Bodrum Denizciler Derneği tarafından mavi yolculuğu tanıtmak amacıyla mavi yolculuk tanıtım CD’si hazırlandı. İçinde, 'Mavi Yolculuk-Gökova' ve 'Bodrum ve Deniz' adlı iki filmin bulunduğu CD’nin, yurt içi ve yurt dışı fuarlarda dağıtılmasına ve gösterilmesine başlandı. Mavi yolculuğun kalbi olan Gökova Körfezi'ndeki cennet koyları ve Bodrum'a tatile gelen turiste su sporlarından tersanelere kadar denizle ilgili yapılabilecek tüm aktiviteleri tanıtan CD, bir fuar için 3 bin adet basıldı. Derneğin katkılarıyla, Oğuz & Özay Tanıtım ve İstanbul 3 Boyutlu Film Firması tarafından hazırlanan filmlerin çekimi ve montajı 6 ay sürdü. Bodrum'un eşsiz koylarında ve dünyanın dört bir yanına satılan teknelerin yapıldığı tersanelerde çekimler yapıldı.

Dernek Başkanı Mustafa Demiröz, 19 dakikalık 'Mavi Yolculuk-Gökova' ve 18 dakikalık 'Bodrum ve Deniz' filmlerinin, ilçenin önemli bir eksikliğini giderdiğini söyledi. BOYTAV'ın katkılarıyla ilk olarak Hollanda’nın Utrecht Fuarı’nda dağıtılan, ardından Belçika, İtalya, Norveç ve son olarak Almanya fuarlarında gösterimi yapılan filmlere ilginin büyük olduğunu kaydeden Demiröz, "Şimdi Rusya, İsveç, Ukrayna, Belarus ve Kazakistan'a gidilecek. CD’ler şu anda İngilizce, Almanca, Fransızca ve Rusça olarak seslendirildi. Hedefimiz 15 dilde seslendirme yapmak" dedi.

HALİKARNAS BALIKÇISI'NIN BIRAKTIĞI DEĞER

Demiröz, Gökova'da yapılan mavi yolculuğun bir eşinin daha olmadığını belirterek, "Cevat Şakir Kabaağaçlı, nam-ı diğer Halikarnas Balıkçısı, bize mavi yolculuk denen bir değer bıraktı. Kamarası tuvaleti olmayan 10 metrelik teknelerle başlayan bu serüven günümüzde, 50 metreye kadar çıkan otel konforunda delüks teknelerle yapılıyor. Ancak bize, 'Mavi yolculuk nedir?' diye sorulduğunda bu değeri anlatan elimizde bir veri olmadığını sadece, sözlü olarak anlatıldığını gördük. Biz de bu sorumlulukla bu değeri anlatan tanıtım filminin çekimlerine başladık. Mavi yolculuğun kalbi olan Kisebükü'nden başlayarak, Gökova Körfezi'ndeki cennet koylarda bu değeri anlatan çekimler yaptık. Mavi yolcuğun ve Gökova'nın özünü anlattık. Çünkü dünyanın hiçbir yerinde, Gökova Körfezi'nde yaşadığınız keyfi yaşayamazsınız" diye konuştu.

DENİZLERİMİZİ HOYRATÇA KULLANDIK

Bodrum’un bir turizm kenti olmasında denizlerle çevrili olmasının büyük payı bulunduğunu kaydeden Demiröz, "Bu kadar faydalandığımız bir değeri korumalı, kullanırken de turizmi geliştirmeliyiz. Ama biz geriliyoruz. Denizlerimizin rehabilitasyona ihtiyacı var. Hiçbir şey olmaz, zarar görmez, bize hizmet etmeye devam eder diyerek hoyratça kullandık. Yaşayarak böyle olmadığını gördük. Denizde yüzerken sanki belediye çöplüğünün üzerinde yüzüyormuş gibi oluyorum. Denizlerimizi kirletmeye devam edersek, sahilleri halkın kullanıma kapatırsak, ne satacağız? Bodrum'a turizmden başka gelir kaynağı yok, bunu anladık. 12 ay turizm yapabilmek için de elimizdeki değerleri iyi kullanmalı ve pazarlamalıyız" dedi.



NK(İÖ/CK)