Değişim Hareketi (Goran) Genel Başkanı Newşirwan Mustafa 73 yaşında hayatını kaybetti.

Cengiz Çandar ile yapılan röportajı izlemek için aşağıdaki linke tıklayınız:

https://www.youtube.com/watch?v=yoXst1QDoSE

Goran Sözcüsü Şoreş Haci, Newşirwan Mustafa’nın hayata gözlerini yumduğunu açıkladı.

Newşirwan Mustafa, tedavi için gittiği İngiltere’nin başkenti Londra’dan 13 Mayıs’ta dönmüştü.

Goran lideri ilk olarak 2015 Ekim ayında Londra’ya tedavi için gitmiş, 28 Nisan 2016’da geri dönmüştü. 3 Eylül 2016’da tekrar Londra’ya giden Mustafa, 13 Mayıs’ta Süleymaniye’ye geri dönmüştü.

Newşirwan Mustafa kimdir?

-1944 yılında Süleymaniye’de dünyaya geldi. İlk ve orta öğrenimini Süleymaniye’de tamamladı.

-1967 yılında Bağdat Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden mezun oldu. 70’li yılların başında Avusturya’da yükseklisans yaptı.

-1960’larda siyasete giren Newşirwan Mustafa’nın ilk durağı Kürdistan Öğrenciler Birliği oldu. 1963-64 yıllarında Birliğin yönetim kurulu üyesi oldu.

-1967’de Kürdistan Demokrat Partisi (KDP) Süleymaniye İl Teşkilatı üyesi oldu.

-1969’da Rızgari dergisinin imtiyaz sahibi olan Newşirwan Mustafa, Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin (KYB) kurucu üyelerinden biriydi.

-Emekçiler Derneği Sekreterliği görevinde bulundu.

-KYB içinde reformcu kanadın kurucuları arasında yer aldı.

-2006 yılına kadar KYB Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundu. Sonra partideki görevlerinden ayrıldı.

-Bir süre sonra Wuşe isimli şirketi kurdu.

-2009 yılında Değişim Hareketi (Goran) isimli partiyi kurdu.

-Siyaset, edebiyat ve tarih üzerine birçok kitabı bulunuyor.

-1981 yılında Şule Ali’yle hayatını birleştirdi. Şule Ali 17 Mart 2017’de hayatını kaybetti. Mustafa, tedavisi sürdüğü için taziyeye katılamadı.

-Newşirwan Mustafa; Nıma, Çiya ve Çıra isminde 3 çocuk babasıydı.(Rudaw)

Newşirwan Mistefa ve Goran Hareketi

Goran Hareketi Genel Sekreteri Newşirvan Mistefa’nın yaşamını yitirmesinin ardından Güney Kürdistan siyasetinde en fazla merak edilen konulardan biri, bu durumun bölge siyasetine yapacağı etkidir. Tabi Ortadoğu’da liderlik gerçeğinin önemi göz önünde bulundurulduğunda Mistefa’nın yaşamını yitirmesinin siyasi etkisinin önemi daha iyi anlaşılmaktadır. Çünkü Ortadoğu gerçekliğinde lider, partilerden daha önemlidir. İnsanlar partilerden daha çok liderin peşinden giderler. Liderin kazanımı tüm partinin kazanımı olduğu kadar, liderin kaybetmesi tüm partinin de kaybetmesi olabilir. Güney Kürdistan siyaseti de aynen böyle. Bu anlamda Goran Hareketi lideri Newşirvan Mistefa’nın yaşamını yitirmesinin Güney Kürdistan siyaseti üzerinde yarattığı etki de önemli bir hal alıyor.  

Noşirvan Mistefa siyasi köken olarak sosyalist gelenekli Komeleyani Rencderani Kurdistan’dan gelir. Mistefa, Komeleyani Rencderani Kurdistan ile birlikte üç partinin 1975 yılında bir cephe şeklinde oluşturdukları Kürdistan Yurtseverler Birliği’ni (YNK) kurucuları arasında yer aldı. Partisinin genel sekreteri Dr. Aram’ın 1978’de şehit düşmesinden sonra Newşirvan Mistefa Komeleyani Rencderani Kurdistan’ın genel sekreteri oldu. Uzun yıllar YNK içinde kendi parti örgütünü de koruyan Newşirvan Mistefa, YNK’nin 1992 yılında yaptığı ilk kongresinde, partisi Komeleyani Rencderani Kurdistan’ı fesh edip, YNK bünyesine katılma kararı aldı. Bu dönemden sonraki süreçte Newşirvan Mistefa YNK Genel Sekreteri Celal Talabani’nin yardımcılığına kadar yükseldi. Hatta Talabani’nin halefi olarak dahi gösterildi.  

Fakat ABD’nin 2003 Irak müdahalesi sonrasında bölgede oluşan imkanlar ve siyasi parti liderlerinin bu imkanları kullanma biçimleri ve halkın temel taleplerinden uzaklaşmalarından ötürü Newşirvan Mistefa partisiyle ve bölge siyasetiyle arasına mesafe koymaya başladı. 2007 yılında YNK’den resmen ayrılan Mistefa, 2009 yılında Goran (Değişim) Hareketi adıyla yeni bir parti kurdu. Aynı yıl girdiği seçimlerde 111 sandalyeli Kürdistan Bölge Parlamentosu’nda 25 sandalye kazandı. Silahlı gücü ve uzun bir geçmişi bulunan KDP ve YNK’nin kontrolündeki Bölge’de yeni bir partinin bu şekilde çıkıp bu kadar sandalye kazanması büyük başarı olarak değerlendirildi. Tabi bu duruma bölge halkının mevcut siyasi partilere duyduğu tepki neden olarak gösterildi.  

Bu tepki sonucunda bölge halkı 2011 yılında yolsuzluklara karşı sokaklara döküldü. Aylarca süren eylemler kanlı bir şekilde bastırıldı, ama halkın tepkisi dinmedi. Goran Hareketi’de bu tepkilerden beslenmeye devam etti. Fakat Goran Hareketi’nin en büyük sorunu bu tepkileri bir stratejiye dönüştürme başarısını gösterememesiydi. Bundan dolayı da 2013 yılındaki seçimlerinde kazandığı parlamenter sayısında bir düşüş yaşadı. Fakat YNK’nin büyük başarısızlığı yüzünden Goran Hareketi’ndeki bu düşüş çok fazla göze çarpmadı. Bu şekilde de Kürdistan Bölgesi’nin ikinci büyük partisi oldu. Tabi ortaya çıkan bu yeni durum Güney siyasetinde demokratikleşmenin değil, başka bir dengenin oluşmasına neden oldu. 

Bu denge de 19 Ağustos 2015’te Kürdistan Bölgesi Başkanlık seçimleri tartışması döneminde bozuldu. Goran Hareketi bu dönemde Ortadoğu’nun bir başka gerçeğine, ‘silahlı gücü olan hareketin siyaset yapabileceği, olmayanın da siyaset dışı kalmak zorunda olduğu’ gerçeğine takıldı. KDP, silahlı güçlerini Hewler sokaklarında yürütüp, ‘buranın hakimi benim’ deyince Goran Hareketi siyaset dışına itilmeye başladı. 

Son yıllarda yaşanan bu geriye düşüş bir yana bırakılsa dahi, mevcut reel durum Güney Kürdistan’da Goran Hareketi’nin tabanda bir karşılığının olduğunu göstermektedir. Goran Hareketi daha çok tepki oylarını bünyesinde toplayan bir parti görünümündedir. Hatta bu tepki oylarının farklı yerlere kaymasını engelleyip, sistem içileştiren bir rol oynadığı dahi birçok sefer ileri sürüldü. Bu anlamıyla Goran Hareketi, Kürdistan Bölgesi’nde mevcut statülerin sürdürülmesinde ortaya çıkan boşlukların doldurulmasında önemli bir rol oynamaktadır. Kontrol dışı oyların PKK’ye kaymasının ya da farklı arayışlara girmesinin engellenmesi bakımından Bölge’nin egemen siyaseti de böylesi bir oluşuma ihtiyaç duymaktadır. Bundan dolayı da bölgenin egemen güçleri KDP ve YNK ne Goran Hareketi’nin dağılmasını ne de bu iki partiden biriyle birleşerek ortadan kalkmasını istiyor. YNK ile Goran Hareketi’nin bir yıl önce imzaladığı anlaşmanın birleşme ile sonuçlanmamasının temel nedeni de bundan kaynaklanıyor. Fakat Goran Hareketi’nin Newşirvan Mistefa dönemindeki gibi asi bir tutum sergilemesine de izin verilmeyecekti. Bunun içinde Mistefa gibi güçlü bir liderin çıkmaması ve marjinal kalması için çaba göstereceklerdir.  (Nihay Kaya/ Yeni Özgür Politika/ 31 Mayıs 2017 Çarşamba

Cengiz Çandar ile yapılan röportajı izlemek için aşağıdaki linke tıklayınız:

https://www.youtube.com/watch?v=yoXst1QDoSE