Korona-19 aşısının Aralık ayında gerekli izni alması ve Almanya’da aşılamanın başlaması bekleniyor. Şimdilik dört ayrı ülkenin ya da bunların firmalarının aşısı bulunuyor: Almanya-ABD, İngiltere-İsveç, Rusya ve Çin. Tahmin edilebileceği gibi spekülasyonun bini bir para ve bir bölümünün rakip firmalar tarafından çıkarıldığı düşünülmelidir. Aşının üretimi oldukça pahalı ve bu işte büyük para bulunuyor.

Öncelikle belirtmek gerekir; tıpta veya başka bir bilim dalında tek kişinin buluş yapması dönemi geride kaldı. Artık bütün buluşlar ekip çalışması sonucunda ortaya çıkıyor. Kuduz ve çocuk felci aşılarının tek kişi tarafından bulunması eskidendi, şimdi böyle bir buluş çok zordur.

Şimdilik daha güvenilir olarak bilinen Almanya-ABD temelli iki firma tarafından üretilen aşının dozu 30 Avrodur. İki hafta arayla iki doz yapılması gerektiği için 60 Avrodur. Bu iki firmanın aşı üretme kapasitesinin yüzde 80’i Avrupa Birliği ülkeleri ve ABD tarafından kapatılmış durumdadır, başka bir deyişle mutlaka bu aşıdan olmak isteyenlerin AB ve ABD dışında iseler isteklerini ertelemesi gerekecektir.

Aşı ücreti ne olacak, önemli bir sorudur. Yüksek miktarda üretilecek olmasına rağmen, fiyatından da belli olduğu gibi, aşının maliyeti yüksektir. Buna aşılama merkezlerinin ve burada görev yapacak sağlık personelinin masrafını da eklemek gerekir.

İngiltere’nin aşıdan kazanç sağlamayacağı açıklandı. Bunu “maliyetine aşı yapacağız” olarak anladım. Üzerine kazanç koymayacaklar. ABD de sanırım aynı yola başvurur. Almanya’da ise aşının parasız olacağı açıklandı. Başka bir deyişle aşının kendisi ve yapılması için gerekli masraflar federal ve eyalet hükümetleri tarafından karşılanacaktır. Bu iş için birkaç milyar Avro ayrıldığı söylenmekle birlikte tahminim miktarın artacağı yönündedir. Aşı yapmakla iş bitmiyor, ne oranda yan etki vardır, izlenmesi gerekiyor. Önceden çok sayıda kişide deneme yapılmış olmakla birlikte geniş kitlesel düzeyde uygulama farklıdır ve mutlaka bilinmeyen bazı yan etkiler de görülecektir. Bunların izlenmesi ve gerektiğinde tedavi edilmesi gerekiyor.

Türkiye’de aşının parasız olması kabul edilmedi. Fiyatının ne olacağı hangi aşıdan alacaklarına bağlıdır. Almanya’da üretilenin ancak küçük bir miktarını alabilirler. Fiyatın üzerine “aşılama parası” da gelecektir. Bu ülkede “elektrik sayacı okuma parası” bile varsa, aşılama parası da mutlaka olacaktır. Üstelik burada masraf yapıldığı için gerekçesini açıklamak da daha kolaydır.

Aşılama merkezlerinde ayrıca imam bulundurulacak mıdır, bilmiyorum. Aşı “dualarla yenilecekti” ama yapılamadı. Aşının imam ve duaları eşliğinde yapılmasında yarar görenler bulunabilir.

Aşısının bulunması virüsün ortadan kalkacağı anlamına gelmiyor. Grip aşısı yıllardan beri bulunuyor ama her yıl yine de gripten az olmayan sayıda ölenler bulunuyor. Bu virüs ve başkaları da varlığını sürdürecektir, aşı mutlak olmasa da korunma sağlayacaktır.

Her konuda olduğu gibi bu konuda da yaygın uygulamada önceden bilinmeyen sorunlar çıkabilir, bakalım göreceğiz…