Numune Hastanesi Organ ve Doku Nakli Koordinatörü Gülseren Apak organ bağışı ve nakli konusunda insanların doğru bilgilenmesi açısından kentteki okullarda seminer veriyor. Apak, Prof.Dr. Necati Erşen Anadolu Öğretmen Lisesi'nde gerçekleştirdiği eğitim seminerinde geleceğin öğretmenlerini organ bağışı konusunda bilgilendirdi. Organ naklinin canlı ve kadavradan nakil olarak iki bölüme ayrıldığını belirten Apak canlıdan canlıya yapılan nakillerin böbrek ve karaciğer nakli olduğunu, kadavradan yapılan nakil yönteminin ise beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden yapılan nakil olduğunu belirtti.

Kadavradan nakil yapılması için mutlaka beyin ölümünün gerçekleşmiş olması gerektiğini, bunun da bitkisel hayat ile karıştırılmaması geretiğini belirten Apak, "Bitkisel hayatta hastanın solunumu devam eder. Bu hastalar aylarca, yıllarca yaşayabilirler. Bazı durumlarda iyileşme şansları vardır. Ancak beyin ölümünde kişi solunum cihazına bağlıdır. Hayata dönmesi mümkün değildir" dedi.

Organ bağışında bulunacak kişinin 18 yaşını doldurmuş olması gerektiğini ve akıl sağlığı yerinde olması gerektiğini belirten Apak, bu kişinin de mutlaka hastanede ve yoğun bakım ünitesinde ölmesi gerektiğini ve doktorlar tarafından beyin ölümü kararı verilmiş olması gerektiğini söyledi. Organ bağışında en zor kısmın ölen kişinin yakınlarına organ bağışında bulunup bulunmak isteyip istemediklerinin sorulması olduğunu belirten hemşire Apak, "Bir insana yakınınızı kaybettik demek ne kadar zorsa bu acılı anında da 'Organ bağışına var mısınız, yok musunuz?' demek o kadar zordur. Ama sonuçta yapmak zorundayız. Eğer evet derlerse ne mutlu bize çünkü geride nice organ bekleyen hastalar var, onlara umut doğuyor. Ama hayır derlerse olay bitiyor" diye konuştu.

GEÇEN YIL 249 KİŞİNİN ORGANLARI BAĞIŞLANDI

Eğitim seminerinde Türkiye'deki istatistiklere de yer veren hemşire Gülseren Apak, 2011 yılı içerisinde Türkiye'de 948 kişinin beyin ölümünün gerçekleştiğini, bunlardan sadece 249'unun organlarının bağışlandığını, 699'unun ise ailesinin onay vermediğini belirtti.

VASİYET EDİN

Apak, kişinin sağlığında organlarını bağışlamış olmasının organ nakli için yeterli olmadığını, kişinin bunu sağ iken ailesi ve çevresindekilerle paylaşması ve yazılı veya sözlü olarak vasiyet etmesi gerektiğini söyledi. Birçok ailenin yakınlarını kaybettiklerinde onların vasiyetlerini yerine getirmek için organ bağışında bulunduklarını söyleyen Apak bu nedenle kişilerin sağ iken eğer organ bağışı düşünceleri varsa bunu yakınlarına vasiyet etmeleri gerektiğini kaydetti.

ORGAN NAKLİ CAİZDİR

Organ nakline birçok kişinin dini açıdan yaklaştığını ve bu nedenle de organ bağışından kaçındığını belirten Apak böyle düşüncelerin yanlış olduğunu çünkü Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu kararı ile organ naklinin caiz olduğunun açıklandığını söyledi. Apak, kurul kararında kendi içerisinde bazı prosedürlerinin olduğunu, bu prosedürlerin gerçekleştiği taktirde organ naklinin ve bağışının caiz kabul edildiğini söyledi. Organlara dini açıdan emanet gözü ile bakılmaması gerektiğini söyleyen Apak organ nakli konusunda kişilerin empati yapması gerektiğini belirtti.



HÖ(EA/CK)