KCK/TM ana davasında 104'ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına bugün Diyarbakır 6'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 39'uncu duruşmayla devam edilirken, duruşmaya 69'u tutuklu, 2'si tutuksuz 71 sanık katıldı. Duruşma nedeniyle adliye çevresinde sıkı önlemler alınırken, binaya girenlerin üzerleri tek tek arandı.

Mahkeme heyeti duruşmaya tutuklu sanıklardan İHD Diyarbakır Şube Başkanı ve İnsan Hakları Derneği Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erbey ile ilgili telefon dinlemeleri ve tape kayıtlarını okuyarak başladı. İddialara ilişkin mahkeme heyetinin söz verdiği tutuklu sanık Erbey Kürtçe cevap verince mikrofonu kapatıldı. Erbey'in Kürtçe konuşmalarını savunma avukatları Türkçe'ye çevirerek kayıtlara geçirdi.

PKK'lı Tuncay Sarı'nın babası Hacı Sarı ile tutuklu sanık Erbey arasında geçen telefon konuşmaları okunarak, soruldu. Kürtçe konuşan Erbey'in, 'Doğrudur' demesinden sonra mikrofonu kapatıldı.

'38 KİŞİYE AİT TOPLU MEZAR'

Sanık avukatlarından Feride Laçin, Hacı Sarı'nın oğlu Tuncay Sarı'nın öldürülerek gömüldüğü yeri bildiğini anlatan bir telefon görüşmesi olduğunu belirterek şöyle dedi:

"Sayın başkan, müvekilim sayın Muharrem Erbey insan hakları savunucusu olduğu için, bölgede kaybolan veya öldürülen kişilerin yakınları, bulunması amacıyla Cumhuriyet Başsavcılıklarına başvuru yapıyorlar. Ancak bu başvuruyu alan savcılıklar herhangi bir uygulama veya arama yapmıyorlardı. Bunun üzerine insanlar, insan hakları derneklerine başvurmaya başladı. Müvekilimizle öldürülen oğlu Tuncay Sarı'nın nereye gömüldüğünü belirten Hacı Sarı arasında geçen bir konuşmayı okudunuz. Bir ölünün olduğu belirtilen Bingöl'de yapılan kazılarda ise 38 kişiye ait toplu mezar ortaya çıkarılmıştı."

Mahkeme heyeti, Agos Gazetesi'nden Funda adlı bir muhabirle tutuklu sanık Erbey arasında, Şırnak'ın Cizre İlçesi'ndeki bir gösteri sırasında kafasına gaz bombası fişeği isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren 6 aylık Mehmet Uytun'un sağlık durumu ile ilgili geçen bir telefon görüşmesini okudu.

Daha sonra söz verilen tutuklu sanık Erbey, Kürtçe yaptığı savunmada, "Ben şimdi ne diyeyim bilmiyorum" demesiyle mikrofonu kapatıldı.

ÖLDÜRÜLMEYE İLİŞKİN BELGE

Daha sonra söz alan sanık avukatlarından Feride Laçin, söz konusu telefon ve tape kayıtlarının suç teşkil etmediğini beyan ederek, Diyarbakır'da 4 öğretmenin öldürülerek gömülmesine ilişkin Hüseyin Develi adlı bir vatandaşın başvuru dilekçesi olduğunu söyledi. Laçinşunları anlattı:

"Sayın başkan, insanlar yakınlarının bulunması için İHD'ye başvuruyor. Bu okuduğunuz kayıtların tümü bu ve buna ilişkin görüşmelerdir. Bakınız Cemal Temizöz davasında da konuşulmuştu. Şanlıurfa'da Nazım Babaoğlu'nun öldürülmesine ilişkin bir belgeyi mahkemezine ibraz etmek istiyorum. İHD'ye başvuran bir kişi, JİTEM adına çalıştığını beyan ederek, öldürülmesinin söz konusu olduğunu beyan ederek, nereye gömüldüğünü bildirmiş. Bu belgeyi de size ibraz ediyorum."

Mahkeme heyeti, duruşmaya öğleden sonra devam edilmek üzere ara verdi.



MT,BB(GG/COŞ)(FOTOGRAF)