ALMAN VATANDAŞI OLMASINA RAĞMEN KALBİ ÜLKESİNDE ATIYORDU

Gönüllü peşmerge ve bomba imha uzmanı Sait Çürükkaya 26 Ekim Çarşamba günü saat 15.30 sıralarında Başika yakınlarında bulunan Büyük Tishirab köyünde IŞİD'in kazdığı tünelde bir bombanın patlaması sonucu ağır yaralanmıştı. Erbil’de tedavi altına alınan Çürükkaya, ardından tedavi için Almanya’ya getirilmişti. Dün ise Sait Çürükkaya’nın beyin ölümünün gerçekleştiği ve bitkisel hayat girdiği bildirildi. Kalbi çalışan Çürükkaya’nın sabaha karşı yaşam savaşını kaybettiği belirtildi. Sait Çürükkaya Alman vatandaşı olmasına rağmen kalbi ülkesinde atıyordu. 

AĞBİSİ SELİM ÇÜRÜKKAYA DÜN FACEBOOK'TA ŞUNLARI YAZDI:



Değerli arkadaşlar, kardeşim Dr. Sait'in kalbi bu gece durdu. Yaralanmadan bir gün önce facebook üzerinden bana "Abi Kürdistan için tarihi günler yaşanıyor, sende gel" dedi. Hazırlanacaktım. Acı haber geldi. IŞİD'in hain mayını patladı, Dr. Sait ağır yaralandı. Önce büyük bir şaşkınlık geçirdim ellerim ayaklarım birbirine dolandı. Sanki mayın benim yakınımda patladı, gözlerim karardı, vücudum sarsıldı, içim titredi. Hıçkırarak ağladım, bu uzun sürmedi kendime geldiğimde onu nasıl tedavi edebilir yaşamını nasıl kurtarabilirim diye düşündüm. Arkadaşlarım dostlarım tek tek gözlerimin önünden geçti. Tedavi için ya Almanya'ya Amerika'ya nasıl götürtürüm diye düşündüm telefonlara sarıldım. Sağolsunlar dostlarımız harekete geçti, Almanya'ya getirileceği imkanı kısa sürede netleşti. Ama hangi hastahaneye? Yaptığım araştırmada en iyi hastahanenin Koblenz'deki askeri hastahane olduğunu söylediler. Bu sorunda çözülünce ambulans bir uçak Almanya'dan Erbil'e doğru havalandı. Aklım Dr.Sait'in en kısa zamanda getirileceğini söylüyordu, duygularım bana Erbil'e git diyordu.



Dayanamadım, akrabam Musa ile Berlin'e doğru yola çıktım, Berlin'de Erbil'e varan Alman doktorların Sait'in durumunun yolculuğa elverişli olmadığını söylediklerini öğrendim. Burdan uçağa binerek Erbil Havaalanı'nda indik bir arkadaşıma telefon açtım. Arkadaşım ambulans uçağının içinde olduğunu ve uçağın uçuşa hazırlandığını söyledi. 1991 tarihinde 11 Yıllık cezaevi yaşamımdan sonra tahliye olmuş Bekaa Vadisi'ne gitmiştim, ben oraya varmadan bir kaç gün önce o ayrılmıştı. 24 yıl sonra yine ben gelmiş, o gitmişti. Şimdi o yaşamını yitirmiş Koblenz askeri hastahanesinde yatıyor, ben ise uçaksızlıktan Erbil'de acı çekiyorum. Ve bu gece uçak hızıyla kahramanıma ulaşmak için uğraşıyorum.

YAKIN ARKADAŞI ANLATTI


Yazar ve sosyolog İsmail Beşikçi ve bir grup yoldaşı ile birlikte

Adana Tıp fakültesinde okurken 1990 yılı başlarında gerillaya katılır. Gerillaya savaşçı olarak katılmasına rağmen kısa bir süre içinde önce bölük sonra ise bölge komutanı, eyalet ve Kuzey saha komutanı olur.

Dr. Süleyman 30 kadar arkadaşıyla birlikte "Özgürlük İnisiyatifi" adı altında örgütten ayrılır. Bu gurupla yeni bir gerilla oluşumunu yaratmayı denese de gurup kısa süre içinde dağılır.

Daha sonra Almanya'ya gelen Dr. Süleyman üniversiteye başlar. Bir süre sonra Bremen ve Hamburg'da işyeri açarak yaşamını davam ettirmeye çalışır.

IŞİD'in Kürdistan'a saldırması üzerine iş yerlerini başkalarına devrederek Güney Kürdistan'daki savaşa katılır. "Gönüllü Peşmerge- Peşmergeyi Xwebexş- Hêza Agirî" ( Ateş Gücü) adı altında bir birlik kurar ve bunları eğitir. IŞİD'in savaş tekniği olarak esas aldığı mayınları sökme görevini üstlenir. Böylece Pêşmerge'nin daha güvenli bir biçimde arazide ilerlemesini sağlar. Mücadele arkadaşları Sait Çürükkaya'nın yüzlerce Pêşmergeyi mutlak ölümden kurtardığını belirtir.



ÜZÜCÜ OLAY ÖNCESİ


Başika'ya operasyon düzenleyen Pêşmerge güçleri mayınlı araziyle karşılaşınca Dr. Süleyman devreye girer. 5 mayını söker. Ancak arazide saklanmış bulunan iki IŞİD çetesi uzaktan komanda ile geriye kalan mayınları patlatır. Dr. Süleyman ağır yaralanır, Erbil'e hastaneye kaldırılır.

"Mayın patladığında çömelmiş durumda olduğu için boyundan yukarısı darbe almış. Arkadaşı ayakta olduğu için yaşamını kaybetmiş. Hastaneye getirilene kadar da bilinci yerindeymiş. Konuştuğumuz arkadaşları "İlk geldiğinde durumu çok daha kötüydü. Kalp atışlarını ve solunum durumunu cihazlarda izledik. Herhangi bir anormallik yok. Doktorlar kafasında parça yok. Kafatası zarar görmemiş. Ancak patlama beyinde daha sonra da tahribat yapabilir. Onun için kesin bir şey söylenemez". demişlerdi.

DOKTORLAR ALMANYA'YA UÇMASINA İZİN VERMEMİŞ

Almanya'da ambulans uçak hazırlanmış ancak doktorlar "48 saate kadar sürekli müşahede altında tutulması gerekiyor" diyerek uçmasına izin vermemiş. İki gün önce Almanya'dan Erbil'e giden ambulans uçakla Koblenz askeri hastanesine getirilen Çürükkaya'nın, 7 saat süren ameliyat sonrası beyin ölümünün gerçekleştiği ve bitkisel hayatta olduğu açıklanmıştı. Kalp atışı devam ettiği için yaşam umudu kaybedilmemişti. Dün gece geç saatlerde onu kaybettik.



Not: Resimler kaynak belirtilmeden yayınlanamaz