Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından aylık düzenlenen 'Halkın Gündemi' söyleşilerinin bu ayki konuğu, Sözcü Gazetesi yazarı Uğur Dündar oldu. Cam Piramit Fuar ve Kongre Merkezi'nde 2 binin üzerinde Antalyalının katıldığı söyleşide Gazeteci Dündar, Türkiye'de medyanın iş yapma pratiklerini eleştirdi. Uğur Dündar, yazılı ve görsel basında yer alan haberlerin bir merkezden üretilmiş ve servis edilmişçesine birbirinin aynısı olduğunu savundu. Dündar, "Bugün bizim medyamızda yandaşı, merkezi, ana akımı hepsi reklam yapıyor" dedi.

EN BÜYÜK KÖTÜLÜK AK PARTİ'YE O VERENLERE

Uğur Dündar, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Her kürtaj bir Uludere'dir" sözleriyle başlayan tartışmalara farklı bir açıdan yaklaştı. Kürtajın yasaklanması durumunda iktidarın aslında en büyük kötülüğü kendisine oy veren kesime yapmış olacağını ileri süren Uğur Dündar, "Ama farkında değil. Neden en büyük kötülüğü o kesime yapıyor? Bakın tuzu kuru olanlar, ekonomik gücü yerinde olanlar Türkiye'de yasaklarsanız, gider İspanya'da, Kıbrıs'ta olur. Ya peki ekonomik gücü yerinde olmayanlar. Onlar ne yapacaklar? Onlar da gidecekler böbreklerine ağır tahribat yaptıran ve daha sonra hayatlarını kaybetmelerine sebebiyet veren o geleneksel kocakarı yöntemlerini deneyecekler" diye konuştu.

'ÇİLELER BOŞUNA DEĞİLMİŞ'

Meslekte uzun yılları geride bırakan biri olarak merhum Bülent Ecevit'in başbakan olduğu dönemler hariç doğruların söylenmesinden hoşlanan hiçbir iktidar görmediğini söyleyen Uğur Dündar, "Ama bunlar kadar da yağcılık bekleyen başka bir iktidar da görmedim. Bunlar kadar baskı yapan bir başka iktidar görmedim" dedi.

O baskının vücut bulduğu insanlardan biri olan gazeteci Nedim Şener'in Silivri'den 'bambaşka bir Nedim' olarak çıktığını, Şener'in şimdi depresyon tedavisi gördüğünü belirten Uğur Dündar, konuşmasının sonunda kendisini dinlemeye gelenlere "Onca çektiğim çile, hala çekmekte olduğum çileler, ailenize varan saldırılar, en kutsal değerlerimize yönelmiş tacizler ben bunları boşu boşuna çekmemişim. Değermiş. Bu anda bunu anlıyorum. O halde devam. Allah sağlık verdiği, sizler bizi izlediğiniz sürece, durmak yok yola devam" dedi.

'KANADA'DAN TOHUM CAİZ MİDİR?'

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Mustafa Akaydın ise Gazeteci Dündar'dan önce yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin gündemini istediği gibi yönlendirip, müdahale ettiğini belirterek, "Şuna inanıyorum ki bu baskı rejimi, bunun adı polis devleti devam ettiği takdirde yürekleri yettiği sürece bu salonu dolduran hepimizi bile içeri alabilirler. Bugün 80 sene sonra Hitler'in Almanya'da yaptıklarını dünyanın hiçbir ülkesinde yapabilmek mümkün değil" diye konuştu. Küçük bir hiciv yaparak kürsüden ayrılacağını belirten Başkan Akaydın, şöyle konuştu:

"Benim ineklerim var. Çok seviyorum ineklerimi. Onları tohumluyorum. Tohum genellikle, damat Kanada'dan geliyor, aşılanarak. Başbakan'a soruyorum acaba caiz midir bu? Yani ineklerimi, yabancı damat tohumuyla aşılayabilir miyiz? Bu ineklerin verdiği süt, et helal olur mu olmaz mı? Cevaplamasını bekliyorum?"

Söyleşinin ardından Gazeteci Dündar, yeni kitabı 'İyi Uykular Sayın Seyirciler'i Antalyalı okurları için imzaladı.



EB(HA/ESM)