Mardin'in Derik İlçesi'nde 1993-94 yılları arasında faili meçhul cinayetlere kurban giden 13 kişinin ölümleriyle ilgili dönemin yüzbaşı rütbesiyle Derik İlçe Jandarma Komutanı olan Ankara Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Musa Çitil'in 13 kez ağırlaştırılmış ömürboyu hapis cezası istemiyle hakkında Mardin Ağır Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. Davanın ilk duruşması 11 Ekim 2012 günü Mardin'de görülürken, Adalet Bakanlığı'nın başvurusu ile dava Yargıtay 5'inci Ceza Dairesi tarafından Çorum'a alındı.

Davanın Çorum'a alınmadan önce Mardin'daki son duruşması Mardin Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmaya faili meçhul cinayetlerine kurban gidenlerin aileleri, müşteki avukatları, Mardin Barosu Başkanı Azat Yıldırım, İHD Mardin Şube Başkanı Erdal Kuzu katıldı. Duruşmada müşteki avukatların sanık Tuğgeneral Musa Çitil’in tutuklanması talebi reddedilirken, Yargıtay 5'inci Ceza Dairesinin güvenlik gerekçesi ile davanın Çorum’a alınması kararı okundu. Davanın Çorum Cumhuriyet Başsavcılığına gönderileceği bildirildi.

MAĞDUR AİLELERİ TEPKİLİ

Duruşmanın ardından avukatlar ve mağdur aileleri yaptıkları açıklamada davanın Çorum'a alınmasına tepkii gösterdi. Mardin Barosu Başkanı Avukat Azat Yıldırım, Mardin'de hiçbir güvenlik sorunu yokken ve bu yönde sanık veya sanık avukatının talebi olmaksızın Adalet Bakanlığı'nın bu yola başvurmasının çok açık olarak gerçeklerin ortaya çıkmasını engellemeye yönelik bir girişim olduğunu iddia etti. Yıldırım, şöyle dedi:

"Mahkemenin asıl yerinden alınarak, Çorum'a verilmesi ile hem mağdur ailelerin, hem de bizlerin davayı takip etme ve davaya müdahil olma hakkımız elimizden alınmıştır. Gerçekten ülke gündeminde son derece karşı olduğumuz Ergenekon örgütlenmesinde operasyonlarında ne kadar samimi olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bir yandan Ergenekon’dan tutuklu birileri varken, insanın aylarca elini kolunu sallayarak bir kere mahkemeye gelmemesi nasıl izah edilir?" dedi.

BARO BAŞKANI: BU BİR SİYASİ OPERASYONDUR

Daha önce yapılan iki duruşmada herhangi bir olay olmadığını belirten Baro Başkanı Yıldırım, kamu güvenliği gerekçesiyle davanın yerinin değiştirilmesinin doğru olmadığını söyledi. Yıldırım, "Adalet Bakanlığı siyasi iktidarın bir birimidir. Ama Yargıtay 5'inci Ceza Dairesi sözüm ona bu ülkede adaleti dağıtan bağımsız yargı kuruluşudur. Ceza Dairesi bu kararı verirken sen hangi olayı gerekçe yaptın kendine, polis ve jandarma tutanaklarına geçen hangi olayı gerekçe gösterdin? Bu siyasi bir operasyondur. Kişinin rütbesine göre korunmasıdır. 90’lı yılların anlayışının 2000’li yıllarda henüz değişmediğini göstermektedir" dedi.

Müştekilerin avukatı ve Mardin İHD Şube Başkanı Erdal Kuzu, davanın Çorum'a alınmasının aileleri mağdur edeceğini ve davanın sağlıklı bir şekilde sürmeyeceğini söyledi. Duruşmada sanığın tutuklanması taleplerinin reddedildiğini belirten Kuzu, şunları söyledi:

"Siyasi iktidarın geçmişle yüzleşme faili meçhul cinayetleri aydınlatma yönündeki beyanlarının samimi olmadığını, gerçeği yansıtmadığı bu nakil kararıyla çok açık olarak ortaya çıkmıştır. Siyasi iktidar ve onun temsilcisi Adalet Bakanlığı çok açık olarak hukuka aykırı bir şekilde delilleri karartmak, sanığı aklamak ve korumak adına dosyaya müdahale etmiştir."

Öldürülen 13 kişinin yakınları adına açıklama yapan Vecdi Avcıl’ın oğlu Yasin Avcıl da, "Devlet ezilenlerin ve haklı olanların değil güçlülerin yanındadır. Buradan İçişleri Bakanlığı’na sesleniyorum. Eğer siz bugün bir canavarı saklarsanız bir canavarı arkanıza alırsanız, bu canavar dönüp sizi de yiyecektir! dedi.



NG(GG/AAA)