Haberde bölge halkının, geçen hafta üç gün süren yangınların helikopterlerden atılan yanıcı maddelerle çıkartıldığını, mahsullerin, hayvanların ve sıradan köylülerin evlerinin yandığını söylediği kaydediliyor.

Gazete görgü tanıklarının yangınlarının 26 Temmuz'da hükümet ve PKK arasındaki ateşkesin sona ermesinden bir gün sonra başladığını söylediğini aktarıyor.
Görgü tanığı: Helikopterlerden birşeyler atıldı

Hacı Karakaş adlı bir görgü tanığı "Helikopterlerden yere düşerken parlayan birşeyler atıldığını gördük. İlk gün yol kenarındaki yerleri vurdular. İkinci ve üçüncü günse dağın daha yüksek kesimlerini hedef aldılar" diyor.

Karakaş'ın komşusu Halis Erol da "Helikopterler eskiden her gün uçmazdı. Suruç'daki saldırıdan sonra arttı. Suruç'taki bombalamadan sonra hükümet yolları kapatmaya, gerillalara saldırmaya başladı. Daha çok kontrol noktası kuruluyor ve her gece evlere girerek insanları gözaltına alıyorlar" şeklinde konuşuyor.

Gazete hükümetinse kundaklama suçlamalarını temelsiz olduğunu ve iddiaları destekleyecek hiçbir kanıt bulunmadığını söylediğini aktarıyor.

"Liceliler eski günlere dönmekten korkuyor"

Lice'nin PKK'nın doğum yeri ve güçlü olduğu yerlerden biri olduğunu yazan Times ilçenin devlet ve PKK militanları arasındaki çatışmalarda ön cephede olduğunu hatırlatıyor. Gazete çatışmaların en yoğun olduğu 1990'lı yıllarda "ordu PKK militanlarını ortaya çıkartmak için köyleri bombaladığında insanların dağlara kaçtığını" yazıyor ve bölge halkının eski günlerin geri dönmesinden korktuğunu aktarıyor.BBC