AB Parlamento Başkanı Martin Schulz, Almanya Türk Toplumu'nu ziyaret etti.
Almanya Türk Toplumu'nun (ATT) bürosunda gerçekleştirilen görüşmeye ATT Genel Başkanı Kenan Kolat, ATT Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Kaya ve Almanya Türk Veli Birlikleri Fed. Yön. Kur. Üyesi Mehtap Çağlar katıldı. Daha sonra görüşmeyle ilgili olarak basına bilgi verildi ve sorular yanıtlandı.
Görüşmelerin üç temel konu etrafında gerçekleştirildiğini söyleyen ATT Genel Başkanı Kenan Kolat, bunların Almanya'daki Nazi terör örgütü cinayetleri, Türkiye AB ilişkileri ile Türkiye'nin üyelik süreci, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının AB - Türkiye anlaşmalarından doğan hakları konularını ele aldıklarını belirtti.
Konuşmasına Almanya Türk Toplumunu ziyaretinin kendisi için bir görev ve onur olduğunu söyleyerek başlayan Avrupa Parlamentosu başkanı Martin Schulz, Almanya'da geçtiğimiz yıllarda gerçekleştirilmiş olan Nazi cinayetlerini kınadığını ve mide bulandırıcı bulduğunu kaydetti.
Kendisinin çok uzun süredir Avrupa Parlamentosu üyeliği yapmış birisi olarak her zaman Türkiye'nin AB üyeliğinden yana olduğunu hatırlatan Schulz, “Bazı AB ülkeleri Türkiye'yi kendisine yakın hissediyor ve Türkiye'nin üyeliğini destekliyor. Bir diğer kısmı da Türkiye'yi kendisine uzak buluyor ve üyeliğine sıcak bakmıyor. Türk hükümeti AB konusunda son senelerde çok istekli davrandı ve bu doğrultuda gerekli adımları attı ki bu hepimizi şaşırttı işin açıkçası. Fakat AB içerisindeki bazı direnişler onların da heveslerini kırdı biraz. Şu anda ilişkiler zor bir dönemden geçiyor” dedi.
1995 senesinde imzalanan Türkiye - AB Gümrük Birliği Anlaşması sırasında Türkiye'deki insan hakları alanında bir rapor hazırlamakla görevli olduğunu söyleyen Martin Schulz, o günden bu güne baktığında Türkiye'deki insan hakları ve demokratikleşme alanındaki gelişmeyi gördüğünü ve takdir ettiğini vurguladı.
Türkiye'nin AB üyeliğinden çekilmesinin Avrupa Birliğini rahatlatıp rahatlatmayacağı hakkında sorulan bir soruya ise Schulz “Göz önünde bulundurulması gereken üç önemli nokta var. Birincisi şu anda Avrupa Birliğinin içerisinde ciddi iç soranlar var ve genişlemeye müsait değil. İkincisi Türkiye, AB'nin zor kriterlerini yerine getirme hususunda önceki kadar hevesli değil. Üçüncüsü Kıbrıs'ın AB dönem başkanlığını devralmasının arifesindeyiz. Hepimiz zor bir dönemden geçiyoruz ki Türkiye'nin AB üyelik başvurusunu geri alması doğru olmaz ve bu bizi de rahatlatmaz. Ama önümüzde uzun ve taşlı bir yol olduğunu görmeliyiz” şeklinde yanıtladı.
AB Parlamento Başkanı Schulz, Türkiye ile AB arasında Gümrük Birliği anlaşmasının imzalandığı gün vizelerin de kalkması gerektiğinin altını çizdi ve AB ülkeleri tarafından vize kolaylığı uygulanması konusunda ağır davranıldığını itiraf etti. Schulz, Türkiye ile AB ülkeleri arasındaki ticari ilişkilerin gelişmesi açısından vizelerin orta vadede kolaylaştırılması ve uzun vadede de tamamen ortadan kaldırılması gerektiğini sözlerine ekledi.
