Yüz binlerce kişinin katıldığı mitingde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 10 maddelik "Taksim Manifestosu"nu okudu. Kılıçdaroğlu'nun daha sonra mitinge katılanların "onayına sunduğu" manifestoda darbe girişiminin parlamenter demokrasiye karşı yapıldığı belirtilerek şöyle deniyor:

"Darbe girişimi, halkın direnme hakkını kullanmasıyla ayrı bir anlam kazanmıştır. Demokrasimizin teminatı olan demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesinin ne kadar yaşamsal olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır."

" Bu darbe girişimi anayasada, yasama, yürütme ve yargı olarak yer alan güçler ayrılığı ilkesinin, demokrasideki denetleme işlevinin güvencesi olduğunu ortaya koymuştur. Devleti ele geçirme anlayışını tarihe gömmeliyiz."

"15 Temmuz darbe girişimi, 3. sınıf demokrasinin ortaya çıkardığı bir tablodur. Türkiye darbe hukukundan arınmalıdır. Devlet kinle, öfkeyle, ön yargıya yönetilmez. Girişimde bulunanlar, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalınarak yargılanmalıdır. İşkence, kötü muamele, tehdit, devleti darbecilerle aynı duruma düşürür. "

Mitingde sık sık "Darbeye karşı omuz omuza", "Yağma yok, Cumhuriyet var", "Mustafa Kemal'in askerleriyiz", "Türkiye laiktir laik kalacak", "Darbeye geçit yok" şeklinde sloganlar atıldı.

İzlenimler



BBC muhabiri Çağıl Kasapoğlu, Taksim Meydanı'nda farklı seslerin de bir arada olduğunu söylüyor.

Ancak miting alanında toplananlar bugünkü buluşmanın, darbe girişimi sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısıyla sokaklara dökülen ve 'Demokrasi Nöbeti' eylemlerinden farklı olduğu görüşünde.

BBC'ye konuşan mühendis Nergiz Göktay, "Bunun farkı gerçekten demokrasiyi savunuyor olması" diyor.



"Diğerleri de diktalara karşıydı ama bugünkü toplantı Türkiye'nin ihtiyacı olan Atatürk ilkelerinin prensiplerinin savunulduğu bir toplantı."

Göktay, darbe girişimi sonrası halkın sokağa döküldüğü ilk gece için 'siyasette bütünlüğe dönüşüme dair' umut beslediklerini ancak 15 Temmuz'dan sonraki süreçte OHAL ilan edilmesiyle bu umudun biraz azaldığını söylüyor ve OHAL'le ilgili kaygılarını dile getiriyor:

"Meclisin devrede olması daha iyi olurdu. OHAL için meclisten onay alınabilirdi. Ama şartlar ne kadar olağan ve biz ne kadarını biliyoruz o da belli değil."



Meydanda AKP destekçileri de var. BBC'nin sorularını yanıtlayan Fatma Karaman ve Sabri Karaman, her zaman oylarını AKP'den yana kullanmış.

Bugün de ailece Taksim Meydanı'ndalar.

Fatma Karaman, "Bugün buraya milleti, egemenliği savunmaya, darbeye karşı durmaya geldik" diyor.

Darbe girişimi sonrası iki gece 'Demokrasi Nöbetleri'ne katılmışlar.

Karaman'a göre bu miting, AKP ile CHP'nin yan yana durduğu "bütünleştirici bir toplantı."

"İki gece Vatan caddesinde sabahladık. O eylemler vatanı savunmak içinde, bugünkü ise miting. Bu parti meselesi değil. AK Parti, CHP meselesi değil. Bu cumhuriyetimiz, vatanımızla ilgi bir mesele. Bu miting Türkiye siyasetini bütünleştirici."

CHP Bursa Kadın Kolları adına mitinge katılan grup içinde ise 'mitingin bütünleştirici olduğuna' karşı çıkanlar var.

Grup adına konuşan Ece Aktan, darbeye de OHAL'e de, cuntaya da karşı olduklarını söylüyor.

Ama, iktidarın bütünleştirici siyaset sürdürmesinin zor olduğu görüşünde: "Onlar artık bir birilerine bile güvenmiyorlar. Sokaktaki insanları da kendi siyasi güçleri için kullandılar."

Ama grup Taksim'de olmaktan memnun. İçlerinden biri "Ne 1 Mayıs'lar geçti Taksim'e çıkamadık. Gezi eylemlerinde kovulduk. Şimdi ise, hiç bir sorun olmadan girdik. Bu iş tuhaf, şaşırtıcı, ama sevinmek için günün sonunu beklemek lazım..."

Miting için Gezi Parkı önünde bulunan sahneye "Cumhuriyete ve Demokrasiye Sahip Çıkıyoruz" yazılı dev pankart asıldı. "Darbeye Hayır" pankartlarıyla çevrelenen sahnenin yanı sıra, meydana vinçlerle Atatürk posterleri ve "Yaşasın Laik Demokratik Türkiye" yazılı pankartlar da asıldı.

Taksim Meydanı'nın etrafı çelik bariyerlerle kapatıldı, öğle saatlerinde meydanda araç trafiği durduruldu.

Çok sıkı güvenlik önlemlerinin alındığı meydanda polis, Tepebaşı, İstiklal Caddesi, Elmadağ ve Gümüşsuyu'ndaki noktalarda mitinge gelenleri tek tek arayarak alana bıraktı.

CHP'nin yanı sıra DİSK, KESK, TMMOB, Halkevleri ve Birleşik Haziran Hareketi de mitinge destek verdi.

'Hem askeri darbeye hem sivil darbeye hayır'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba mitingle ilgili olarak "Biz hem askeri darbeye, hem de sivil darbeye hayır diyoruz. Kendini özellikle de son bir haftada ifade edemeyen, yok sayılan topluluğun burada çok daha gür bir şekilde seslerinin çıkacağına inanıyoruz" demişti. (BBC)