Adil Yiğit

Tiyatro sanatçısı Fatih Çevikkol'un sunumunu yapacağı etkinlik, "Birlikte ırkçılığa ve ayrımcılığa karşı, adaletli ve dayanışmacı bir toplum için" başlığı altında Alman medyasında geniş yer buldu.



Organizatörlere göre 60-75 bin kişinin katılacağının beklendiği üç günlük etkinlik esnasında çeşitli tiyatro gruplarının yanında, tartışma panelleri, dökümanter filmler, söyleşiler ile NSU terörü sonucu öldürülmüş kurbanların aile ve avukatları ile, Almanya’nın en tanınmış sanatçıları ve sürpriz şahsiyetler sahne alarak, Almanya’daki kurumsal ırkçılığın boyutları anlatılacak. Üç gün süreli etkinlik, Alman devlet TV’si WDR’de canlı olarak yayınlanacak.



Düzenleyicileri arasında 
Keup caddesi. Esnaf Birliği İnisiyatifi , Köln Anakent Belediyesi, yüksek tirajlı haftalık Stern dergisi, Almanya Uyum Bakanligi, IG Metall sendikası, Kiliseler, Şehir tiyatrosu, yerel gazeteler, Daimler Benz, Porsche AG, Köln Posta İdaresi, Sparkasse Bankası, Vakıflar,  Demokrasi ve Hoşgörü  İçin Birlik Derneği , Irkçılık karşıtı faaliyetleriyle tanınan Arschuh e.V. derneği ile Roland Temme organizenin bulunduğu, birçok çevre ve kuruluş yer alıyor. 

KEUPP CADDESİ ESNAF İNİSİYATİFİ BAŞKANI MERAL ŞAHİN: "IRKÇILĞA KARŞI OLAN HERKES DAVETLİDİR"



Neonazilere, ırkçılığa ve dışlamaya karşı olan herkesi etkinliğe davet eden Keup Caddesi Esnaf İnisiyatifi Başkanı Meral Şahin şunları söyledi: “Bu bir kültür festivali olacak. Üç gün sürecek etkinliklerde Köln tiyatrosu sanatçıları yaşanan bombalı saldırısını, sonrasını ve insanların şu anki halini sahneye taşıyacaklar. Piyesin içinde Keup caddesinde o olayı yaşamış insanlar da sahne alacak. Bu sergilenen oyun bir- iki yıl boyunca gösterimde kalacak. Etkinliğe gelenleri caddede gezdireceğiz, hep konuşulan ama bilmedikleri yerlere götüreceğiz. Alman medyası olaya yakın ilgi gösteriyor. Keup caddesi esnafı herkese kapılarını açacak ve arka bahçelerinde caddeyi hiç tanımayan insanları misafir edecekler. Herkesi bu etkinliklere davet ediyorum.”

KÖLN ANAKENT BELEDİYE BAŞKANI ROTHES: "BU TÜR ACILARIN ÖZRÜ OLMAZ"


Köln Anakent Belediye Başkanı Jürgen Rothes

Köln Anakent Belediye Başkanı 
Jürgen Rothes, Keup caddesindeki çivili bomba saldırısı sonrası polisin senelerce saldırıya maruz kalmış göçmen aileler arasında takibat yaptığına dikkat çekerek,, “O günkü yaşananlar Almanya için tarihi bir hatadır“ açıklamasını yaptı. Belediye Başkanı devamla, „Bu tür acıların özürü olmaz. Biz Belediye olarak etkinlikler esnasında ve sonrasında tüm Köln’de çeşitli forumlar düzenleyerek ırkçılığa karşı halkımızı aydınlatacağız. Köln’de 180 ulustan insan birarada yaşamaktadır. Şehrimizde ırkçılığa geçit vermeyeceğiz“ ifadesini aktardı.

ROCK SANATÇISI UDO LİNDENBERG: IRKÇILIK BİR VİRÜSTÜR


Peter Maffay, Udo Lindenberg ve 
Wolfgang Niedecken

Alman Rock sanatçılardan 
Udo Lindenberg ve Peter Maffay da yaptıkları açıklamalarda böylesine büyük bir organizede yer almaktan dolayı mutlu olduklarını açıklayarak, müziğin halklar arası dayanışmayı daha da yakınlaştıracağını ifade ettikten sonra, sanatçıların vereceği mesajın tabanda nasıl algılanmasının önemine işaret ettiler. Udo Lindenberg yaptığı açıklamada, ırkçılığın bir virüs olduğuna dikkat çekerek, ayrımcılk radikalizmi küçümsenmemelidir. Buna karşı her zaman mücadele verilmelidir, sözlerine yer verdi. 

OLAY NASIL YAŞANMIŞTI?


NSU (Nasyonal Sosyalist Yeraltı Örgütü) adlı ırkçı terör örgütü mensupları, 9 Haziran 2004 tarihinde Köln Keupstraße de, saat 16:00 da Özcan berber salonunun önüne daha önce yerleştirdikleri çivili bombayı patlatarak, dört kişi ağır olmak üzere, 22 insanın yaralanmasına neden olmuşlardı. Yaralı kişiler saldırıyı bir şans eseri büyük bir şok yaşayarak atlattılar. Olaydan sonra Federal Kriminal Dairesinin yaptığı araştırmalar sonucu bombadaki tahrip gücünün yüzlerce insanın hayatına mal olabileceğini tesbit etti.


Kanlı olay Türkiye kökenlilerin yoğun olarak yaşadıkları Köln'de büyük bir korku ve panik yarattı. Almanya İçişleri Bakanlığı, saldırının ırkçı Neonaziler tarafından yapılma ihtimali üzerinde durmayarak incelemeye bile almadı. Saldırı sonrası soruşturma 8'i Türkiye kökenli 10 kişinin öldürüldüğü Münih NSU cinayetlerinde görüldüğü gibi,  senelerce olayın mağdurları arasında devam etti. Yıllar sonra NSU adlı ırkçı örgüt , olayın sorumlusu ilan edildi.  Münih'te devam eden davada, birçok önemli belgenin savcılık ve polis tarafından "imha edilmiş" olması veya "kaybolması" Almanya'daki ırkçılığın kurumsal boyutlara ulaştığının açık bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.