Tutmuş annesinin elinden

Soğuk, yağmurlu bir şubat gününde

Koşuyordu çocuk umuda yalın ayak

Bitmez tükenmez hayaller dizmişlerdi yaşam ipine

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Anadolu yakasında arkalarında yürüyen

Elleri silahlı ve coplu polisler

Yunanistan sınırında takıldı umut dikenli tellere

Sınırın öbür yanında keklik avlayan birer avcıydı sanki

Sıra sıra dizilmiş silahlı askerler

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Baktılar gökyüzüne yanaklarından akan gözyaşıyla

Başlayınca akşam karanlığı

Tutsağı oldular hep melankolik duyguların

İki tarafta silahlar kusuyordu

Kana bulandı sınır telleri

Utandı toprak utandı zaman

Yitirdi minik Menice annesini babasını

Yalnızlık acısıyla yaralandı çocuk yüreği

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Taşıyordu bir ananın özgürlük özlemi bilmediği dünyalara

Unutulmuştu verilen söz unutulmuştu insanlık

Yaşanan acı, kimse güvenmiyor kimseye

Kurşunluyor kardeş, iki bakır kuruş için kardeşini

Nereye baksan soğuk taş gibi yüzler

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Baktı TV ekranına

Göç acısını yaşamış yüreği yaralı şair

Kulaklara fısıldayan değildi hafif dalların hışırtısı

Kış ortasında çıplak yalın ayak

Çocuklarını korumaya çalışan anaların ağıt melodisi

Utandı yaşadığı çağdan

Küfürler savurdu çaresizliğine

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Güneş veda ederken güne

Karanlığın sessizliği bir dağ gibi çöktü umudun üstüne

Tezgâhlanan kapalı kapılar arkasında savaş

Kaçıyordu savaştan insanlar

Ve özgürlüğe koşuyordu kucağında bebekleriyle anneler

Görmüyor ki deniz ve sınırlar ölüm kusuyor

Kesilmiş yol iki yanda elli silahlı tabur tabur askerler

Durmadan büyüyor yalnızlık ve yürekteki özgürlük özlemi

Utanıyor gün bu yüzyılda olanlardan

Soğuk bir taş gibi donuyor bakışı çocukların

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Bir ananın kucağındaki çocuk

Donmuş soğukta

Kokladı son bir kez

Ve akan kanı sildi saçlarından

Utandı toprak akan kandan

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Başarıyla uygulanıyordu dikenli tellerin iki yakasında

Egemen güçlerin planları

Yasak koymuş Neronlar

Konuşulmayacak savaş

Ve soğukta ölenlerin sayısı

Yükselen gıda, gaz, benzin fiyatları

Konuşulmasın işsizlik ve intiharlar

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Utanıyor çağ ve bilim

İnsan kanı üzerinde bayram ediyor silah tüccarları

Sürgünde yüreği yaralı şairin doğduğu topraklarda

Sınır kapılarına yığılmış kış ortası çıplak, yalın ayak göçmenler

Vurulmuş çocuklar, göğüsleri kan içinde genç kızlar

Nişanlı gençler

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Utanıyor su rengini taşıyan gökyüzü

Deniz ve sınır boylarında çocuk cesetleri

Yasa bürünmüş dört yanımız

Akıyor, sel olmuş gözyaşı anaların yanaklarında

Körelmiş gökyüzü kırılmış zamanın aynası

Bir yanda Hatay, Van, Şırnak, Sarıkamış

Öbür yanda Pazarkule, İpsala

Ve Kapıkule, Andreevo Sınır Kapısı’nda

Yükselen toz duman

Patlamalar, silahlar

Ve siren sesleri

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Bir kötü rüya değil günün gerçeği bu

Anlamsız savaş ateşi içinde dünya

Unutulan insan hakları, eşitlik, özgürlük

Unutuldu barış, acımasız oldu insan

Suskunluğuna utandı dil

Özgürlüğe yaşamını adayan akıl

Sevda ve şiir utandı

::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::

Yaralı yüreği şair yitirmedi umudunu

Akarken yanaklarından gözyaşı damla damla toprağa

Mırıldandı:

Her şey bitti derken ışıldar yüreğinde bir yıldız

Döner mevsim, kin ve nefret değil hayatın anlamı

Sevgi çiçeği açar gözyaşında, yürüdüğün yol boyunca

Münster, 7 Mart 2020