İzmir ve çevresinde genç bağımlıların oranının yüksek olması sonucu kurulan ve bugüne kadar binlerce genci birçok zararlı bağımlılığın pençesinden kurtaran EGEBAM, ayakta kalma mücadelesi veriyor. Şu anda elektriksiz hizmet veren, su kesintisi için de uyarı alan EGEBAM, ortak protokole imza atmış kurumlar başta olmak üzere herkesten destek bekliyor. 2003 yılında yerel yönetimlerden sivil toplum kuruluşları ve üniversitelere kadar pek çok kurumun ortaklaşa hayata geçirdiği, yılda 2 bin 500 poliklinik hizmetinin verildiği, 100 hastanın yatarak tedavi olduğu EGEBAM’da İzmir Büyükşehir Belediyesi yemek ve güvenlik personelini, Sağlık İl Müdürlüğü sağlık personelini, Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü elektrik, Sosyal Yardımlaşma Vakfı kırtasiye ve Ege Üniversitesi de akademik hizmet gereksinimlerini karşılamayı taahhüt etmişti.

Ancak bugüne kadar devam eden aksaklıklar son safhaya ulaştı ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü, EGEBAM’la kullandığı ortak binada başka amaçla hizmet verileceğini bildirdi. Tadilat için gelen müteahhitlik firması da elektriği kesince Müdürlük, yataklı tedavi gören 10 genci evine göndermek zorunda kaldı, poliklinik hizmeti için gelenleri ise Ege Üniversitesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Bölümü’ne yönlendirdi.

MÜDÜR: ANLAMAKTA ZORLANIYORUZ

Bütün bu aksaklıklardan kaynaklı hizmet veremedikleri için üzgün olduklarını dile getiren EGEBAM Müdürü Doç. Dr. Zeki Yüncü, ilk kez kendilerine başvuran birçok gence çok zor ulaştıklarını, onların tedavisinin devamından da kaygı duyduklarını kaydetti. Doç. Dr. Yüncü, "Kurumumuz ergenlere yönelik hizmet veren nadir kurumlardan biri. Türkiye’de uyuşturucu bağımlılığı bu kadar önemli bir sorunken yaşananları anlamakta çok zorlanıyoruz" dedi.

Kurumun İzmir dışından da pek çok başvuru aldığını ancak elektrik ve su olmadan hizmet vermenin imkansız olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Yüncü, "Protokol imzalayan kurumlar zaman içindeki yasal değişiklikler nedeniyle yükümlülüklerini yerine getiremedi. Bunlar Ege Üniversitesi’nden karşılanır oldu. Bu kurumun hizmet vermemesi kabul edilebilir bir durum değil. Referans bir kurumuz. Hastalarımızı taburcu etmek zorunda kaldık. Ülkemizde EGEBAM'a benzer 10 kurum ve EGEBAM işlevsiz olsa, kapatılsın derdik, ancak büyük bir boşluğu dolduruyoruz. Böyle merkezlerin artması gerekirken göz göre göre kapanması doğru değil" değerlendirmesini yaptı.

Sorunun çözüleceğine inandıklarının da altını çizen Doç. Dr. Yüncü, "Merkezimiz ciddi madde bağımlılıklarının yanı sıra, bilgisayar ve internet bağımlılığı, sigara bağımlılığı gibi konularda da hizmet veriyordu. Bu konuda çok ciddi akademik çalışmalar ve önleyici hizmetler de ana alanlarımızdan biriydi" bilgisini verdi.



BT(İÖ/SS)



---- KUTU ----



Sosyal Hizmetler İl Müdürü: Taraf değilim


SOSYAL Hizmetler İl Müdürü Zekeriya Ertaş ise kullanmadıkları binadan ayrıldıklarını belirterek, "EGEBAM bize bağlı bir birim değil. Bu konuda taraf değilim. Ege Üniversitesi'ne bağlı bir birim. Bizimle alakalı bir konu değil. Kendi elektriğimizi kestirdik. Onlar da dilekçe verip abone olacaklar" değerlendirmesini yaptı.


---- KUTU 2 ----



Sivil toplum da tepkili



EGEBAM’ın hizmet verememesine ilişkin İzmir’deki sivil toplum örgütü temsilcileri de tepki gösterdi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) İzmir Şubesi, "Alkol, madde kullanımı ve bağımlılığın artmasına, madde kullanma yaşının düşmesine, çocuk, ergen psikiyatrisi yatak sayısının azlığına karşın EGEBAM’ın elektrik ve sularının kesilerek poliklinik ve yataklı tedavi bölümünün kapalı tutulması kurumların sağlığa, çocuk ve ergenlere bakış açısını göstermektedir. Alkol ve madde kullanım sorunu olan yataklı tedavi hizmetlerine gereksinimi bulunan çocuk ve ergenlerin mağdur edilmemesi için EGEBAM’ın kuruluşunda yer alan ve işbirliği içindeki kurumların biraraya gelerek sorunu çözmelidir. Bugün, madde kullanım sorunu olan çocuk ve ergenlere eğitim, araştırma, tedavi hizmetleri sunan EGEBAM, 'işletmeye kazanç getiren' bir kurum olsaydı bu sorun yaşanır mıydı? EGEBAM’ın kuruluşun da rol alan kurum yetkilileri sessiz kalır mıydı? Tabi ki hayır" açıklamasını yaptı.

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erdener Özer de "Devletin temel görevi yurttaşlarını sosyal açıdan besleyip korumaktır. Bu kurum değerli bir kurumdur. Çocuklarımızın geri kazanılmasına yönelik girişimlerde bulunan bir kurumun hizmet vermesini engellemeye yönelik hiçbir mazeret kabul edilemez" dedi.