Toplam 195 ülkenin ele alındığı ve 'Popülistler ve Otokratlar: Küresel Demokrasiye Çifte Tehdit' başlıklı raporda Türkiye, Orta Afrika Cumhuriyeti'nin ardından Gambiya ile özgürlüğün en şiddetli düştüğü ülkelerden oldu.

Kurum, '2016'nın popülist ve milliyetçi hareketlerin demokratik ülkelerde güç kazanmasıyla küresel özgürlüğün arka arkaya düştüğü 11'inci yıl olduğunu' belirtti.

Raporda yer alan 195 ülkenin yüzde 45'ine tekabül eden 87 ülke özgür kategorisinde yer alırken, yüzde 30'u olan 59 ülke kısmen özgür, yüzde 25'i olan 49 ülke ise özgür olmayan kategorisinde yer alıyor.

Finlandiya, Norveç ve İsveç, 100 puanla listenin ilk sırasında yer alırken Suriye ise listenin son sırasında bulunuyor.

En özgür ülkenin 100 puan aldığı raporda Türkiye 38 puanla kısmen özgür kategorisinde yer alıyor.

'11 ülke dikkati çekiyor'

2016 yılının dünya genelinde demokratik kurumların çöktüğü bir dönem olduğunu belirten rapor, özellikle 11 ülkenin dikkat çektiğini belirtiyor.

Bu ülkeler arasında sadece Kolombiya'nın olumlu bir gelişme gösterdiği belirtilen raporda, Türkiye'nin olumsuz anlamda düşüş yaşayan 10 ülkeden biri olduğu vurgulandı.

Raporda, "Türkiye, Temmuz ayında yaşanan darbe teşebbüsünün yarattığı güvenlik ve siyasi gelişmelere paralel olarak yaşanan geniş çapta tutuklamalar ve kamu çalışanlarının işten atılmasıyla düşüş eğiliminde" tespiti kullanıldı.

'Türkiye ile yapılan anlaşma utanç kaynağı'

Suriye'deki savaşın demokrasiler üzerine etkisiyle ilgili olarak raporda, IŞİD'den (Irak Şam İslam Devleti) kaçanların oluşturduğu mülteci akınının Avrupa ve ABD'de demokratik standartların düşmesine neden olduğu belirtildi.

Avrupa Birliği ve Türkiye arasındaki anlaşmanın mülteci akınını durdurmasına rağmen mülteci karşıtı söylemin güç kaybetmediği belirtildi ve şu ifadeler yer verildi:

"Türkiye ile yapılan anlaşma, Türkiye zaten Kürt ayaklanması ve düzenli terörist saldırılarla mülteciler için güvenilmez bir liman haline gelmişken, Temmuz'da yaşanan darbe girişiminden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıksız bir otoriterliği kucaklamasıyla derin bir utancın kaynağı oldu.

"Olağanüstü hal kapsamında 40 bin vatandaş tutuklandı, onlarca gazeteci işini yaptığı için hapse atıldı, yüzlerce basın kuruluşu ve sivil toplum kuruluşu kapatıldı, meclisteki üçüncü büyük siyasi partinin lideri ve temsilcileri tutuklandı, 100 binden fazla kamu çalışanı işten atıldı" ifadesine yer verildi.(BBC)