31.12.12 günü son bir yıldır tedavi gördüğü akciğer kanserine yenik düşerek aramızdan ayrılan Alişan Yalçın, Effretikon mezarlığındaki bir dakikalik saygı duruşuyla başlayan törende, dostlarınca sonsuzluğa uğurlandı. Yoldaşlarından Süleyman Baş’ın o’nu anlatan bir konuşması sonrası, tabutu omuzdan omuza yer değiştirerek, yakılan  kürtçe ağıtlar ve ailesinin gözyaşları arasında dostlarına veda etti.

Cenaze defin işlemlerini Winterthur Alevi Kültür Merkezinin organize ettiği törende,inanç kurulu üyelerinden  Mahmut dede de „canyoldaşlarının acısı bizim de acımızdır“ diyerek kısa bir konuşma yaptı.

Alişan Yalçın’ın resmini, kortejin en önünde bulunan dokuz yaşındaki oğlu,ve çocuk arkadaşlarının taşıdığı törende, duygusal sahneler yaşandı.Tabutun mezara konması esnasında „tabut üzerine bir kürek toprak da ben atayım“ diyerek sıraya giren  yoldaşları, göz yaşına hakim olamayarak ağlayan değişik devrimci çevrelerden dostları, uzun kuyruklar oluşturdular.

Cenaze törenine katılanların çoğunluğunun Devrimci Sol davasında yargılanmış yoldaşları ve  cezaevi gerçekliğini yakından tanıyan çeşitli  siyasi hareketlerde yer almış mültecilerin oluşturması, gözlerden kaçmadı.

Avrupa’nın çeşitli kentlerinde de yaşandığı üzere „cenazelerde birbirini görme“ durumuna artık son verelim, sesimizi demokratik platformlarda güçlüce yükseltelim serzenişini çoğu kişiden duymak geleceğe yönelik yeni bir özlemin de habercisiydi. 




İlgili Haberler 1 Okumak İçini Tıklayın !!!

İlgili Haberler 2 Okumak İçini Tıklayın !!!