Önerge de ayrıca, din görevlilerinin dış ülkelerden maddi olarak desteklenmemesi yer aldı. Bu önergeyi değerlendiren, Bavyera’da ilk ve tek Türk Milletvekili Sosyal Demokrat Partili (SPD) ve aynı zamanda Bavyera Parlamentosu Uyum Komisyonu Başkanı Arif Taşdelen'in Nürnberg SPD binasındaki ofisinde yapılan söyleşide Taşdelen şunları söyledi:

“Sayın Arif Taşdelen, Hıristiyan Sosyal Birlik Partisince (CSU) Bavyera Eyalet Meclisine verilen bir önergede camilerde Almanca konuşulması şartı getirildi. Yani Türkçe konuşulmasın isteniyor. Bu konuda ne diyeceksiniz?”

“Geçtiğimiz Çarşamba günü CSU Bavyera Parlamentosuna bir önerge sundu. Bu önerge  “ Özgürlük için Güvenlik “ başlığı altında verildi. Önerge de bilhassa camilerde Türkçe yasaklansın isteniyor. Bu camileri kuran birinci nesil. Burada yaşayan Müslümanlar için çok rencide edici bir durum var. Riskli bir konu. Sanki buradaki insanlar Türkçe konuştukları zaman, güvenlik tehlikesi olarak gösterilmeye çalışılıyor. Biz SPD olarak bu önergeyi red oyu verdik. Ama maalesef CSU’nun  oy çokluğu ile önerge kabul edildi.”

“Peki, bu önerge hayata geçirildi mi?”

“Önergenin hayata geçirilmesi imkansız. Çünkü, neticesinde camilerde hangi dilin konuşulacağı gibi bir anayasa maddesi yok. İsteyen istediği dili konuşabilir. İşin tehlikeli tarafı, bu önerge ile aslında, yasaları değiştirmek değil, CSU sanki buradaki Müslümanlar güvenlik riskidir algısı yaratmak istiyor. Kendi seçmenine şirin görünmek istiyorlar. Bu tehlikelidir.”

“Sayın Taşdelen, SPD partisi geçtiğimiz günlerde 150 yılını kutladı. Sizde yine geçtiğimiz Temmuz ayında Bavyera Parlamentosu Uyum Komisyonu Başkanı seçildiniz. Bunu açar mısınız?”

“Bugüne kadar Bavyera da yaşayan yabancılar bir sorun olarak gösterildi. Biz insanları nasıl entegre ederiz hangi imkanlar sunarız. Bu konuda fazla çapa sarf edilmedi. Benim önerim üzerine, Bavyera Parlamentosunda Uyum Komisyonu kuruldu. Komisyonun başına geçmek benim için büyük bir şeref. Bavyera Parlamentosunda ilk ve tek Türk Milletvekili olarak, hem benim, hem de vatandaşlarım açısından gurur verici. Hem milletvekilleri hem de dışardan bilim adamları ile iki yıl içinde çalışmalar yapacağız.”

“Bavyera Eyalet seçimlerine iki yıl var. CSU’nun sunduğu önerge seçmenleri için bir yatırım mıdır?”

“Tabi, bunu CSU ’nun bir seçim yatırımı olarak görebiliriz. Neticesinde bildiğiniz gibi, geçen seçimlerde de bunu tespit ettik. Bilhassa, Müslümanlar, bütün sorunlar için günah keçisi olarak görülüyor. Buradaki Türkler ve bilhassa camiler tehlikelidir diye prim kazanmak istiyorlar.”

“Almanya’daki din görevlilerinin Türkiye’den maddi olarak desteklenmemesi isteniyor. Bu konuda görüşünüz nedir?”

“CSU’nun verdiği önergede bu hususta yer alıyor. Türkiye’den hoca gelmesin, maaşlarını Türkiye ödemesin istiyorlar. Türkiye ’den destek istenmiyorsa, o zaman maaşlar Alman hükümeti tarafından ödensin.”