Duruşmalarda herkesin birbirini sorumlu tutmasını, ne gaz şirketlerinde ne patlama yaşanan işyerlerinde “denetim yapmakla görevli” olan kurumlar tarafından hiçbir denetim faaliyetinin yapılmadığını dinledik. Esef, acı, elem, keder duyduk.

Sanık ve tanık ifadelerinde duyduklarımız öfkemizi daha da artırdı. Eşlerimizin, çocuklarımızın, kardeşlerimizin hayatlarının ne kadar kıymetsiz görüldüğünü dinledik. Suçluların soruşturmayı ve yargılamayı etkileyebilmek için nasıl da planlar yaptıklarını gördük.

Gaz şirketi çalışanlarından duyma ve konuşma engelli bir işçi kardeşimize, işverenlerce nasıl hiçbir iş-işçi güvenliği önlemi alınmaksızın yıllardır tehlikeli işler gördürüldüğünü dinledik. Yetmedi, görevli kimya mühendisinin denetimsizlik itiraflarına tanık olduk.

2 yılı aşkın bir zamandır bazı sanıkların tutukluluk durumu, bizler için yeterli ve tatmin edici değildir. Her fırsatta söyledik, yine söylüyoruz. Eksiksiz bütün sorumlular yargılanmalı.

Nihayet bilirkişi raporu tamamlandı. Mahkemeye gönderildi.

Bu duruşmada bilirkişi raporunu öğrenmiş olacağız. Gerçek sorumluların belirlenmesi hedefine ne kadar yaklaştığımızı adalet adına göreceğiz.

Bizler, Ostim ve İvedik’te canlarını, sevdiklerini kaybetmiş kişiler olarak, başka canların yanmamasını, başka annelerin ve babaların ağlamamasını istiyoruz. Bir araya gelerek, bu memleketin geleceği için, iş güvenliği için, sağlıklı yaşam koşulları için, kanundışı çalışma koşullarını sona erdirmek için davalarımızın takipçisi olmaya devam ediyoruz...



Ostim-İvedik Patlamalarında Adalet Arayan İşçi Aileleri