AREL Üniversitesi, 'öğretim' üyelerinden, 'Prof. Dr.' Ahmet Atilla Şentürk sosyal medya aracılığı ile talihsiz bir açıklama yapmış. Açıklamayı okuyan insanın, ünvanın önünde, 'Prof. Dr.' bulunan birinin böyle bir açıklama yapmasını kabullenmesi mümkün değildir.

Haklı olarak, aklımızı gelen soruyu sormak bizlerin ve okuyucularım doğal bir refleksini oluşturmaktadır. Gerçekten, Ahmet Atilla Şentürk, 'Prof. Dr.' mu? Aksi durumda, Üniversite de öğretim üyesi olmak, bilim adamı olmak, akademisyen olmak, Prof. Dr. olmak, «Bu iş böyle olmaz. Her şehidimize karşılık bir HDP milletvekili indirilmeli» önermesinde bulunmak, akıl karı değildir.

Böyle bir önermenin, bilim yuvasında, 'bilim adamı' kimliği ile yer alan, 'Prof. Dr.' tarafından önerilmesi için, insanın aklını, 'peynir ekmekle yemiş' olması gerekir. Hatta önermeleri ve paylaşımda bulunduğu, «Bu iş böyle olmaz. Her şehidimize karşılık bir HDP milletvekili indirilmeli» hatırlatıldığında, 'bu paylaşımından sonra kendisine gelen yorumlara da tehdit ve hakaretlerle karşılık verdiği' bilinmektedir.

Bir konun altını çizmede yarar görmekteyim. İçinden geçtiğimiz süreçte, yürütülen kirli savaş dolaysıyla, hayatını kaybeden, sivil, asker, güvenlik görevlisi, gerilla Türkiye halklarının, fakir-fukara çocuklarıdır. Onların hayatlarını kaybetmelerine göz yumulamaz. Bu tablo asla onaylanamaz. Bu nedene diyoruz ki, bu kirli savaş son bulmalı, karşılıklı olarak silahlı çatışmalardan kaçınılmalı, ateşkes ortamı sağlanmalı, halk çocuklarının katledilmelerinin önüne geçilmelidir.

İçinden geçtiğimiz bu süreçte, kirli savaşın havuzuna su taşıyan ve bu işi, katliamları meşru göstererek savunmaya çalışanlara, asla göz yumulmamalıdır. Ahmet Atilla Şentürk gibi, 'kana-kan' 'intikam' isteyenlerin, halk çocuklarının ölümlerini, 'fedakârlık' olarak algılayanların, bu ülkeye, halklarımıza vereceği bir şey yok. Sadece ölüm ve ''milletvekillerini indirmeyi'' önerebilirler.

Bu tarz önermelerin, İkinci dünya savaşı döneminde, Adolf Hitler, Nazi Almanya'sında, dönemin, 'bilim adamlarını' hatırlatan önermeler olduğunu söylersek hiç de, yanılmış olmayız. Nazi Almanya'sı, 'bilim adamları' Adolf Hitler ve Nazi Almanya'sına karşı olan muhalif güçleri, 'bastırmanın' veya 'yok etmenin' yollarını, 'öngörülerini' açıklayan, 'bilim adamı' kılığındaki katiller sürüsü, tıpkı Ahmet Atilla Şentürk'ün, 'önermelerine' benzer önerilerde bulunuyorlardı.

Farklı fikirleri, farklı inançları, kendileri gibi olmayanları, ancak, 'ortadan kaldırarak' yok edeceklerini, bu nedenle de, bu fikirlere sahip, dönemin komünistlerini, sosyalistlerini, sosyal demokratlarını, Yahudileri, kilise papazlarını ve bilimûm muhalifleri böylece yok ederek, 'başarıya' ulaşacaklarını hesaplıyorlardı. Bu nednle, Ahmet Atilla Şentürk'ün önermeleri, Nazi dönemini hatırlatan önermelerdir.

Evet, "Bu iş böyle olmaz" tıpkı, Ahmet Atilla Şentürk'ün, söylediği gibi, 'bu iş böyle olmaz' katil ruhlu, kana susamış, intikam, 'yemini' eden, insanları katletmeyi, 'öneren' politikacıların katledilmesi için,''Her şehidimize karşılık bir HDP milletvekili indirilmeli'' önermesinde bulunan, bir yarattık, asla bilim adamı olamaz.

Türkiye toplumsal katmanları, çocuklarını bu vb. Nazi artığı zihniyetine sahip olan kişilerin, Üniversite de, 'Prof. Dr.' unvanı olsa dahi, katil ruhlu insanları insafına terk ederek, eğitim almalarını arzulamazlar. Zaten bu vb. zihniyete sahip olanlar, bilim adamı, akademisyen yetiştirmek yerine, kendilerine, 'benzeyen' ikizler yetiştirirler.

AKP devletinin, Üniversiteleri, bilim yuvalarını, akademik alanları getirdiği yer burasıdır. Eğitim mevzuatınızda, Üniversitelerde, bilim, teknik ve sosyal adaletin dışlandığı bir eğitim öngörürseniz, sonuç budur.

Bilim yuvası olması gereken, yüksek okullarda, 'devletin bekası' esas alınarak, 'Türk-İslam' sentezine dayalı, farklılıkları yok sayan, asimilasyonu öngören eğitim esas alınırsa, insan odaklı olmazsa, gelinen sonuç bu olur.

Ahmet Atilla Şentürk gibi, 'Prof. Dr. unvanı taşıyan, diplomasını, ve Prof. Dr. tezlerini nerede hazırladığı meçhul olan, 'yarattıklar' siyasal muhaliflerinin, 'indirilerek' yok edilmelerini, 'katledilmelerini' önermektedir.

Yapılması gereken, AREL Üniversitesi, bu zat hakkında kovuşturma başlatmalı. Hukuk insanları, yargı, siyasal muhaliflerinin, ''milletvekillerinin indirilmesini'' katledilmesini, 'savunan' bu zat hakkında, derhal soruşturma başlatmalıdır.

Bu zat'a, akademik unvan veren kurumlar, derhal bu zat'ın, unvanını, 'Prof. Dr.' geri alma girişiminde bulunmalıdır. Aksi durum, bu kurumları da, zan altında bırakabilir. Çünkü bu zat adının önünde yer alan unvanları hak etmemektedir.

Bir sonraki yazımda buluşmak üzere,

11 Agustos 2015
Face:aliekber.pektas
Twitter: @AliekberP