Daha önce 105 kilo olan Derya Mermerkaya, son 4 yılda 55 kilo alarak 160 kiloya yükseldi. Aşırı kilosundan dolayı çalıştığı bir bilgisayar firmasından ayrıldığını belirten Derya Mermerkaya, kiloları nedeniyle hamile kalmasının da riskli olduğunu söyledi. Eşinin  bir plastik fabrikasında çalıştığını belirten Mermerkaya, şunları anlattı:

''4 yıl önce de kilom fazlaydı. Ama bu kadar değildi. Artık Kendime uygun kıyafet bulamıyordum. Terzilere gidip kıyafet diktiriyorum. Yürümekte ve ayakta durmakta güçlük çekiyorum. 11 yıldır çalıştığım işimi bırakmak zorunda kaldım. Hayatım tam bir kabusa döndü. Aşırı kilomdan dolayı şu an hamile kalıp, doğum yapmam riskli, o yüzden ameliyat oldum. Zayıflayınca çocuk sahibi olmak istiyorum.''  

'SORUN BESLENME ALIŞKANLIĞIYLA İLGİLİ'

Derya Mermerkaya'nın aşırı kilo almasının nedeninin beslenme alışkanlığından kaynaklandığını kaydeden ameliyatı gerçekleştiren Selçuklu Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr Fahrettin Acar şu bilgileri verdi:

''Hastamızda yaptığımız tetkikler sonucunda hormonal bozukluk olmadığı ortaya çıktı. Hamileliği kolaylaştırmak için aldığı ilaçların kiloların artmasında etkisi yok. Sadece beslenme alışkanlığıyla ilgili sorunları var. Aşırı ve düzensiz beslendiği için kiloları artmış. Vücut kitle indeksi 35'in üzeri olan kişileri, 'aşırı obez' olarak nitelendiriyoruz. Hastamızdaki bu indeks '66' olarak hesapladık. Bu çok yüksek bir rakam ve aşırı kiloları hastamızın sağlığını da tehdit etmeye başlamıştı.''

'DİYALİZE KADAR GÖTÜRÜR'

Aşırı kilonun hipertansiyon, kolesterol ve şeker hastalığını tetiklediğini belirten Yrd. Doç. Dr. Acar sözlerini şöyle sürdürdü:

''Aşırı kilolu grubuna giren hastalar ya diyet yaparak, ya da ameliyat olarak kilo vermek zorundadırlar. Aksi taktirde vücuda aşırı yük bindiği için diz ve belde ağrı, hastayı diyalize kadar götürebilen bir süreç yaşanıyor. Bu hem hastaya, hem de ülkemize aşırı maliyetlerin ortaya çıkması demektir. Aşırı kiloları nedeniyle ömürleri kısalan bu hastaların yaşam kaliteleri de ciddi oranda düşüyor.''

'AMELİYAT SAYESİNDE AZ YİYECEK'

Derya Mermerkaya'nın yapılan ameliyatla midesinin küçültüldüğünü kaydeden Yrd. Doç. Dr. Acar, ''Gastrik by-pass denilen mide küçültme yöntemi obezite cerrahisinde son yıllarda en fazla kullanılan yöntemlerden birisidir. Dünya Sağlık Örgütü de bu yöntemi onaylamıştır. Bu yöntemle midenin büyük bölümünü devre dışı bırakarak küçük hacimli bir mide bölümü hazırlıyoruz. Bu yeni mideyi doğrudan ince bağırsaklara dikip, arada kalan bölümü ise devre dışı bırakıyoruz. Böylelikle midenin hacmi küçülmüş oluyor ve alınan besinlerin bir kısmının emilmeden atılması sağlanıyor. Ameliyattan bir hafta sonra hastalarımıza 10 gün sıvı gıdalar öneriyoruz. Zaten bizim bu tür hastalara yaptığımız ameliyat hem alımı kısıtlayıcı, hem de emilimi kısıtlayıcı ameliyat olduğu için bu hastalar, az ve sık sık yiyorlar. Hasta bunu kendisi fark edecektir. 8-10 lokmadan sonra doygunluk hissi oluyor ve yediklerin de hepsi emilmiyor. Ancak yüzde 50'si vücuda faydalı olarak geri dönüyor. Dolayısıyla bu hastalar istese de çok yiyemiyor ve kilo vermeye başlıyor. Hastamız şu an 160 kilo, 75- 60 kiloya gelince zayıflama aşaması duruyor ve bundan sonra sağlıklı bir birey olarak hayatına devam ediyor.''



HD(İA/COŞ)