDH, kaygı verici biçimde artmakta olan ırkçılık ve yabancı düşmanlığını büyük ölçüde ekonomik kriz, işini kaybetme veya yabancıya kaptırma korkusu, toplumsal dayanışma ve sosyal güvenlik sisteminin zayıflaması gibi nedenlere bağlıyor. Bazı siyasi liderlerin ırkçı söylemlerinin de bu korkuları körüklediğine işaret ediliyor.