Beyin ölümü gerçekleştikten sonra iç organları hasar gördüğü için alınamayan, ancak kolları, sağ bacağı ve yüzü alınarak iki hastaya nakledilen Ahmet Kaya’nın organ bağışında önemli rol oynayan isimler, tarihi olayı değerlendirdi.

ZORLU VE ÜÇ AŞAMALI BİR BAĞIŞ OLDU

Ahmet Kaya’nın organ bağışının üç aşamalı ve zorlu bir bağış olduğuna değinen Uşak İli Organ Nakli Koordinatörü Dr. Zafer Aydın da, “Türkiye’de ilklerin yaşandığı bir organ nakli gerçekleşti. Ben de bunun bir yerinde olmaktan mutluyum. Ahmet Kaya isimli vatandaşımızın beyin ölümü gerçekleştikten sonra ben ailesi ile temasa geçtim. Zor ve sıkıntılı bir süreç yaşadım. Aileye ’hastanızı kaybettik’ diyorsunuz ve beyin ölümünü anlatmanız gerekiyor. Aile milyonda bir umut yaşamak istedi ama beyin ölümünün hiçbir şekilde geri dönüşünün olmadığını anlattım. Kalbi durunca da organlarının işe yaramayacağını söyledim” dedi.

AİLE MÜFTÜLÜĞE GİTTİ

Organ bağışını ilk gün ailenin kabul etmediğini ifade eden Aydın, “İkinci gün bir daha giderek görüştüm. O gün de organ naklini yaptırmak istemiyorum formunu doldurarak istemediler. Hastanın yaşama umudunun olması ve dini bazı bilgilerdeki yanlış yönlendirmelerden dolayı sıkıntı yaşadım. Bu konu üzerinde aileye olayı anlatmaya çalıştım. Organlara ihtiyaç bulunduğunu, insanların hayata bağlanmalarında çok büyük öneme sahip olduğunu anlattım. Aile müftülüğe giderek organ naklinin sevap olduğu yönünde bilgi aldıktan sonra karşılıklı bir güven ortamı oluştu. Bundan sonra da aile bağışı kabul etti. Bağışta ilk aşamada iç organlarla ilgili görüşüldü. Ardından İzmir Organ Nakli Koordinatörlüğü’nden talep geldi. Yüz ve kollar için görüşmem istendi. Aileyle gidip görüştüm. Bu ilkinden daha kolay oldu. ’Siz nasıl uygun görüyorsanız onu alabilirsiniz, hayır yapalım organları işe yarasın’ dediler. Üçüncü aşamada da bacak konusu gündeme geldi. Bu konuda da aileyle görüşmeye gitmedim. Aile ile bir araya geldiğimizde aktardım onlar onay verince bacağı da alındı” diye konuştu.

Yüzü, kolları ve bacağı alınan Ahmet Kaya’nın vücudun tamamlanması konusunda açıklama yapan Aydın, “Dini açıdan bir mahsuru olmayabilir bana da mantıklı geliyor. Bomba patlıyor insanın vücudu parçalara ayrılıyor. Bunun amacı aileye psikolojik anlamda destek vermekti. Prosedür bu şekilde olduğundan ve ailenin de bu yönde talebi olunca alınan organlar tamamlandı” dedi.

MÜFTÜ: AMAÇ İNSAN HAYATINI KURARMAK

Uşak Müftüsü Fuat Altıntaş, organ bağışının caiz olduğunu belirterek, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun organ bağışı konusunda fetvası bulunduğunu söyledi. Altıntaş, “Zaruret halinde insan hayatını kurtarmak adına başka bir çare kalmadığı taktirde diğer bir insandan nakledilmek için kan, doku ve organ bağışı kabul edilmiştir. Organ naklinin yapılabilmesi için de bazı şartlar vardır. Öncelikle zaruret halinin bulunması gerekmektedir. Hastanın hayati bir uzvunu kurtarmak için başka şart kalmadığı halde organ nakli ve bağışı yapılabilir. Organ nakli yapılacak kişinin ölmüş olması gerekir. Toplumun huzur ve düzeninin bozulmaması için kişinin sağlığında organ bağışını kabul etmesi şarttır. Eğer ben vermiyorum dedi ise, ailesinin izni gereklidir. Alınan organ ve dokular için menfaat beklenmemesi gerekir. Alacak kişinin de organları kabul etmesi gerekmektedir” dedi.

ALINAN ORGANLARIN YERİNE PROTEZ GEREKMEZ

Ahmet Kaya’nın cenazesi defnedilmeden önce yüzüne özel bir maske yapıldığı ve alınan uzuvların yerine protez takıldığının hatırlatılması üzerine de Altıntaş, “Organları alınan kişiye suni veya bir takım şeylerin yapılmasına da gerek yoktu. Alınan uzuvlar müsade ile alındığı için kişi o haliyle de defnedilebilirdi” dedi.



YK(İÖ/AAA)