AİLELER BİLE İNANMIYORDU

Kullanım yaşı her geçen yıl düşerken, oranı da artan uyuşturucuyla mücadelede polisin daha etkin görev alması gerektiğine karar veren Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü görevlileri, 'Geleceğimiz 20 Genç' adıyla proje hazırladı. Projenin hayata geçirilmesi sırasında Adana Madde Bağımlıları Tedavi Merkezi (AMATEM), Narkotik Büro ile Çocuk Şube Müdürlüğü'nden de destek alan polisler, uyuşturucu batağına sürüklenmiş, tedavi görüp, sonuç alamamış gençleri saptadı. Araştırmasını tamamlayan projenin fikir babası polisler, çocukları uyuşturucu batağına saplanmış aileleri tek tek ziyaret etti. Tamamen gönüllük esasına dayalı olarak yürütülen proje toplam 4 ay sürdü. İlk günlerde sonuçsuz kalacağını düşünen aileler projeye inanmak istemese de 'yaşam koçu' adını alan polisler, bıkmadan, usanmadan sorumlu oldukları gençlerle ilgilenmeyi sürdürdü.

ANNE VE BABALAR UNUTULMADI

Projeye destek veren kurumların başında gelen AMATEM, önce yaşam koçlarını eğitti, ardından da madde bağımlılarını 10 kişilik gruplar halinde bir aylık ilaç tedavisine aldı. Akut tedavisini tamamlayan gruplar, taburcu edildikten sonra yaşam koçlarının kontrolüne girdi, bir an bile yalnız bırakılmadı. Özel bir klinikte psikologlar eşliğinde 4 ay boyunca haftada 2 gün en az 3 saat terapi seansları başladı. Hem bağımlı gençler, hem de anne ve babalara eğitime alındı.

Arta kalan zamanlarda ise sosyal ve kültürel aktiviteler düzenlenerek gençlerin boş zamanlarının doldurulması sağlandı. Piknikler, tekne gezintileri, spor etkinlikleri yapılarak madde bağımlısı gençlerin zararlı alışkanlığa yönelmesinin önüne geçildi.

İŞ DE BULUYORLAR

Bir yandan gençleri kurtaran yaşam koçları diğer taraftan da bu gençleri meslek sahibi yapmak için kolları sıvadı. İŞKUR destekli faaliyet yürüten Mesleki Edindirme Vakfı (MEKSA) tarafından gençler yeteneklerine göre meslek eğitimi gördü. Yaşam koçları eğitimlerini tamamlayan gençleri fabrikalarda, özel şirketlerde iş sahibi yaptı. 

GECE ARIYORUZ, SORUNUMUZU ÇÖZÜYORLAR

Uyuşturucudan kurtulan bir yıllık evli R.B., projenin hayata geçirenlere teşekkür etti. Uyuşturucunun sonunun olmadığını, kendilerinden çok şey alıp götürdüğünü dile getiren R.B., projenin uzatılmasını istiyor. R.B., yaşam koçlarının kendilerinin hem anneleri hem de babaları olduğunu belirterek, "Her türlü sorunumuzla yakından ilgileniyorlar. Tedaviyi başaramayacağımı sanıyordum, ama yaşam koçlarımın sayesinde başardım. Bizde çok emekleri var. 24 saat boyunca bizimle yatıyor, bizimle kalkıyorlar. Hiç unutmuyorum gece büyük sorunum oldu, saat 03.00’de yaşam koçum yanıma geldi ve sorunumu çözdü" dedi.

'BİZİ DÜŞMAN GİBİ GÖRÜYORDU'

Kızı E.’nin, lise 1'inci sınıfta, 15 yaşında uyuşturucuyla tanıştığını belirten anne Selma V., terapiye birlikte katıldı. Projeyle tanıştıktan sonra yüzlerinin gülmeye başladığını söyleyen anne Selma V., "Bizi düşman gibi görüyordu, odasına kapanır, dışarı çıkmazdı. Şimdi bizimle sohbet edip gülüyor. Proje sayesinde ailemiz eski neşesine kavuştu, yüzümüz gülmeye başladı" diye konuştu.

ÇOCUĞUMUZ YÜZÜNDEN İNTİHARI BİLE DÜŞÜNDÜK

23 yaşındaki oğlu S.’nin uyuşturucuya başladığı günden itibaren evlerinde huzurun kalmadığını dile getiren Nurten A. ise duygularını şöyle dile getirdi:

"Çok acı çektik, eşimle sabahlara kadar ağladık. En son oğlumuz silah alıp, bizi öldüreceğini söyledi. Dini inancımız bizi vaz geçirdi ama, eşim ile birlikte intiharı bile düşündüğümüz zamanlar oldu. Bu proje başta oğlumuzu ve bizi hayata bağladı. Evimize neşe, huzur geldi. Artık hep birlikte sofraya oturup, yemek yiyoruz. Bu projeyi hayata geçirenlere teşekkür ediyoruz."

FK(OA/COŞ)